Bu skandal da yönetim anlayışının yansımasıdır

TARIK IŞIK / NEFES

Aile Bakanı Mahinur Göktaş’ın eşi Rahmi Göktaş ile MHP’li Semih Yalçın’ın oğlu Kutalmış Yalçın’ın da isminin bulunduğu, Yunus Emre Vakfı’nın naylon faturalarla soyulmasının ortaya çıkması gündemi sarsmıştı... CHP’li Gülşah Deniz Atalar, vakıftaki yolsuzlukla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. “Kamu denetimi sayesinde ortaya çıkan bu skandal yönetim anlayışının yansımasıdır. İç içe geçmiş bir çarkın parçası” diyen Atalar şu mesajları verdi:

- Son dönemde kamu denetim elemanları sayesinde ortaya çıkan yolsuzluğun boyutları “dudak uçuklatıcı” Vakıfta yaşanan yolsuzluklar, sadece bir kurumun sorunu değil, bir yönetim anlayışının da krizidir.

TAMAMEN KORUNDULAR

- Bu skandaldan sorumlu olanlar, göz yumanlar ve koruyanlar hesap vermelidir. İstifa ettirilen Yunus Emre Enstitüsü Başkan Yardımcıları Rahmi Göktaş ve Abdullah Kutalmış Yalçın, bu süreçte tamamen korundu. Onlar hakkında herhangi bir yasal işlem başlatılmadı. Bu durum, yolsuzluğun boyutlarını daha da derinleştiriyor. Sahte fatura düzenlemeleri ve hayali mal alımları ile milyonlarca lira zimmete geçirildi. Bu usulsüzlükler kamu kaynağını değil, halkın güvenini de çalmaktadır.

Cumhuryetin mirasına da çöktüler

Yolsuzluk iddialarının odağındaki Yunus Emre Enstitüsü, Erken Cumhuriyet Dönemi’nin simge yapılarından biri olan “İnhisarlar Umum Müdürlüğü” binasına da çöktü. Ankara, 13 Ekim 1923’te başkent ilan edildikten sonra Cumhuriyet’in ruhuna uygun yeni binalarla donatılmaya başlandı. Özellikle Ulus’ta “Bankalar Caddesi” olarak bilinen, Atatürk heykelinden Opera kavşağına kadar olan sırada Ankara’nın çehresini değiştiren çok sayıda yeni bina inşa edildi. Bu binalardan biri de Levanten kökenli Türk vatandaşı mimar Giulio Mongeri imzası taşıyan ve 1928’de hizmete açılan “İnhisarlar (Tekel) Umum Müdürlüğü” binası oldu. Yapı, 2008’de Yunus Emre Enstitüsü’ne tahsis edildi.