Aşırı sağcı AfD'nin başbakan adayı belli oldu
Almanya'daki aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin başbakan adayı Alice Weidel oldu.
Almanya’nın başkenti Berlin'in güneyinde yer alan Riesa kentinde düzenlenen AfD kongresinde yapılan oylamada, 45 yaşındaki Alice Weidel oy birliğiyle başbakan adayı seçildi.
AfD'nin ayrıca parlamento grup lideri olan Weidel, konuşması sırasında parti kongresini X'te yayınladığı için milyarder girişimci Elon Musk'a teşekkür etti.
GÖÇMEN SORUNUNU GÜNDEME GETİRDİ
Göçmen karşıtlığı ile tanınan Weidel, Magdeburg'da gerçekleştirilen Noel saldırısına değinerek, ülkelerinde olmaması gereken göçmen kökenli bir kişinin oraya terör getirdiğini söyledi.
Weidel, göçmenleri ülkeye getiren sorumluların istifa etmesi gerektiğini ifade etti.
Sığınmacılara sağlanan nakit yardımlarının gözden geçirileceğini kaydeden Weidel, nakdi yardımların ayni yardımlara dönüştürülmesi çağrısında bulundu.
'GELECEĞİN ŞANSÖLYESİ'
AfD Eş Başkanı Tino Chrupalla ise amaçlarının federal seçimlerden sonra hükümetin sorumluluğunu üstlenmek olduğunu söyledi.
Weidel'in partilerinin başbakan adayı olmasına ilişkin Chrupalla, "O, geleceğin şansölyesi" dedi.
AfD lideri, 23 Şubat'ta düzenlenmesi planlanan erken genel seçimlere partisinin başbakan adayı olarak katılacak. Anketlere göre AfD şu anda en popüler ikinci parti ama iktidara gelmesi beklenmiyor çünkü diğer partiler aşırı sağcı partiyle işbirliği yapmayacağını söylüyor.
AfD NEDEN TARTIŞMA YARATIYOR?
Muhafazakâr bir ideolojiye sahip olan AfD, mevcut anketlerde ikinci sırada yer alıyor. Ana akım partiler, 2013’te kurulan AfD ile çalışmayacağını söylüyor.
AFD’nin politikaları daha çok göçmen ve İslam karşıtlığı üstünde yoğunlaşıyor. Parti ayrıca Almanya’nın Avrupa Birliği’nden ayrılmasını ve Ukrayna’ya silah yardımının durdurulmasını istiyor.
Partinin bir diğer isteği de Almanya’nın İkinci Dünya Savaşı’ndaki savaş suçları için kefaret ödeme politikasını bitirmek. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde partinin adayı olarak öne çıkan kişi Nazilerin polis gücü SS’te görev almış “herkesin suçlu olmadığını” iddia ederek tepki toplamış ve istifa etmek zorunda kalmıştı.
Bugün AfD’nin yükselmesindeki en büyük unsur Alman ekonomisinin göç ve Ukrayna savaşı nedeniyle gerilemesi.