Her gün soluduğumuz havadan, içtiğimiz sudan farkında olmadan binlerce mikroplastiği vücudumuza alıyoruz. Bu plastiklerin vücudumuzda yarattığı hasar daha yeni yeni anlaşılmaya başladı.

Son 10 yılda bilim insanları plastiklerin vücudumuz ve beynimizi ağır bir şekilde zehirlediği konusunda giderek daha fazla kaygılanır oldu.

Şimdi bir dizi saygın çalışma, bilim insanlarının en büyük korkusunu teyit ediyor: Bu çok küçük parçacıklar akciğer, kolon, mesane ve prostat bezlerini etkileyerek kanser dalgasını artırıyor olabilir!

VÜCUTTA KANSER RİSKİNİ ARTIRACAK ETKİLER YARATIYOR

En kaygılandırıcı haberlerin başında Kaliforniya Üniversitesi’nin mikroplastikler üstüne yapılmış üç bin çalışmayı derinlemesine incelemesi geliyor.

ACS Publications Environmental Science & Technology dergisinde geçen aralık yayınlanan çalışmalarında aynen şu ifadeler yer alıyor: “Mikroplastiklerin insanların üreme, sindirim ve solunum sistemine zarar vererek kolon ve akciğer kanserlerine neden olabileceği kanaatine vardık.”

VÜCUDUMUZ NE KADAR MİKROPLASTİK YUTUYOR?

Her hafta ortalama beş gram plastik parçacığını farkına varmadan yutuyoruz. Bu miktar bir kredi kartının ağırlığına tekabül ediyor. Yıl içindeyse bu miktar 260 grama kadar çıkıyor.

Kan akışımızı ve organlarımızı istila eden bu küçük parçacıklar mikroplastikler ve nanoplastikler olarak sınıflandırılıyor.

Bu plastikler gün geçtikçe çok daha fazla yaygın hale geliyor: Şirketler her yıl dünya genelinde 460 milyon metrik ton plastik üretiyor. Bunun 2050’ye kadar 1.1 milyarı bulması bekleniyor.

Bu parçacıkların yüzeyinde sıklıkla tehlikeli kimyasallar bulunuyor. Üretim sırasında kullanılan bu kimyasallar, plastikleri daha esnek hale getiriyor ama bu plastikleri kullananların DNA’sını mutasyona uğratarak kanser riskini de artırabiliyor.

KOLON VE BAĞIRSAKLARDAKİ ETKİSİ BÖYLEYMİŞ

Bu endişe, Kaliforniya Üniversitesi’nin yeni çalışmasında da gözler önüne seriliyor: Mikroplastikler kolondaki normalde hücreleri hasara karşı koruyan mukus tabakasını tahriş ederek kanserin ortaya çıkmasına davetiye çıkarıyor.

Araştırmacılar ayrıca mikroplastiklerin bağırsak hücrelerini de öldürdüğünü vurgulayarak, bunun kronik enfeksiyona yol açtığına dikkat çekiyor.

Kaliforniyalı araştırmacılar ayrıca mikroplastiklerin solunmasıyla akciğerin çalışma kapasitesinin bozulması arasında da bir bağlantı kuruyor. Parçacıklar akciğer dokularına zarar vererek hücrelere ve DNA’ya zarar veren kronik enfeksiyona neden olabiliyor. Bu da akciğer kanseri riskini artırıyor.

PROSTAT VE İDRAR YOLLARINI BİLE ETKİLİYOR!

Lancet dergisinde geçen ekim yayınlanan başka bir çalışma: Yüksek teknolojili tarama tekniklerinden faydalanan bilim insanları, 22 prostat kanserinden aldıkları doku örneklerini mikroplastik açısından inceledi.

Beijing’deki Peking Üniversitesi araştırmacıları kanserli dokunun içinde farklı farklı plastik türleri buldu. Bunlar arasında polistiren, poliamid ve polivinil klorür (PVC) vardı.

Bilim insanlarını en çok alarma geçiren polistiren mikroplastiklerinin seviyesi oldu.

Bu plastik normalde tek kullanımlık yiyecek ambalajlarında kullanılıyor. Araştırma hastaların kanserli dokularındaki polistiren miktarının tükettikleri paket servislerle doğru orantılı olduğunu söylüyor.

En büyük tehlike mutfakta: Kansere giden yolda mikroplastiklerin rolü olabilir - Resim : 1
Fotoğraf: Shutterstock

Bilim insanları ayrıca mikroplastiklerin “hormonlarda değişikliğe yol açan, genellikle kanserojen maddeler” taşıdığı konusunda da uyarıyor.

Avustralyalı araştırmacıların geçen ağustosta yayınladığı bir diğer çalışmadaysa mesane kanserine sahip hastaların üçte ikisinin idrar yollarında mikroplastiklere rastlandığı belirtiliyor.

Queensland’deki Bond Üniversitesi’nin yürüttüğü çalışma, ABD, Çin, Almanya, İtalya, Hollanda, Pakistan ve Tayvan’daki hastalar üstünde yapılan daha önceki 18 çalışmadan toplanan verileri baz alıyor.

DSÖ'NÜN 'ZARARSIZ' AÇIKLAMASINA MEYDAN OKUYOR

Mikroplastiklerin kansere neden olduğuna dair doğrudan bir kanıt olmasa da bilim insanları mevcut kanıtlara dayanarak toksik ve enfeksiyon yapıcı malzemelerin idrar yolu hücrelerinde kansere kadar götüren ciddi zararları olabileceğini söylüyor.

Dünya Sağlık Örgütü 2019’da yayınladığı raporda içme suyundaki mikroplastiklerin bir tehdit yaratmadığını söylese de Avustralyalı bilim insanları kendi bulgularının bu açıklamaya meydan okuduğuna dikkat çekiyor.

MUTFAK ALETLERİNE DİKKAT

Şimdi gelelim kullandığımız ürünlere… Plymouth Üniversitesi’ndeki araştırmacılar plastik yemek aletlerinin, özellikle de siyah plastik yemek aletlerinin, yapılan yemeğin içine mikroplastik bulaştırabileceğini söylüyor.

Araştırmanın başyazarı ve kıdemli ekotoksikolog Matthew Cole, plastik yemek pişirme aletlerinin ev yapımı yemeklere her yıl beş bin mikroplastik bulaştırabileceğine vurgu yapıyor.

2018 yılında Environment International dergisinde yayınlanan bir çalışma bu aletlerin genelde elektronik atıktan üretildiğini ve toksik yapıdaki alevlenmeyi geciktiriciler taşıdığını söylüyor. Bu plastiklerdeki siyah renkse is karasından geliyor.