Özel'den Erdoğan'a: Esad'la görüşmek istiyordu, düşünce 'ben düşürdüm' demeye başladı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Başak Cengiz Kreş ve Gündüz Bakımevi'nin açılış töreninde gündemdeki başlıkları değerlendirdi, ayrıca iktidar kanadının kendilerine yönelttiği suçlamalara yanıt verdi.

Bilindiği üzere Cihatçı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) öncülüğündeki silahlı grupların Şam'ı ele geçirmesi ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın ülkeyi terk etmesiyle birlikte senelerdir Türkiye'de yaşayan sığınmacılar da yavaş yavaş memleketlerine dönmeye başladı.

AKP'ye yakın medya kuruluşları her ne kadar Cilvegözü Sınır Kapısı'nda "uzun kuyruklar oluştuğunu" ileri sürse de ilk etapta gözlenen yoğunluk kamuoyundaki beklentilerin altında kaldı.

Ana muhalefet lideri, "İlk gün hepsi dönüyor diye yalandan Çin'den otoban görüntüleri, hepsi dönüyor diye kapılarda yığılma görüntüleri ama giden yok. Bu şartlarda da gitmez" dedi.

Partisinin yarın sabah Göç Politikaları Danışma Kurulu'nda beş saatlik bir çalıştay yapacağını dile getirdikten sonra şunları kayda geçirdi:

- "Burada bulunanların önüne hızla, güvenle ve geri dönmemek üzere memleketlerine gitmelerini sağlayacak gerekli önerileri hazırlayıp Türkiye'nin iktidarın önüne koyacağız. Bunun başka çaresi yoktur, devlet ciddiyeti de bunu gerektirir.

'SURİYELİLER SENİN BAŞININ ÜSTÜNDE OTURMUYOR'

- Oysa kendisi, 'kalmak isteyen kalsın, başımızın üzerinde yeri var' diyor. O senin başının üstünde oturmuyor. Bizim açlarımızın aşının üstüne oturuyor. İşsizimizin işinin üstüne oturuyor.

- Sen Saray'da oturuyorsun, AOÇ'ye yaptırdığın Saray'da oturuyorsun ama o Suriyeliler burada bizim gencimizin yerine işe giriyor, bizim yoksulumuzun yerine karnını doyuruyor. (...)"

Erdoğan'ın muhalefeti BAAS'çı olmakla suçlaması ve "Suriye'deki devrime şaşı bakanlara, Esed dönemini yüceltenlere en güzel cevap Şam'daki yeraltı hapishaneleridir" gibi sözleri de Özel'in gündemindeydi:

- "Diyor ki 'Bunlar BAAS'çı.' BAAS'çı değiliz. Asla böyle bir şeyi kabul edemeyiz. 'Bunlar Esed gitti diye yas tutuyorlar.' Kardeşim, Esed'e, 'Esad' diyordun, el ele tatil yapıyordun. Sonra 'Esed' dedin düşman oldun.

- Sonra döndün yine görüşmek istedin, o seninle görüşmedi diye buna hayıflandın. Bir dostun, bir düşmanın. Bu parti ilk günden beri Esad'a Esad dedi ama sen Esad'la tatil yaparken o hapishane vardı. (...)"

Bu noktada Erdoğan ve Özel'in bahsettiği hapishaneye parantez açmakta fayda var.

2011'de başlayan sivil ayaklanma ve ardından gelen isyanın ardından kurulan Sednaya, Esad rejiminin işkence merkezi olarak biliniyor.

Yer altındaki ölüm kampları, keyfi tutuklamalar ve işkencelerle anılıyor. Birden fazla yer altı katından oluştuğu tahmin ediliyor.

Özel, Erdoğan'a "Esad o gün de tek adamdı, bugün de tek adamdı. Sen katil Esad dediğinle tatile gittin, biz aynı yerde duruyorduk. 13 yılın sonunda sığınmacı yaratarak gelinen bu noktadan memnun olamazsın" diye seslendikten sonra şöyle devam etti:

- "Sen Esad'la görüşmek istedin' diyor. 'Diyalog kurulmalı, Suriye'de yeni bir hükümetle, bütün Suriye'yi temsil eden bir yapı kurulmalı. Biz sığınmacılar dönsün diye Esad'la görüşelim, demokrasiye davet edelim' dedik.

'HİÇ ÇEKİNMİYOR'

- Esad devrilmeden bir gün önce cuma günü öğlen namazını kıldığı Hz. Ali Cami'den çıkıyor. Bir haftada söylediğinin tam tersini söylemeye hiç çekinmiyor.

- Buradan açık açık söylüyorum. Cumhurbaşkanlığı'nın sitesinde de şu an var. Diyor ki; 'Bizim de hatırlarsınız Esed'e bir çağrımız olmuştu, gel görüşelim demiştik. Ne yazık ki Esed'den olumlu bir cevap alamadık.'

- Şimdi bütün Türkiye'yi gezip 'Esad'ı ben düşürdüm' diyor ya; Esad düşmeden iki gün önce İdlib zaten tamam, oradan çıkmalarına engel oluyor.

- Humus yine muhaliflerin elinde ve Şam'a doğru bir ilerleyiş söz konusu. Bütünüyle bölgede devam eden bu yürüyüşler arzu ettiğimiz şekilde değil, gönlümüz bunları istemiyor.

- Esad düşünce ben düşürdüm diyen, HTŞ oraya doğru yürürken düşmeden bir gün önce cami çıkışında 'Gönlüm bunu istemiyor' diyor.

- Sözün özü şunu söylüyorum, Türkiye'nin Suriye politikası büyük kayıplara sebebiyet vermiştir."