Sen istesen de carry trade yapamazsın

Küçücük birikimlerimizi enflasyona kaptırmamak için türlü türlü yatırım senaryolarının peşine düşüyoruz. Ama nedense aklımıza yabancıların yaptığı gibi carry trade yapmak gelemiyor. Oysa yabancıların, ellerini sıcak sudan soğuk suya bile sokmadan çok güzel paralar kazandıklarını gördükçe, gerim gerim geriliyoruz.

Bu servet transferini çaresiz izliyoruz. Siz de görüyorsunuz yabancılar birikimlerini, hatta bankadan çektikleri kredileri, TL’ye çevirip mevduat faizine yatırıyor. Sonra da yüzde 50’yi bulan faizi alıp gidiyor.

Bu şahane yatırım senaryosunun tek şartı, dövizi bozdurup TL alırken, TL’yi bozdurup tekrar dövize dönerken, piyasaların sükunetini koruması. Yani, dövizin kârı silecek ataklar yapmaması ve mümkünse olduğu yerde sayması.

Malum, ekonomi yönetimi carry trade için gelen yabancılara uygun zemini hazırladı. Döviz kurlarında sular duruldu, kontrolsüz ataklar bitti. Artık dolar, yabancının canını sıkacak hareketlere kalkışmıyor.

Haliyle yabancılar da boş durmadı, son bir yılda 34 milyar dolar, yani 1.2 trilyon lirayı getirip faizden güzel güzel paralar kazanıp döndü. İşte Japon ev kadınlarının bile, TL’ye yatırım yapmalarının nedeni bu. Bizde, Japon ev kadınları TL’ye yatırım yapıyor diye mutlu olanlar var. Oysa onlar enflasyondan para kazanırken, faturası yine bize kalıyor.

ENFLASYON SİLİYOR

Bizim küçük yatırımcı da elinde ne varsa mevduat faizine yatırıyor. Ama ne yazık ki; Türkiye’de yaşıyor. Yüzde 42.1’lik enflasyonun altında kalmaktan ve faiz getirisini enflasyona kaptırmaktan kurtulamıyor. Sözde güzel para kazandı. Ama enflasyonu hesaba kattığında en fazlasıyla korunduğu söylenebilir. Peki yabancılar, niye bu kadar güzel para kazanmayı başarıyor? Çünkü, onların yıllık enflasyonu bizim aylık enflasyonumuz kadar. Avrupa ülkelerinde, yıllık enflasyon ortalama yüzde 2.5, Japonya’da ise 4’e yükselerek iki yılın zirvesini gördü. ABD’de yüzde 2.9 düzeyinde seyrediyor.

Sadece bu ülkeler de değil, bizim aylık enflasyonumuz 140 ülkenin yıllık enflasyonundan bile daha yüksek. Bu şanslı insanlar, Türkiye gibi enflasyonu yoldan çıkmış, döviz kıtlığı yaşayan ülkelerin parasına yatırım yaparak, hiç yorulmadan, terlemeden güzel kazançlar elde ediyor.

FATURA BİZE KESİLİYOR

Senin paran ise TL, üstelik yüzde 42’lik enflasyonun var. Sen değersiz TL ve yıllardır zirveye oynayan çıldırtıcı enflasyonun altında eziliyorsun. Aklına carry trade yapmak gibi ince fikirler gelmez, gelse de yapamazsın… Sana biçilen rol yüksek enflasyonun, kaçan dövizin bedelini ödemek…

Bizim, dünyada carry trade yapabileceğimiz tek bir ülke bile yok.

Dünya enflasyon liginde, hâlâ enflasyonu en kötü ülkeler arasında, 6. sıradayız.

Enflasyonu bizden beter sadece 5 ülke var. Yüzde 408 ile enflasyonda dünya şampiyonu Zimbabve ilk sırada, yüzde 242 ile Sudan ikinci, onu yüzde 216 Güney Sudan, yüzde 140 ile Arjantin, yüzde 60 ile Venezuela takip ediyor. Ama ne yazık ki; bu ülkelerde ne serbest piyasa var, ne de döviz getirip güzel para kazanman için piyasaları senin için kontrol altında tutan bir iktidar var.

Bu programın mucidi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek. Oysa bizzat kendisi “Enflasyon çok adaletsiz bir vergi gibidir. Özellikle sabit ve dar gelirlileri vurur. Gelir dağılımını bozar” dememiş miydi? Böyle söylüyor, ama hâlâ kuru soğan gibi soyuluyoruz...