Özel sözlerini yineledi, kendisi ve Erdoğan'ı yalanlayanları 'karşılaştırdı'

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın terör örgütüne yönelik çağrısı sonrası sarf ettiği sözlerin yalnızca Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından yalanlandığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ise 2015'ten bu yana 'sürecin' bütün taraflarının yalanladığını söyledi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in gündeminde MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 1999 senesinden bu yana İmralı'da tutuklu bulunan PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın Meclis kürsüsünde terör örgütünün lağvedildiğini açıklaması ve karşılığında umut hakkından yararlanması teklifiyle başlayan 'süreçte' gelinen nokta vardı.

Bilindiği üzere Öcalan, Bahçeli'nin öne koştuğu gibi 27 Şubat'ta örgüte 'silah bırakın' çağrısı yapmış, iki gün sonra PKK Yürütme Komitesi ateşkes ilan ettiklerini duyurmuştu.

Özel, yaşananları yorumlarken müzakerelerin bir yılı aşkın süredir devam ettiğini ileri sürmüştü. Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) ise bu sözleri üzerinden çok zaman geçmeden yalanlamıştı.

Ana muhalefet lideri, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısında meseleye bir kez daha değindi. İddiasını yineleyerek şu 'karşılaştırmayı' yaptı:

"Utanmadan sıkılmadan DMM'den yalanlama yaptılar. Beni sadece DMM yalanladı. DMM ve Erdoğan'ı sürecin bütün muhatapları yalanladı."

'SORUN MECLİS'TE ÇÖZÜLMELİ'

Yaşananları 'temkinle' ve 'dikkatle' takip ettiklerini belirten Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

- "(...) CHP DEM Parti ile görüştüğünde terörist ilan ediliyorken, kayyım atamaya itiraz ettiğinde eleştirilmişse, CHP'nin bir belediye başkanı taziye için telefon açtığı için terör örgütü mensubu kabul edilip içeri atılırken heyet görevlendirmesinin önü açılıyorken CHP'ye bir özür bile dilemiyorlar.

- Bu sorunun Meclis çatısı altında çözülmesini savunuyoruz. Demokratikleşme adımları atılarak, kanunlar yapılarak çözülmesi gerektiğini ifade ediyoruz.

'ERDOĞAN İNKAR ETTİ'

- Tam bir samimiyet, şeffaflık ve toplumsal mutabakatla sürdürülmesi gerektiğinin atını çiziyoruz. 2015'te olduğu gibi Erdoğan tarafından nasıl felakete sürüklendiğini biliyoruz. Bugün de aynı yanlış bakış açısı olduğunu ifade ediyoruz.

- Dolmabahçe'de masa kurulup canlı yayın hazırlıkları yapılırken Erdoğan tarafından inkar edildiğini hatırlatıyoruz.

- Bu süreci 'Erdoğan doğru yönetiyor' diyenlere hatırlatıyorum; Erdoğan'ın Dolmabahçe mamasındaki tüm aktörlerle yine aynı masada olduğunu hatırlatırım. Müzakerelerin devlet tarafından yürütüldüğünü söylediğimizde DDM'den yalanlama yaptılar.

'ÇIKARLARA DAYALI BİR İLİŞKİ OLURSA HERKES KAYBEDER'

- Açık çağrı yapıyorum; Öcalan'a bir sihirli değnek değmesi ile, her şey yoluna girecek denmesiyle çözülmez, bunun gerçekliği yok.

- Böyle bir sorun çözülecekse demokratikleşme ile Meclis çatısı altında çözülecek. Gazeteciler, Gezi tutukluları, Kürdü Türk'ü yerel yönetimciler içerideyken, kayyım uygulamaları devam ediyorken bu ülkede bir çözüm mümkün olmaz.

- Çıkar ilişkilerine dayalı bir ilişki olursa bu işin sonunda Kürtler de Türkler de kaybeder. 2015'te doğru bir süreç yönetilmeseydi, o günden bu güne akan kan, gözyaşı olmazdı.

'AL VER PAZARLIĞININ İÇİNDE OLMADIK'

- Despotik bir iktidar herkesi pataklayıp hapse tıkacak, sonra da demokratikleşme konuşulacak. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, sorumluluk almalıdır. Al ver pazarlığının içinde olmadık, sonunda da olmayız. Bu yol ancak tam demokrasi ile olur.

- Kim Kürt sorunu çözülsün istiyorsa, bilhassa DEM Parti, demokratikleşme paketinde yer almalıdır. Demokratikleşme paketine varız, kim geliyorsa hodri meydan."

Özgür Özel
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber