TL’de huzur yoksa neye yarar rekorlar?

“Huylu huyundan vazgeçmez” derler ya; milletimizin döviz sevdası da tam olarak böyle… Ne yapsak ne etsek, Türk Lirası’na karşı duyduğumuz güven eksikliği geçmek bilmiyor.

Artık bu alışkanlık geçmiş deneyimlerden mi kaynaklanıyor yoksa içgüdüsel bir refleks mi, bilinmez ama Türk halkının dövize olan düşkünlüğü bir türlü sona ermiyor.

***

Haliyle Merkez Bankası yönetimi de durumun farkında… Üstelik insanların davranış şekli değişmediği sürece kalıcı adımlar atılamayacağının da bilincinde…

Çare olarak yüksek faiz ortamında döviz tutanları zarara uğratarak biraz olsun uzaklaşılmasını hedefliyorlar.

***

Nitekim Merkez Bankası “8 yıl sonra ilk kez döviz rezervleri 100 milyar doları aştı” diyerek göğsünü kabarttı. Üstüne 73 milyar dolarlık altın rezervini de ekleyince toplamda 173 milyar dolarlık rekor bir seviyeye ulaşıldı. Anlamı, “güçlüyüz” mesajı…

Ancak döviz rezervini yüksek tutmak oldukça maliyetli bir tercih... Peki, madem yük getiriyor Merkez neden rezervlerini artırıyor?

***

Tabii ki gerektiğinde kurları baskılayabilmek için… “Kur artarsa enflasyon zıplar” korkusu, Merkez Bankası rezervlerini, döviz satarak kuru tutma aracına dönüştürüyor.

Diğer yandan mevcut kamu borç stokunun yarısından fazlası döviz cinsinden olduğu için kur yükseldikçe borcun TL karşılığı da artıyor. Yani döviz artışı kesinlikle engellenmesi gereken bir risk unsuru haline geliyor.

***

Yine de detaylar “acı gerçeği” bize fısıldıyor…

Rezerv artışının artışın büyük kısmı, “döviz karşılığı TL borçlanma” gibi kırılgan kaynaklardan geliyor. Yani “ödünç dolar” birikiyor.

Strateji belli, “Nasıl olsa kurlar artmaz, Merkez izin veremez. O zaman elimdekini bozdurayım, birkaç ay sonra daha fazlasını yerine koyarım.”

Dolayısıyla bütün yollar dönüp dolaşıp yine dövize çıkıyor.

***

Hâlâ piyasada devasa bir TL var. TL sahipleri “az getiriye razı” değil… Faizinin cazibesi düşerse ya da enflasyon düşüş trendini sürdürmezse, TL sahibi kitle büyük bir hızla dövize yönelecek.

İşte bu endişe ufak ufak kendini göstermeye başladı. Gerçek kişilerin döviz mevduatları 107 milyar dolara yükselirken, tüzel kişilerin döviz mevduatı 63 milyar dolara çıktı. Toplamda 170 milyar doları aştı.

***

Eğer kurlarda hızlı bir yükseliş olursa, Merkez Bankası rezervleri devreye sokulup müdahale edilecektir, orası kesin… Ama nereye kadar sürdürülebilir, orası muamma… Yine de çok acayip bir şey olmadıkça 2025’i kurtarırlar illa…

Sahi dövizi baskılamak suretiyle değerli tutulan Türk Lirası ve görece yüksek faiz ortamında ekonomi toparladı mı? Hangi reformları geçirdiler? Neyi değiştirdiler de düzelttiler? Ya çok gizli ya da hiçbir şeyi!

SON DAKİKA HABERLERİ

Murat Muratoğlu Diğer Yazıları