Bir avuç insanın değil milletin bekçisi olacağım

Bizim tek derdimiz, tek hayalimiz var: Bir avuç insanın yerle bir ettiği devlet yapısını, hukuk sistemini, demokrasiyi, ekonomiyi, eğitimi, sağlığı yeniden inşa etmek. Devleti bir avuç insanın değil, milletin çıkarlarının, güvenliğinin, geleceğinin bekçisi haline getirmek. Enerjimi, cesaret ve kararlılığımı kanıtladığıma inandığım için adayım.”

Bu cümleler Ekrem İmamoğlu’nun cümleleri ve bugün yapacağı konuşmanın ana omurgasını oluşturuyor.

Evet!

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara’da, CHP Genel Merkezi’nde adaylığını açıklayacak. CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek için 23 Mart’ta yapacağı ön seçimdeki tek aday durumunda olan İmamoğlu bugün yapacağı açıklamada “Neden adayım?” sorusuna yanıt verecek. Hakkında beş siyasi yasak davası ve bir de “diploma” soruşturması olan İmamoğlu’nun neler konuşacağını öğrendim.

İşte satır başları:

“Türkiye’ye tek adamcı, tepeden inme siyaseti dayatmak isteyen zihniyet önseçimi bir zafiyet kaynağı, bir ayrışma sebebi gibi göstermeye çalışıyor. Çünkü onlar ülkeyi seçimsiz, sandıksız yönetme hevesleri kuruyorlar. Onlar demokrasiyi tümden ortadan kaldıran bir rejimin hayalini kurdukları için partimizin önseçimini istismar ederek kendilerine bir fayda çıkarmayı umuyorlar.

“Ama biz onlara bu fırsatı vermeyeceğiz. Demokrasi tarihimizin bu çaptaki ilk büyük önseçimini en yüksek katılımla, en doğru ve en güzel şekliyle tamamlayacağız. Gerçek bir demokrasi şöleni yaşayacağız ve yaşatacağız. 23 Mart’ta iktidar yoluna çıkıyoruz. Kurucumuz, önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.

“Cumhurbaşkanlığı için ‘her faninin oturmak isteyeceği, hayalini kuracağı bir makam’ derler. Doğru, eskiden öyleydi. Ama bugün hiçbirimiz, odalarının sayısını, günlük masrafını bile söylemeye utanacağımız bir sarayda oturup ülkeyi yönetme hayali kurmuyoruz.

“Bizim tek derdimiz, tek hayalimiz var: Bir avuç insanın yerle bir ettiği devlet yapısını, hukuk sistemini, demokrasiyi, ekonomiyi, eğitimi, sağlığı yeniden inşa etmek. Devleti bir avuç insanın değil, milletin çıkarlarının, güvenliğinin, geleceğinin bekçisi haline getirmek.

Bu kolay bir iş değil. Her şeyden önce makama değil, mücadeleye odaklanmayı gerektiriyor. Bu mücadelenin iki farklı beceri ve tecrübeyi gerektiren iki farklı boyutu var: Seçim kazanabilmek ve ülkeyi iyi yönetebilmek. Ben bu mücadelenin her iki boyutunda da çok hazır ve tecrübeli olduğuma inandığım için adayım. Enerjimi, cesaret ve kararlılığımı kanıtladığıma inandığım için adayım.”

Altılı masa tecrübesi

Ekrem İmamoğlu konuşmasında “Aday neden hızla belirlendi?” sorusuna da şu yanıtı verecek: “Vatandaşın erken seçim talebinin ulaştığı boyut, partimizin derhal seçim için ortaya koyduğu kararlılık ve iktidarın CHP’ye başlattığı topyekun saldırıyla birleşince adayımızı hızla belirlemek zorunlu hale geldi.”

Konuşmasında, 14-28 Mayıs 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerine de atıf yapacak İmamoğlu’nun şu tespiti dikkat çekici:

“Aday belirlemenin son ana bırakılmasının yol açtığı sorunları da hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu nedenlerle, ülkemiz siyaseti adına devrim niteliğinde bir iş yapıyor ve cumhurbaşkanı adayımızı belirleme hakkını şimdi ve hemen üyelerimize veriyoruz. Cumhuriyetin ve demokrasinin erdemine, değerine inanan herkes için bu, onur verici bir kararlılıktır. Yalnızca ilkesel olarak doğru olanı yapmakla kalmıyoruz, iktidar yolculuğuna bu defa çok daha erken, çok daha güçlü ve hazırlıklı başlıyoruz.”

İBB Başkanı İmamoğlu’nun konuşmasındaki sloganlardan biri de şu:

“Seçimi kazanmaya hazırım! Seçim ancak kazanmaya inanmakla, kazanmayı bilmekle kazanılır. 5 yıllık ilçe başkanlığından sonra 2014 yılında Beylikdüzü Belediye Başkanlığı seçimini kazandım. O seçimde koskoca İstanbul’da AK Parti’den Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçen tek ilçe Beylikdüzü’ydü. 2019’da hepinizin bildiği süreçler sonunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını iki kere kazandım. 2024’te bir kez daha İstanbul’u kazanmakla kalmadım, tam 26 ilçesinin de kazanılmasında etkili oldum. Üstelik kazanırken karşımızda 17 bakanıyla, yargısıyla, medyasıyla seferber olmuş bir iktidar ve 48 aday birden vardı!”

Hayalindeki Türkiye nasıl?

Ülkeyi yönetmeye hazır” olduğunu söyleyecek İmamoğlu’nun “Nasıl bir Türkiye hayal ediyorum?” sorusuna da yanıtı şöyle:

* Dar gelirli ve yoksul olmanın kader olmaktan çıktığı;

* Herkesin asgari bir vatandaşlık gelirine ve güçlü sosyal haklara sahip olduğu;

* Ev ve iş sahibi olmanın, geleceğe güvenle bakmanın herkes için mümkün olduğu;

* Herkesin eğitim, sağlık gibi temel haklara kolayca erişebildiği;

* Adil bir vergi sistemine sahip, dar gelirli vatandaşların üzerindeki vergi yükünün azaldığı;

* Yatırım ve üretimin eşitlikçi bir anlayışla desteklendiği; Fırsatlarda eşit, imkanlarda adil bir Türkiye.

* Vatandaşlarına karşı saygılı, vatandaşlarını bekleyen risk ve tehditlere karşı güçlü, vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamakta etkin;

* Gücünü şahıslardan değil, adaletten, kurumlardan ve kurallardan alan;

* Meclisin yeniden siyasi hayatın merkezi olduğu, güçlü ve kapsayıcı bir parlamenter sistem üzerinde yükselen;

* Bağımsız ve tarafsız bir yargı mekanizmasıyla adaletin herkes için eşit işlediği;

* Ortak bir tarihi ve ortak bir vatanı paylaşmaktan kaynaklanan müştereklerimize herkesin saygı duyduğu;

* Ortak bir geleceği hep birlikte kurma heyecanını herkesin paylaştığı; güçlü ve dayanışmacı bir toplum.

SONUÇ: Ekrem İmamoğlu, yoksulluğa karşı reçetesini de şu cümlelerle anlatacak: “Öylesine bozuk bir düzen inşa ettiler ki zenginleşmenin yolu fakirin üstüne basmaktan geçiyor. Bir taraftan da mafya ve organize çeteler bir virüs gibi ülkemizi sarıyor. İnsanlarımızın yoksulluğunun sebebi bunların kurduğu insafsız ve bozuk düzendir.”

SON DAKİKA HABERLERİ

Aytunç Erkin Diğer Yazıları