Telif haklarında yeni dönem: Müzik sektöründe 40 yıllık sorun çözüldü
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile gastronomi tesisleri ve müzik meslek birlikleri arasında "Müzik Lisansına İlişkin İş Birliği" protokolü imzalandı. Bu protokolle birlikte restoran, kafe, eğlence tesisi gibi işletmelerle yaşanan telif ihtilafları sona erecek. İmzalanan protokolde telif haklarında yeme içme sektörüne, restoranlara ve kafelere yüzde 70 oranında indirim uygulandığı belirtildi.
Müzik Lisansına İlişkin İş Birliği Protokolü imzalandı. Bu anlaşmayla, gastronomi sektöründeki işletmeler milyonlarca şarkıya erişim sağlayarak telif sorunu yaşamadan faaliyet gösterebilecek.
İmza törenine katılan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, müzik meslek birliklerinin tek elden lisanslama yapmayı ve tarife bedellerini ortalama yüzde 70 oranında indirmeyi kabul ettiğini belirterek sanatçıların hak ettiği telife, işletmelerin ise dünya müzik repertuvarına ulaşabileceğini belirtti.
"HAK SAHİPLERİ TELİF GELİRİNE, KULLANICILAR DÜNYA MÜZİK REPERTUVARINDAN YARARLANABİLECEK"
Gastronomi Tesislerinde Müzik Lisansına İlişkin İş Birliği Protokolü İmza Töreni'ne katıldı.
AKM'de gerçekleştirilen törene müzik ve gastronomi sektörlerinin temsilcileri ile basın mensupları katıldı.
Törende konuşan Ersoy, "Müzik Lisansına İlişkin İş Birliği Protokolü" ile gastronomi tesisleri ve müzik meslek birlikleri arasında, telif hakkı alanında yeni bir dönem başlattıklarını söyledi.
Bakanlık olarak telif hakları alanındaki çalışmalarda temel hedeflerinin Türkiye'nin kültürel ve ekonomik gelişimine katkı sunmak olduğunu dile getiren Ersoy, "İyi işleyen bir telif hakkı sisteminden söz edebilmek için hak sahipleri, kullanıcılar ve toplumun geneli arasında, hakkaniyetli ve uyumlu bir menfaat dengesinin bütün unsurlarıyla tesis edilmesi elzemdir. Bu dengenin sağlanmasında, telif hakkı sahiplerini temsil eden meslek birliklerini vazgeçilmez paydaşlarımız olarak görüyoruz. Zira sizlerin de malumudur ki sanatçıların bireysel çabalarıyla kendi haklarını takip edemeyeceği alanların olması toplu lisans sistemini doğurmuştur." dedi.
Bakan Ersoy, müzik sektörü meslek birliklerinin bu sistemin en köklü ve güçlü aktörleri olarak binlerce hak sahibini, milyonlarca şarkı ve on binlerce kullanıcıyı bir araya getirerek telif sisteminin işlemesini sağladığını, bu sayede hak sahiplerinin telif gelirine ulaşabildiğini, kullanıcıların ise dünya müzik repertuvarından yararlanma hakkını elde ettiğini kaydetti.
“KONAKLAMA TESİSLERİNDE MÜZİK LİSANS BELGESİ UYGULAMASINI BAŞLATTIK”
Türkiye'de toplu lisanslama sisteminin 42 yıllık bir geçmişe sahip olduğuna dikkati çeken Ersoy, şu bilgileri verdi:
"Ancak böylesi uzun bir süreye rağmen özellikle otel, restoran, kafe gibi halka açık yerlerin lisanslanmasındaki anlaşmazlıklar, çeşitli nedenlerle bugüne kadar çözülememiştir. Biz, bu anlaşmazlıkları gidermek ve koruma-kullanma dengesine dayanan bir telif hakları sistemini tesis etmek için 2023 yılında önemli bir adım attık. Müzik meslek birliklerimiz MESAM, MSG, MÜYAP, MÜYORBİR, MÜZİKBİR, MÜYABİR, TSMB ve konaklama tesislerini temsilen TÜROFED ve TUROB ile işbirliği içerisinde, konaklama tesislerinde müzik lisans belgesi uygulamasını başlattık. Bu işbirliği, her iki taraf için de son derece olumlu sonuçlara hızlı şekilde ulaşmamızı sağlamıştır."
Mehmet Nuri Ersoy, uygulama kapsamında konaklama tesislerinin indirimli bedellerle, eşit koşullarda, tek noktadan kolay bir şekilde müzik lisansına ulaşabilmelerinin sağlandığını vurgulayarak, "Lisanslama sisteminin bu şekilde tabana yayılması ise eser sahibi ve sanatçıların elde ettiği telif gelirinde ciddi bir artışı beraberinde getirmiştir. Son iki yıldaki bu artış yüzde 345 gibi rekor bir seviyeye ulaşmıştır." değerlendirmesini yaptı.
Müzik meslek birliklerinin gelirlerinin arttığına değinen Ersoy, "Lisanslı otel sayısı ise uygulama öncesine göre 7 kat artışla 14 bine ulaştı. Ayrıca, turizm ve müzik sektörleri açısından olumsuz sonuçlar doğuran ve yargıya da yansıyan anlaşmazlıkları yine bu uygulamamız ile sonlandırmış olduk. Uygulamadan önce, telif ihlalleri sebebiyle meslek birliklerinin konaklama tesisleri aleyhinde başlattığı 5 bin tane hukuki işlem bulunuyordu. Müzik lisans belgesi uygulaması sonrasında ise hakkında hukuki işlem başlatılan tek bir konaklama tesisi bile bulunmamaktadır. Böylece, telif hakkı sahipleri ile konaklama tesisleri arasında 40 yıldır süregelen sorun, hakkaniyete uygun bir şekilde çözümlenmiştir." ifadesini kullandı.
“ÜYE İŞLETMELER, MİLYONLARCA YERLİ VE YABANCI ŞARKIYI KULLANABİLECEK”
Bakan Ersoy, konaklama tesislerinde yakalanan başarının gastronomi tesisleri için de tekrarlanmasının önemine değinerek, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla taraflar arasında, Bakanlığımızın koordinasyonunda bir müzakere süreci başlattık. Müzik meslek birliklerini temsilen MSF ve MÜZFED, gastronomi sektörünü temsilen TURYID ve TÜRES masada yer aldı. Paydaşlarımızın çözüm odaklı yaklaşımları sayesinde de güzel bir sonuç elde ettik. Müzik meslek birliklerimiz tek elden lisanslama yapmayı ve tarife bedellerini ortalama yüzde 70 oranında indirmeyi kabul etti. TURYID ve TÜRES ise üyelerini telifli müzik kullanmaya teşvik etmek ve bu konuda üyelerin koordinasyonunu sağlamak sorumluluğunu üstlendi. Gelinen noktada TURYID ve TÜRES üyesi işletmeler, kapasitelerine ve işletme türlerine göre belirlenmiş, uygun ve orantılı bedeller karşılığında milyonlarca yerli ve yabancı şarkıyı kullanabilecek. Biz bu protokolü lokanta, restoran, kafe, eğlence tesisleri gibi büyük müşteri kitlesi olan ve müzikten faydalanan işletmelerin yıllardır yaşadığı telif anlaşmazlıklarının çözümünde önemli bir eşik olarak görüyoruz. İnanıyorum ki konaklama tesislerimize yönelik uygulamamızda olduğu gibi bu işbirliği de hem müzisyenlerin hak ettikleri telif gelirine ulaşmasına hem de gastronomi işletmelerinin hizmet kalitesine ve müşteri memnuniyetine önemli katkılar sunacaktır ve yine taraflar açısından yıpratıcı sonuçlar doğuran yargı süreçlerinin de önüne geçilecektir. "
MESLEK BİRLİĞİ TEMSİLCİLERİ KONUYA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİNİ DİLE GETİRDİ
Bakan Ersoy'un ardından imza törenine katılan meslek birliği temsilcileri de konuya ilişkin görüşlerini dile getirerek süreçte katkı sağlayan kişi ve kurumlara teşekkür etti.
Müzik Sektöründe Eser Sahipleri Federasyonu (MSF) Başkanı Ferhat Göçer, 50 yılı aşkın bir telif yolculuğunun tarihi bir gününü paylaştıklarını belirterek, "Çok önemli bir adım. Aslında yavaş yavaş bunun ayak izleri otel ve konaklama tesislerindeki anlaşmalarla başlamıştı. Türkiye'de telif bilincinin oluşması adına, hayatın anlamını çoğaltma gayreti içinde olan bütün eser sahipleri için kıymetli bir gün yaşıyoruz." dedi.
Federasyon olarak birlikte hareket edilmesi ve tek muhatap olarak telif yolculuğundaki paydaşların karşısına çıkılmasının süreci kolaylaştırdığını aktaran Göçer, "Yıllardır sürüncemede olan birçok şey çok daha pratik bir şekilde uzlaşmacı bir yolla halloldu." şeklinde konuştu.
MSF Başkan Yardımcısı Recep Ergül de Türkiye'nin telif toplamak konusunda son yıllarda büyük mesafe alarak 39. sıraya yükseldiğini, bütün bu çalışmaların arkasında görünmeyen başarılı bir ekibin bulunduğunu vurguladı.
Müzik Sektöründe Bağlantılı Haklar Federasyonu (MÜZFED) Başkanı Bülent Forta, "Bu telif yürüyüşü çok uzun bir süredir bizim ülkemizde kanayan bir yara olarak devam etti ama yavaş yavaş çözüme doğru geliyoruz. Müzik, insanlık tarihi boyunca insanın en iyi ifade biçimlerinden bir tanesi ve 19. yüzyılın başından beri de bir endüstri olarak varlığını koruyan hem kültürel değerler yaratması hasebiyle hem de ekonomisi nedeniyle bugün dünyanın en önemli sektörlerinden biri olma durumunda." ifadesini kullandı.
Anlaşmanın Türkiye'deki müzik endüstrisini dünyayla rekabette iyi bir yere taşıyacak önemli bir adım olduğuna dikkati çeken Forta, "Türkiye'deki mevcut müzik kültürünün dünyaya taşınmasında telif hayatında dünyayla rekabet edilme aşamasında bu tür adımları çok değerli buluyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
“BU ESERLER MİRAS OLARAK KALMIYOR”
MÜZFED Başkan Yardımcısı Burhan Şeşen, sanatçılar öldükten 70 sene sonra dahi şarkılarının kamuya mal olduğuna işaret ederek, "Yani bir tapu gibi, araba gibi, ev gibi torunlarımıza, çocuklarımıza bu miraslar kalmıyor. Onun için biz, sanatçıların gerek eser sahibi, gerek yorumcuların haklarını, onlar hayattayken koruyamazsak ne zaman korunacağız? Bunun için bu adımı gerçekten çok önemsiyorum." görüşünü paylaştı.
Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl de sektör için tarihi bir gün olduğunu söyleyerek, "Biz bunun bir hak olduğuna ve verilmesi gerektiğine inanıyoruz. Fakat bir sürü problemler vardı. Bakanımızın liderliğinde diğer birlik başkanlarımızla beraber gerçekten olması gereken bir iş oldu." dedi.
İşbirliğini yüzyıllar boyunca sürecek bir sürecin başlangıcı olarak gördüklerini kaydeden Bingöl, "TÜRES olarak bu konuda elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız. Üyelerimiz ve yönetimimiz de şu anda burada. Ülkemize, milletimize eserleri yazanlara, söyleyenlere, besteleyenlere, sektörümüze hayırlı uğurlu olur." değerlendirmesinde bulundu.
Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği (TURYİD) Başkanı Kaya Demirer ise bu işin çözümü için çok uğraştığını ve nihayet sanatçıların hakkını teslim edecek bir noktaya geldiklerini belirterek, şu bilgileri verdi:
"Önemli bir notu da ileteyim, tüm üyelerimizin çok özel olan bu kampanyadan yararlanabilmeleri için 6 aylık bir sürecimiz var. Bunun için herkesi davet ediyoruz. TURYİD ve TÜRES iki çatı kuruluş sektörün temsilcisi olarak bu işe imza attığı zaman sürdürülebilir bir sanatçı desteği, sanat desteği devam edecek ve Türkiye'deki tüm yeme içme tesisleri tabana yayılır bir biçimde bu önemli konuya el verecek, destek verecek ve imza atacaklar."
Konuşmaların ardından Gastronomi Tesislerinde Müzik Lisansına İlişkin İş Birliği Protokolü imzalandı.