“Umutsuz durumlar yoktur umutsuz insanlar vardır!”
Başlıktaki sözler bundan tam 110 yıl önce söylenmişti…
Bir kahramanın, bir dehanın ağzından çıkmıştı… Anafartalar Kahramanı Mustafa Kemal tarafından, yenilmez denilen İngilizler, Fransızlar Çanakkale’de uğradıkları unutulması olanaksız ağır yenilgiden sonra ricat ettikten yani defolup gittikten sonra etrafındakilere söylediği sözlerdi bunlar! Daha sonraları daha geniş bir şekilde anlatmıştı. Tam olarak anımsatayım:
-Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim… Şayet bir gün çaresiz kalırsanız, bir kurtarıcı beklemeyin, kurtarıcı kendiniz olun! Eğer ülkeni kurtaracak bir lider beklemekteysen, ben size hiçbir şey öğretememişim demektir.
Bu lafların söylenişinin üzerinden 110 yıl geçti… Aynı sözler bu kez Silivri zindanından yükseldi! Neredeyse bir aya yakın süredir Silivri’de bir hücrede tutuklu bulunan Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, umutsuzluğa düşenlere seslendi… Özdağ bir TV programında Mustafa Kemal Atatürk’ün tarihe kazınmış sözleriyle başladığı konuşmasında şöyle demişti:
-Ben geleceğe umutla bakıyorum. Biz Mustafa Kemal’in verdiği mücadelenin mirasçılarıyız. Görev emriniz “Gençliğe hitabedir!”
Ardından da yakın tarihi en bilen kişilerden biri olarak, İtalyanların 1911 Trablus’u işgali üzerine gazeteci kılığıyla Libya’ya gidişinden başlayarak Kurtuluş Savaşı’na kadar yaşanan “inanılmaz direniş ve mücadeleyi” anlatmıştı…
Aynı mesajı bu kez kaldığı hücreden adeta haykırarak tekrarladı… Nerede bulunduğunun değil, hangi ruh hali içinde bulunduğunun önemini yukarıda verdiği mesajla bir kere daha Türk milletinin önüne koydu…
-Mustafa Kemal’in mirasçılarına bir kez daha Gençliğe Hitabeyi anımsattı!
Bir iddianame daha!
Ümit Özdağ, Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla gözaltına alınmıştı…
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sorguyu beklerken bu kez 2021-2024 arası sosyal medya hesabından sığınmacılara karşı “halkı kin ve düşmanlığa teşvik etme” suçlamasıyla tutuklandı. Cumhurbaşkanı’na hakarete ne olmuştu peki?
-O suçlama düşmüştü!
Özdağ, 21 Ocak’tan bu yana Silivri’de tutuklu. Bu tutukluluğa itirazlar reddedilirken, bir de baktık ortaya yeni bir iddianame daha çıktı… Bu kez suçlama Özdağ’ın milletvekili olduğu döneme aitti. Ne yapmıştı peki? Suçlama şöyleydi
-27. Dönem HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu’na sarf ettiği sözler nedeniyle “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmek…
Başsavcılık tarafından Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede hakaret ettiği iddiasıyla cezalandırılması talep ediliyordu…
İyi de böyle bir iddianame hazırlandığında ne Ümit Özdağ’ın ne de avukatlarının haberi vardı! Özdağ’ın hakkındaki yeni iddianameyi avukatı Paşa Büyükkayaer “Yanlış okumadınız; HDP müşteki, Ümit Özdağ yine sanık oldu” sözleriyle duyurdu…
Dikkat ettiyseniz yukarıda “haberleri yoktu” dedim… Gerçekten de Özdağ’ın savunması bile alınmadan hakkında iddianame düzenlenmişti. Uzmanlarına sordum, onlar da şaşkındı. Neden Özdağ’ın savunmasını bile almamışlardı? Avukatının sözlerine bakalım:
-Sayın Genel Başkan Ümit Özdağ’a, düşman ceza hukuku uygulanıyor…
Sözün bittiği yer!
Anlamaktan aciz olduğum konuya gelince…
Özdağ’ın milletvekiliyken polemik yaptığı kişi de milletvekili… Danıştığım avukatlara Özdağ’ın şu sözlerini değerlendirmelerini rica ettim:
-Ali Efendi, inan hiç dert olmadı. Emperyalizmin köpeklerinin sözde eğilmeyen boyunlarını kırdık ve kırarız. HDP, Yunan ve Bulgar ırkçılarından daha fazla Türkiye düşmanı bir yapıdır.
Değerlendirme yapanlar “sert bir eleştiri” olarak nitelendirip, “konuşmadan anlaşıldığı üzere muhatap kişiye yanıt veriyor. Kişiye hakaret yok, eleştirileri partiye yapılmış” yanıtını verdiler.
Bu açıklamalardan sonra Muharrem İnce’nin yeni iddianameye tepkisini gördüm. Şöyle diyordu:
-Teröristin şahitliği ile Genelkurmay Başkanının tutuklandığı günlere geri döndük. Ümit Özdağ hakkında DEM milletvekillerine hakaret suçlaması ile iddianame düzenlenmiş. Yeter Artık! Yuh artık!
Bana gelince, hala şaşkınlığım geçmedi, geçmiyor. O nedenle ara başlıktaki üç sözcüğe sığınıyorum:
-Sözün bittiği yer!
Bir de sevgi ve dostluk duygularına sarılmak…