Kulübeye dikkat

Beşiktaş adına iyiye yakın bir ilk yarı ve kötü bir ikinci yarı vardı. Tamam; siyah-beyazlıların kadrosu oldukça noksandı.

Neticede yedek kulübesinde yabancı oyuncu yoktu, Rafa Silva da cezalıydı. Ancak Sivasspor’un eksikleri, maç içinde yaşadıkları sakatlıklar da çok ciddiydi. Neticede Sivas da kadrosuyla nam salmış bir kulüp değil halihazırda.

Böyle bir rakip bulmuşken Beşiktaş’ın daha organize olmasını, ikinci yarıda hücumda daha kalabalık gözükmesini beklerdim. Skoru koruma içgüdüsü pahalıya mal olabilirdi.

Bireysel olarak iyi performanslar vardı ve bu da skorun belirleyicisiydi. Masuaku en yararlı maçlarından birini oynadı. Savunmada konsantrasyonu yüksekti, ilk yarıda hücuma da iyi destek verdi, asisti de yaptı.

Emirhan da attığı gol dışında savunmada iyiydi. Oyuna girip kanada geçen 17’lik Mustafa Hekimoğlu pozitif işler yapıp penaltı da aldı.

Son 15 dakikayı Joao Mario-Salih-Onur orta sahasıyla oynayan bir takımın transfere ihtiyacı yoktur demek saçmalık olur ancak Beşiktaş yönetiminin dikkatli olması gerekiyor. Boşa atacak kurşun yok.

Arroyo’nun performansı bilinmez ama profili olarak doğru bir hamle. Bunun arkası gelmeli, planlı bir gençleştirme hamlesi -altyapı da unutulmadan- başlamalı. Beşiktaş’ın bir galibiyetten çok daha fazlasına ihtiyacı var.

Son söz Sivasspor’a... Şubat ayında maçın 19.00’da oynanmasında ısrar etmelerinin nedeni herhalde taraftarlarının futbolculara kar topu atmasını sağlamaktı. Bu hatalı bir karardı ve soğuk havada adaleleri çekti, kurnazlık kendi ayaklarına dolandı. Geçmiş olsun.