Bilim ve teknoloji alanındaki çok hızlı değişimler ve yaşam şartlarının iyileşmesi nedeniyle 70 yılın üstünde yaşamak eskisi kadar zor bir şey değil. Yine de 100 yılın üstünde yaşamış insanların bunu nasıl başardıkları hâlâ merak konusu...

Bu kişilerle yapılan görüşmelerde uzun yaşamlarının sırları sorulduğunda alınan cevaplar genelde benzer oluyor: İyi dostluklar kurmak, mutlu bir evlilik yapmak, daha sağlıklı bir şekilde beslenmek...

117 yaşında ölene kadar dünyanın yaşayan en yaşlı insanı olan İspanyol Maria Branyas Morera'nın uzun yaşamının sırrı yoğurtta saklı olabilir.

117 yaşında ölen kadını incelediler: Uzun yaşamında 'yoğurt' detayı - Resim : 1
Maria Branyas Morera. Fotoğraf: Residencia Santa Maria del Tura de Olot/Reuters

HER GÜN YOĞURT YİYORMUŞ

Branyas'ın biyolojik servetini araştıran bilim insanları, yaşlı kadının yaşamının son birkaç on yılında günde üç porsiyon yoğurt yediğini gözler önüne serdi.

Yaşlı kadının bağırsak mikrobiyomuna bakıldığında bifidobacterium olarak bilinen faydalı bir bakterinin sayısının alışılmadık bir şekilde yüksek olduğu görüldü. Araştırmacılar bu bulgudan yola çıkarak kadının sağlıklı yaşam süresinin artmasında bu mikrobiyomun etkili olduğunu öne sürdü.

AKDENİZ DİYETİNE UYGUN BESLENİYORDU

Bununla birlikte gastroenterolog Profesör Emad El Omar, Branyas'ın tükettiği tek şeyin yoğurt olmadığının altını çiziyor. Branyas hayatının büyük kısmında sebze, meyve, tam tahıllı gıdalar, kuruyemiş bakımından zengin, işlenmiş gıdalar açısındansa fakir Akdeniz diyetiyle beslendi.

117 yaşında ölen kadını incelediler: Uzun yaşamında 'yoğurt' detayı - Resim : 2

Bu diyet karbonhidratı, meyve ve sebzelerdeki lifi ve bağırsağa faydalı gelen diğer besinleri dengeli bir şekilde almayı mümkün kılıyor.

El Omar "Akdeniz diyeti yapısı ve mikrobiyomu beslemesi açısından muhtemelen en sağlıklı diyet şekli. Eğer sağlıklı bir şekilde besleniyor ve yaşıyorsanız bu mikrobiyomunuza da yansıyor" diyor.

SİGARA VE EGZERSİZ DETAYI

Buna ek olarak Branyas hayattayken sigara ve alkol içmemiş, düzenli olarak egzersiz yapmış ve hem ailesi hem de arkadaşlarıyla kaliteli zaman geçirmişti.

Tabii buna ek olarak bir de iyi genlere sahipti... Newcastle Üniversitesi'nde Profesör Clare Collins "Doğru yaptığı ilk şey doğru aileye sahip olmaktı. Muhtemelen küçük bir adada yaşadı, doğru düzgün araba yoktu, çok fazla deniz ürünü tüketti, tepelere çıkıp indi, pazardan sebze alıp yedi" diyor.

YOĞURT NASIL BİR FARK YARATTI?

Peki ya yoğurdun özel olarak nasıl bir etkisi olmuştu? Edith Cowan Üniversitesi'nde mikrobiyolog Claus Christophersen, yoğurtun içinde özellikle lactobacillus türü bakteri olması nedeniyle ilginç olduğunu belirtiyor. Sütü yoğurda çeviren de esasında bu bakteri.

117 yaşında ölen kadını incelediler: Uzun yaşamında 'yoğurt' detayı - Resim : 3

Lactobacillus bağırsak sağlığı için de önemli bir bakteri. Ancak vücutta genelde az miktarda bulunuyorlar. Christophersen "Vücudunuzda bu bakteriden daha fazla olursa bağırsak pH'ınızı düşürmeniz mümkün oluyor, ki bu da iyi bir şey. Bu sayede patojenleri uzak tutmak mümkün oluyor" diye belirtiyor.

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNDE ETKİLİ

Söz konusu bakterinin bağışıklık sistemi üstünde de faydalı etkileri olduğu biliniyor. "Bağırsak sağlığından bahsettiğimizde genelde bakterilerin büyüdüğü kalın bağırsaktan bahsederiz" diyen Christophersen "Oysa bağışıklık sistemiyle bağlantının olduğu yer ince bağırsaktır" diyor.

117 yaşında ölen kadını incelediler: Uzun yaşamında 'yoğurt' detayı - Resim : 4

El Omar, lactobacillus'un zararlı bakterilerin büyümesini önleyen kendi mikrop öldürücü maddesini ürettiğine dair kanıtlar var. Dolayısıyla lactobacillus'un kötü bakterileri bağırsaktan uzak tuttuğu söylenebilir.

Yine de uzmanlar yoğurt alırken içeriğine dikkat etmeniz gerektiğinin altını çiziyor.