Erdoğan için hangisi daha zorlu rakip?

Bu soruyu ben sormadım.

Bir akademisyen ve bir gazeteci sordu.

Önceki akşam…

Benim de katıldığım TV100 canlı yayınında (Farklı Açılar programı) Prof. Deniz Ülke Kaynak şu soruyu yöneltti: “Eğer anketlerde Mansur Yavaş birinci çıkıyorsa ve Tayyip Erdoğan’ı yeniyorsa, neden Ekrem İmamoğlu’nun önü kapatılmak isteniyor? Burada bir çelişki yok mu?”

Tartışma neden bu soruya kilitlendi?

Çünkü; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş, “Anketlerde ben önde çıkıyorum. Son gün geldiğinde anketlere bakarız ve kararımızı veririz” cümlesini kurması, yargının İmamoğlu kuşatması ve en son diplomayla birlikte en yakın arkadaşlarının mallarına tedbir konulması bu tartışmanın ana nedenlerinden! Aslında bu soruyu iktidar cenahından Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan da sordu. Hakan, “Erdoğan için hangisi daha zorlu rakip: Ekrem İmamoğlu mu Mansur Yavaş mı?” başlıklı yazısında şu tespitleri yaptı:

“Erdoğan için hangisi daha zorlu rakip: Ekrem İmamoğlu mu Mansur Yavaş mı? Şu iki durumu da dikkate almak gerekir: İmamoğlu yıpranırken Yavaş’ın ‘devlet adamı’ algısı artıyor. Yavaş’ın milliyetçi sağdan oy alma potansiyeli daha yüksek. İyi ama İmamoğlu’nun Yavaş’tan daha avantajlı olduğu yönler yok mu? Olmaz olur mu? Tabii ki var. Şu iki yön mesela: Daha aktif ve mücadeleci bir siyasi kişilik. DEM oylarını alabilme potansiyeli. Bu durumda soruyorum: Erdoğan açısından hangisi daha zorlu rakip olur? Bu sorunun yanıtını herkes farklı verebilir, bu konuya herkes farklı yaklaşabilir. Benim görüşüm şu: Bir kısım DEM seçmeninin Cumhur İttifakı’na kayma ihtimali göz önünde bulundurulursa... Mansur Yavaş’ın Erdoğan açısından biraz daha zorlu bir rakip olacağı söylenebilir. (9 Mart 2025/Hürriyet)”

Bu tespitlere de baktığımızda iktidar neden İmamoğlu’nun önünün kesilmesi konusunda “heyecanlı”.

Ya da bilmediğimiz başka bir oyun mu var?

Akla MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, İmamoğlu’nun bilirkişiyle ilgili açıklama yaptığı gün (Turpun Büyüğü başlıklı açıklama) yazılı açıklaması geliyor: “Bugünkü basın toplantısının ardından, Cumhurbaşkanı adaylığı kisvesine bürünen İmamoğlu’na parti içindeki rakiplerinin nasıl yorum getirip ne diyeceği önümüzdeki günlerde açıklığa kavuşacak bir muammadır. Ekrem İmamoğlu, sade bir vatandaş olarak meydana çıkmalı ve Cumhurbaşkanı adayı olmak için gerekli adımları atmalı. Kendine güveniyorsa, 100 bin kişinin imzasıyla Cumhurbaşkanı adayı olabilecektir. İBB Başkanlwığı’ndan istifa ederek belediye hizmetlerinin aksamasının önüne geçmelidir. (27 Ocak 2025)”

Bu açıklamayla Bahçeli, Erdoğan’ın karşısına rakip olarak İmamoğlu’nu görmek istediklerini üstü kapalı bir şekilde açıklamış oldu.

Bu noktada Tayyip Erdoğan da AKP İstanbul 8. Olağan İl Kongresi’nde, “Neymiş, Bizim 23 yılda yapamadığımızı onlar 5 yılda yapmışlar. Böyle bir şey gördünüz mü, var mı bu tür konutlar? Ey Ekrem Efendi, sen bunları delillendir, ispat et bak bakalım Erdoğan ne yapıyor. Bizim icraatımızın ulaştığı yerlere senin hayallerin bile ulaşamaz Ekrem (7 Şubat 2025)” sözleriyle ilk kez hedef aldı. Cumhur İttifakı bir yandan Ekrem İmamoğlu’nu “rakibi” olarak gördüğünü açıkladı diğer taraftan İmamoğlu soruşturmalarıyla kuşatma devam etti.

CHP’nin “kaos var” görüntüsünden çıkması

Sorumuza hala yanıt alamadık değil mi?

“Erdoğan, eğer İmamoğlu siyaseten saf dışı kalırsa neden karşısına kazanacağı iddia edilen Mansur Yavaş’ın çıkmasını ister?” Bu konuda Ankara koridorlarında konuşulanlara kulak kabarttım:

“İktidarın oyun planını anlayabilen yok. Evet bir gerçek Ekrem Başkan’ın yargı eliyle siyaset dışı bırakılmak istendiği görülüyor. Ancak olası rakibi Mansur Yavaş’la ilgili nasıl bir kurgu içindeler? Yavaş’ın önünün açıldığına dair bir kanıt yok! Sonuçta Ankara Belediyesi de her gün müfettişler tarafından inceleniyor, SGK borçları üzerinden belediye bütçesine önemli darbe vuruldu. Eğer Ekrem Başkan’ın önü kapanırsa heybeden Yavaş için ne çıkacak? Bunu kimse bilmiyor? Ama bildiğimiz; iktidar için muhalefetin parçalı görüntü vermesi işlerine geliyor. Mansur Başkan da yarışta ve CHP içinde bir ‘kaos’ varmış algısı seçmen üzerinden etkili olabilir iktidara göre. ‘Kendi içlerinde birlik olamayanlar ülkeyi nasıl yönetecek?’ kampanyası da el altından yapılıyor.”

SONAR’IN “VIP” anketine bakın

Bu arada SONAR’ın son anketini de eklemekte fayda var. Hakan Bayrakçı’nın şirketi sadece VIP üyelere yaptığı özel araştırmasında “Bu Pazar bir cumhurbaşkanlığı seçimi olsa kimin kazanmasını istersiniz?” sorusuna yanıt aramış:

Tayyip Erdoğan yüzde 36.4, Ekrem İmamoğlu yüzde 31.7, Mansur Yavaş yüzde 15.2, Selahattin Demirtaş yüzde 5, Ümit Özdağ yüzde 2.9, Hakan Fidan yüzde 2.5, Devlet Bahçeli yüzde 2.1 ve diğer yüzde 4.3.

Ancak bence anketin en çarpıcı yanıtlarından biri de “Erdoğan’ın ‘Şayet gerekli çağrı yapılır, terör örgütü ve bağlantılı yapılarda gereken adımları atarsa kazanan Türküyle Kürdüyle tüm Türkiye olacaktır’ açıklamasını destekliyor musunuz” sorusuna verilen yanıt. Yüzde 54.4’ü desteklediğini, yüzde 36.4’ü de desteklemediğini söylemiş.