Bunun hukuki savunması olmaz
ANALİZ
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu dün çok önemli bir hukuki skandalı açıkladı.
“Turpun büyüğü” adını verdiği basın toplantısını ben de yerinde canlı olarak izledim.
İmamoğlu 8 bin 60 bilirkişinin bulunduğu İstanbul’da kendisi ve CHP’li belediyeler ile ilgili bilirkişi raporlarının “nedense!” hep aynı kişi tarafından hazırlandığını anlattı.
İmamoğlu’nun konuşması bir saat 20 dakika sürdü.
Son 10 dakikasına girdiğinde birçoğumuzun cep telefonuna “İmamoğlu hakkında bu konuşma nedeniyle soruşturma açıldığı” bilgisi geldi.
Kartalkaya yangınında kimin sorumlu olduğunu bulabilmek için 10 günlük süre isteyenler İmamoğlu için konuşma daha bitmeden soruşturma açtılar.
Üstelik İmamoğlu’nun konuşmasında adı geçen bilirkişinin adını sosyal medyada paylaşanlar hakkında da soruşturma açıldığı bildirildi.
İmamoğlu bir hukuk skandalını açıkladı ve bununla hukuk yolunu kullanarak nasıl mücadele edileceğini anlatmaya çalıştı.
Ancak şunu söylemeliyim; Bu olay hukuki savunma ile çözülemez.
Bunlar kararı önceden verilmiş davalardır.
Nasıl Ergenekon ve Balyoz davalarında karar daha ilk operasyonlar başladığında verilmişse bu da aynıdır.
O halde hukuku öne sürerek, hukuki savunma yaparak böyle bir saldırı ile baş edilemez.
Bunun kavgası siyaseten verilir.
İmamoğlu’nun bir an önce adaylığının açıklanması da yetmez artık, böyle bir saldırı altında kalan İmamoğlu CHP genel başkanlığı için de soyunmalıdır.
Seçim ne zaman yapılırsa yapılsın kamuoyunun, CHP’yi kimin seçime taşıyacağını, seçimin kazanılması halinde hangi liyakatli, yetenekli, namuslu, dürüst insanların kadroda olacağını şimdiden öğrenmesi gerekir.
BUNU YAZMAK GEREK
İmamoğlu yıpranmaz, Yavaş sorun olmaz
Cumhurbaşkanlığı için İmamoğlu’nun adının açıklanmasına karşı çıkanlar iki temel nokta üzerinde duruyor.
BİRİNCİSİ: Seçimin ne zaman olacağı belli değil, İmamoğlu çok yıpratılır.
İKİNCİSİ: Mansur Yavaş da aday olabilir, İmamoğlu açıklanırsa Yavaş’ın ne yapacağını kestirmek zor.
Bana göre iki varsayım da yanlış.,
İmamoğlu daha ne kadar yıpratılacak?
Ayrıca İmamoğlu CHP genel başkanı da olursa, tepesinde “Demokles’in kılıcı” gibi sallandırılan yargı şantajının anlamı kalmaz. Bir genel başkanın “ahmak” dediği için siyasi hayatının bitirilmesine ne Türkiye’de ne dünyada kimse izin vermez.
Mansur Yavaş eğer İmamoğlu aday gösterildiğinde başka yerden aday olmaya kalkacaksa bunun şimdi ya da seçime iki ay kala olması arasında hiçbir fark yoktur.
Hatta İmamoğlu şimdiden aday gösterilirse, Mansur Yavaş geçecek sürede kararını yeniden gözden bile geçirebilir.
KAFAMI BOZAN ŞEYLER
Biat kültürü yandaşta ne akıl ne haysiyet bıraktı
Yandaş kanalları izliyor musunuz?
78 kişinin yanarak ölmesini bir kenara bırakmışlar buradan CHP’yi karalamaya çalışıyorlar.
Bırakın Bolu belediyesini herhangi bir belediye sınırları içinde bile olmayan, her türlü ruhsat, denetim ve yönetim açısından turizm bakanlığına bağlı bir otelin yanmasının bütün sorumluluğunu CHP’ye atmak istiyorlar.
Cahil değiller, bal gibi her şeyi biliyorlar.
Ama biat kültürü akıl ve haysiyet bırakmadığı için iktidarı korumak ve kollamak görevini yerine getirmek için çırpınıyorlar.
Ekranlardaki bu haysiyetsizliği ve vicdansızlığı ibretle izliyoruz.
ÖNERİ
CHP’li belediyeler bütün otelleri yeniden denetlesin
Yalan bilgilerle Kartalkaya yangınını CHP’ye yüklemek isteyenlere karşı artık CHP de harekete geçmeli.
Bugün başta turizm bölgeleri olmak üzere büyükşehirlerin çoğu CHP’ye ait.
Diyorum ki; isterse kendi itfaiyeleri denetlemiş olsun, CHP’li belediyeler ayırım yapmadan “turistik belgeli” bütün otellerin yangın denetimini yeniden yapsın.
Denetimini kendi yapmadığı otellere baskın düzenlesin ve yangına karşı önlemleri denetlesin.
Uygun bulmadığı otellere kapatma kararı vereceği gibi suç duyurusunda bulunsun.
Bakalım denetimlerini bağımsız kuruluşlara veren turizm bakanlığı denetimindeki oteller belediye ekiplerini içeri sokacaklar mı?