'İmdat' diyorlar: 15 günde sekiz polis yaşamına son verdi

Polisin Sesi Platformu Sözcüsü Faruk Sezer, emniyet teşkilatında yaşanan sorunlara ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.

Şu an en büyük problemin 'intihar' olduğunu belirten Sezer, şunları söyledi:

- "Çözüm önerlerini sunuyoruz, intiharların önlenmesi için neler yapılması gerektiğini, yaptığımız araştırmalarda nasıl sonuçlar çıktığını anlatıyoruz.

- Bu sonuçların emniyet teşkilatının daha ileriye götürülmesi için gerekli olan bilgiler içerdiğini, bununla ilgili siyaset kurumunun bir şeyler yapması gerektiğini söylüyoruz."

'ORANLA CAN HESABI YAPILMAZ'

Buna rağmen, siyaset kurumu ve emniyet teşkilatını yönetenlerin bu sorunun çözülmesi için bir şey yapmadıklarını savunan Sezer, Türkiye'deki intihar verilerinin diğer ülkelere oranla daha az olduğunun söylendiğini aktardı:

- "Oranla can hesaplanması yapılamaz. Bir canın bile çok büyük önem arz ettiği durumda bir ailenin babasını, bir annenin evladını kaybettiği durumda, bunun 'yüz binde 17-20 intiharımız var.

- Biz dünyanın çok ilerisindeyiz, biz daha iyiyiz' diyerek üstünün örtülmeyeceğini anlatmaya çalışıyoruz. Yaptığımız araştırmalarda, çalışmalarda ne yazık ki iyi sonuçlar çıkmadığını anlatmaya çalışıyoruz."

'SOPAYLA YÖNETİCİLİK YAPILMAZ'

Bazı polislerin intihar etmeden önce eşlerini ve çocuklarını da katlettiğini belirten Sezer, Mersin'de görevli memurun, eşini, kayınvalidesini, kayınbabasını, halasını öldürdüğünü hatırlattı; dün de bir polisin daha intihar ettiğini söyledi.

Bu sorunun çözümü için defalarca İçişleri Bakanlığına seslendiklerini, bir çalışma yapılması gerektiğini söylediklerini aktaran Sezer, şunları kayda geçirdi:

"Ama baktığımız zaman 'İntiharlar nasıl önlenir' derslerinin verildiği, hizmet içi eğitimlerle 'intihar etmenin kötü bir şey olduğunu' anlatan kısa videolar paylaştıklarını gördük. Hayır, bundan bahsetmiyoruz.

Biz yönetim olarak çok zor şartlar altında yönetildiğimizi söylüyoruz. Emniyet teşkilatı ne yazık ki liyakat sahibi olmayan idareciler tarafından yönetiliyor.

Baskıyla elinde sopayla yöneticilik yapılmaz. 2025 yılındayız ve hala elinde sopayla yöneticilik yapıyor. Seni şuradan şuraya sürerim, senin ekmeğin acıtırım, sana şark, doğu çıkarırım, seni başka daha uzak bir yere gönderirim, ailene bile gelip bakamazsın, ailene gelip yardım edemezsin hale getiririm, seni bu hallere düşürürüm, o yüzden çalışacaksın ve susacaksın... baskısıyla çalışıyorlar.

Bu vücutlar bir yerde 'imdat', 'yeter' diyor."

'YILDIRMA', 'MOBBING'

Sezer polislerin 'yıldırma' ve 'mobbing' nedeniyle intihar ettiğini vurgulayıp vahim bir tabloyu ortaya koydu:

-"2024 yılında 70 meslektaşımız canına kıydı. 2025'in ilk on beş gününde 8 meslektaşımız canına kıydı. 15. gündeyiz 8 meslektaşımız hayattan vazgeçme yolunu seçti.

- Bunların bitmesi için, kolay ölümlerin sona ermesi için gerek İçişleri Bakanlığının, gerek Emniyet Genel Müdürlüğünün ve emniyet teşkilatının yönetimlerini göreve davet ediyoruz."