Emeklilere 'kırmızı' yetmiyor: Siyah kart göstereceğiz, sandığı bekleyin
Emekliler maaşları için belirlenen yüzde 15.75 zam oranına tepkilerini sürdürüyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in gösterdiği kırmızı kartın yetmeyeceğini belirtip "Siyah kart" diyen de var, hükümeti istifaya davet eden de.
Emekliler Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından ilan edilen enflasyonla 2025 yılının ilk 6 ayı için yüzde 15,75 olarak belirlenen zam oranına tepki göstermeyi sürdürüyor.
Bilindiği üzere CHP Genel Başkanı Özgür Özel de günden güne artan hayat pahalılığı karşısında asgari ücret ve emekli maaşıyla geçinenlerin sefalete mahkum edildiğini söylemiş, sandık gününe dek her yerde kırmızı kart göstereceklerini duyurmuştu.
İstanbul’un Mecidiyeköy ilçesinde kendilerine uzatılan mikrofona şunları söylediler:
‘HERHALDE CİDDİYE ALMADINIZ’
Hasan Kızılyatan: "Tüm emekçiler ayakta durmaya zorluk çekiyor. 2025 yılı için sözüm ona aile yılı. Şu anda Türkiye'de geçen yıl 120 bin genç evlenmiş. Düşünebiliyor musun?
- Gençlerimizin çoğu işsiz. Yurt dışına kaçıyor. 120 kişi evlenmiş. Şu anda bize, emeklilere verdiği bu zamlardan dolayı tek söyleyeceğimiz iktidara; gece yatarken vicdanınız rahat mı?
- Bu tencereler boş. Günde üç çeşit yemek yaparken ancak geldiğimiz noktada sadece bir çorba yapacağız. Çorba ile karnımızı doyuracağız. Emeklinin sofrası bomboş kaldı.
- Bundan sonra tüm emekliler artık evde, kahvede oturmak yok. Meydanlarda, sokaklarda hakkımızı aramak için mücadele edeceğiz. Gün o gündür.
- Buradan sesleniyoruz iktidara, o verdiğiniz karardan geri dönün. Emeklilere gerçekten hak ettiği o maaşları verin. Eğer vermezseniz unutmayın emekliler size sandıkta bir kart gösterdi siz herhalde bunu ciddiye almadınız.
- Eğer bundan sonraki seçimde size gösterilecek kartın rengi belli olacak. Size kırmızı kart değil, siyah kart göstereceğiz. Siyah kart. Kırmızı da değil, siyah kart."
'10 YIL ÖNCE KAZANLA KAYNATIYORDUK, TAVAYA KADAR DÜŞTÜK'
Seyfettin Aktaş: "Bu hükümet son 10 yıldır emekliyi unuttu, işçiyi unuttu. Yoksulu unuttu. Garibanı unuttu. Tamamen garibanın elinden aldığı ekmeği bir avuç insana verdiler.
- Bir avuç insan zengin oldu. 85 milyon insan fakirleşti. Gördüğünüz gibi şu bundan 10 yıl önce kazanla kaynatıp çocuklarımızın önüne götürürken maalesef tavaya kadar düştük.
- Şu tavayla artık insanlara çocuklarına yemek pişiriyor. Gerçekten bu hükümetin, bu hükümetin, bu emeklilere, işçiye, köylüye, garibana verdiği eziyet asla hafızalarımızdan çıkmayacaktır.
- Bu onlara bir ibret olacaktır. Onlar bu durumda sokağa çıkamıyorlar. Pazara gidemiyorlar. Bir emekliyle bir el sıkışamıyorlar. Bunlar onların için bu utanç.
- Şu anda yüzde 15 emekliye zam verdiler. Ama o zaman neden her şeye, köprüye, ekmeğe, suya, doğal gaza yüzde 65, yüzde 55 zam veriyorlar."
'SOKAKTA BARINMAK ZORUNDA BIRAKTILAR'
Şişli Emekli Sen başkanı Hasan Karakazan: "Bu emekliler niye sokakta? Önce bir kere düşünmek lazım. Bunu hükümete bir sormak lazım.
- Yani yüzde 15 nokta vermiş olduğu zamla acaba kendileri geçinebiliyor mu? Kendilerine gelince zamı götürüyorlar. Ya bu emekliler aç. Görüyorsunuz arkadaşlar tencereyi küçülttü. Lokmanızı küçültün diyorlar.
- Lokmayı biz nasıl küçültelim? Çocuklarımızın karınlarını doyurmak için onları sefalet ettik. 2024 yılı emekli yılı olacak dedi. Bu emekliler 2024 yılında sokakta barınmak zorunda kaldılar. Çöplüklerden pazar günleri pazarları akşamları bekliyorlar ki bu emekliler artıkları topluyorlar.
'BELEDİYE SEÇİMLERİNDE KART GÖSTERDİK, HÜKÜMETTE DE GÖSTERECEĞİZ'
- Utansınlar. Bu hükümet utansınlar. Bu hükümete biz kırmızı kartı belediye seçimlerinde gösterdik. Hükümette de göstereceğiz. Bir an önce sandık istiyoruz.
- Sanmasınlar bu devran böyle gider. Bu sandıkta onlara kırmızı kartı gösterip ve kırmızı kartımızı da emeklilerin olacak. Emekliler kazanacak.
- Sendika hakkımızı da istiyoruz. Bizler dilenci değiliz. Toplu sözleşme istiyoruz. Avrupa'nın emeklisi geliyor Türkiye'de. Bir aylık maaşıyla rahat rahat tatil yapabiliyor. Bizler bırakın gezmeyi dolaşmayı, torunlarımızı alıp da sinemaya götüremiyoruz.
- Ben artık torun sevmek istiyorum. Çocuklarımın huzur içinde kalmalarını istiyorum. Artık torunlarımın geleceği tehlike altında, tehlikeye giriyor. Çünkü bu böyle.
- Bir de utanmadan ya anlayamıyorum diyor ki 2025 yılı da aile yılı olacak. Üç çocuk. Ya bir çocuğun bir bakımı, bir aylık eğitimi, onun bezi, bilmem işte sütü beş milyon altı milyon tutuyor. Sen 22 bin lira diyorsun asgari ücret. Asgari ücretle emekliler geçinebilir mi? Üç çocuğa bakabilir mi? Utanmıyorlar da.
'AÇLIK YILI OLARAK GÖRÜYORUZ'
Gazi Akmeşe: "Siyasi iktidarın tetikçisi TÜİK'in emekliler üzerindeki yapmış olduğu oyunları, memurların üzerinde yapmış oldukları oyunları, asgari ücretlerin üzerinde yapmış oldukları oyunları ve haklı taleplerimizi basının önünde demokratik yollardan dile getirdik.
- Bu siyasi anlayış emeklilere diyor ki siz ölün, siz fazlalıksınız. Biz emekliler torunlarımızdan kaçar olduk, torunlarımızın yüzüne bakamaz olduk, torunlarımıza harçlık veremez olduk. Bırakın harçlık vermeyi bizler geçinemiyoruz.
- Düşünün asgari ücretin 22 bin lira olduğunu, emekli aylığının 14 bin küsür olduğunu, 15 bin bile yapamadılar. İstanbul'da. En berbat bir kiranın 15 ile 25 bin arasında dolandığı bir metropol şehirde yaşıyoruz.
- Bunun için mücadelemiz sürecek. Siyasi iktidara anlatmaya çalışıyoruz, duyurmaya çalışıyoruz. Bu taleplerimizi bıkmadan, usanmadan her eylemde, her etkinlikte alanlarda olacağız. Yani 2025 yılı Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi değil. 2025 beş yılı 2024'ten 2025'e geçerken de ecza, cefa ve yoksulluk, açlık yılı olarak görüyoruz
- Arkadaşlar her şeyi söylüyor. Her şey biliniyor artık. Yani artık bu insanlar birbirini kandırmasına da gerek yok.Verilmeyen de ortada. Verilen de belli. Ama şunu söyleyeyim.
- Mesela dün bir otoban açıldı değil mi? Otobanı müjde halinde veriyorlar. Müjde diye veriyorlar ama o otobanın cebi işte bu emekliden çıkacak.
- Yani geçiş garantili bu yollarımız maalesef emeklinin cebinden çıkanla ödeniyor.
'HÜKÜMET İSTİFA ETMELİ'
- Artık herkes her şeyi biliyor ya. Ya söylenecek bitti. Bundan sonra artık sokaklara çıkmamız gerekecek. Tenceremizle, tavamızla. sokakları inletmemiz lazım. Söylenecek sözlerin bittiği noktadayız.
- Artık yeter diyoruz. Tüm buradan emekli arkadaşlarıma da sesleniyorum. Lütfen sokaklara çıkın. Korkmayın. Korkunun ecele faydası yok.
- Ben bu uğurda kendime harcamaya razıyım. Yeter ki çocuklarım rahat etsin. Yeter ki torunlarımız rahat etsin. Artık bu hükümetin istifaya zorlayacak her türlü arguman bizim için geçerlidir nedendir.
- Mutlaka bu hükümetin istifa etmesi için her türlü yolu denemeliyiz. Demokratik yollardan denemeliyiz. Sandığa davet etmeliyiz."