Peynir gemileri

Sorumluluk almak istemeyenlerin uğrak adresi, hakemlere yapılan yoğun baskı sonucu 55 yıl sonra ilk kez bir yabancı hakem “dünyaca ünlü” derbimizi yönetti ve bu bahaneleri ellerinden alınmış 100’er milyon Euro yıllık maliyeti olan iki dev takımımız sahneye çıktı. Ortaya çıkan tablo neredeyse pozisyonsuz, şutsuz, seyir zevki olmayan, 0-0’a iki takım da tur atlıyormuşçasına çekingen, korkak olduğu 2 saatlik bir zaman kaybı...

Her ne kadar skor Galatasaray’a bir nebze daha yarıyor olsa da sarı-kırmızılı futbolcuların ayaklarının titrediğini görmek, savunmadan çıkarken Fenerbahçe hücumcularına teslim ettikleri en az 3 top, yaşadıkları korkunun bir tezahürüydü. Uzun yıllardır derbilerde oynattığı başarılı hücum futboluyla takdir toplayan, bu dönemindeki 6 Fenerbahçe maçının 3’ünde 3’er gol bulup rahat galibiyetler çıkaran Okan Buruk, evinde kaleyi bulan şut atamayacak bir takım izledi.

CESARET EDEMEDİ

Mourinho'nun da Okan hocadan çok bir farkı olduğunu düşünmüyorum. Portekizli hoca, Galatasaraylıların yapacağı faullerden, ani kontrataklardan medet ummuş. Bu kadar reaktif bir plan yapabilecek konumda olmamasına, 6 puanın yanı sıra ikili averajı da verecek durumda olmasına karşın bu kısırlığı bozacak, rakip yarı sahaya yerleşerek bir müdahalede bulunamadı. O kadar reaktif kaldı ki titrek bir oyunu olan Galatasaray bile son bölümde biraz daha öne yerleşmeye cesaret etti.

Günün sonunda her sorumluluğu hakemlere yükleyip hakim, savcı ve avukatlardan çok adalet kelimesini kullanan yöneticiler, mağduriyet kralları teknik adamlar sahadaki futbola baktıklarında sorunun sadece hakem olmadığını Vincic vesilesiyle gördüler. Belki de sırf bunun için bile Vincic iyi bir denemeydi diyebiliriz.

SON DAKİKA HABERLERİ

Uğur Karakullukçu Diğer Yazıları