DEM Parti heyetinin 1999 yılından bu yana İmralı'da tutuklu bulunan PKK elebaşı Abdullah Öcalan'la görüşmesi, siyaset sahnesinde yeni tartışmalara neden oldu.

Bilindiği üzere bu ziyaret, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Öcalan'ın Meclis kürsüsünde terör örgütünün lağvedildiğini açıklaması ve karşılığında umut hakkından yararlanması teklifiyle başlayan "sürecin" parçasıydı.

Öcalan'ın en son dokuz yıl önce bir siyasi parti heyetiyle görüşmesine izin verilmişti. DEM Parti öncülü HDP, sık sık bu konuda çağrı yapsa da başvurulara olumlu yanıt alınamamıştı.

Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan, tutuklu terör örgütü lideriyle bir araya geldikten sonra onun şu yorumlarını kamuoyuyla paylaştı:

- "Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır."

- "Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim. "

- "Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım."

DERVİŞOĞLU: UTANILACAK BİR ŞEY

Bu açıklamalar iktidar kanadında olumlu yorumlarla karşılandı. Ancak Bahçeli'nin eski yol arkadaşları, kesinlikle onunla aynı fikirde değildi.

Milliyetçi cenahtan ilk açıklama, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu'ndan geldi.

Eski 'yol arkadaşları' Bahçeli'yle aynı fikirde değil: 'Haydi oradan' - Resim : 1

İlk olarak DEM Parti heyetinin bahse konu açıklamayı görüşmeden bir gün sonra yapmasını eleştiren Dervişoğlu, "Demek ki devletin bazı yetkilileriyle o ziyareti yapanlar bir görüşme yaptılar" dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi paradigmanın ne olduğunu bilmiyoruz. Herkes sır katipliğinde konuşuyor. Abdullah Öcalan'dan ne istendiğini bilmiyoruz.

Siz de soruyu yöneltirken diyorsunuz ki ‘terörist başı Öcalan’. Şimdi terörist başından Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne bekler?

Doğrusunu isterseniz ben bunu anlayabilmiş değilim ama bu hükümetin dünden bugüne terör örgütlerini dost, dostlarını terör örgütü ilan etme alışkanlıkları var.

Ben bu görüşmelerin tutanaklarına da mümkün olursa bakacağım ve gerekli değerlendirmeyi yapacağım İmralı'daki cani başından Türkiye'nin geleceği için, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin medet beklemesi benim açımdan utanılacak bir şeydir."

1989’da dönemin Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) Genel Başkanı Alparslan Türkeş tarafından genel merkezde görevlendirilen Dervişoğlu, birçok kez Bahçeli'yle karşı karşıya gelseler de 2017'ye dek MHP'de birlikte siyaset yapmayı sürdürmüştü.

ÜMİT ÖZDAĞ: BARIŞ MESAJI YOLLUYORMUŞ, HAYDİ ORADAN

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ da gelişmeleri eleştiren isimlerin başında geliyor.

Eski 'yol arkadaşları' Bahçeli'yle aynı fikirde değil: 'Haydi oradan' - Resim : 2

Görüşmeden sonraki ilk açıklamasında "Suriye'de zafer kazandığınızı iddia ediyorsunuz, Şam Fatihi rolü yapıyorsunuz" diyen Özdağ, şöyle devam etti:

"Madem Suriye'yi fethettiniz neden size hapishanede teslim edilen bir suçlunun arabuluculuğuna ihtiyaç duyuyor hale geldiniz?

İmralı'da cezasını çeken 40 binden fazla insanın katili, beşikteki bebekleri, hamile anneleri, silahsız kadınları çocukları katlettiren Öcalan şimdi İmralı’dan barış mesajı yolluyormuş. Haydi oradan."

İlk dört yılı ihraç nedeniyle 'uzak' geçse de MHP'de Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeliği, milletvekilliği ve genel başkan yardımcılığı gibi görevlerde bulunan politikacı, Kasım 2016'da ihraç edilinceye dek burada Bahçeli'yle birlikte siyaset yapmayı sürdürmüştü.

Özdağ, iki yıl önceye dek Bahçeli ve MHP'yle ilgili herhangi bir olumsuz yorum yapmamasıyla dikkat çekiyordu.

AĞIRALİOĞLU: KÜRT'E HAKARET

Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu'yse iktidar kanadının yakın zamana kadar DEM Parti hakkında yaptığı eleştirileri hatırlattı.

Eski 'yol arkadaşları' Bahçeli'yle aynı fikirde değil: 'Haydi oradan' - Resim : 3

"Utanmıyor musunuz siz? Yani 'PKK'nın siyasi uzantılarıdır' diye gün aşırı konuştuğunuz ve haklı endişelerle kırdığınız bir organizasyona şimdi TBMM'yi temsilen, Kandil'in temsilcisi olma imkanı veriyorsunuz" ifadesini kullanıp devam etti:

- "Aklınızı başınıza devşirin. Biz kendi sorunlarımızı her türlü çözeceğimiz bir imkana, her türlü çözeceğimiz bir arka plana sahibiz.

- Bin yıllık varlığımızın, kardeşliğimizin himaye edeni bir terör örgütünün başı olamaz.

- 'Türk Devleti büyük devlet olacaktır da bu; Öcalan gibi bir katilin ağzından dökülecek laflara bağlıdır' lafını Türk milletinin tarihine, tarihi varlığına, kuvvetine, devlet millet varlığına, şehide, şühedaya, bu uğurda ödenmiş bedeliyle koca bir millete hakaret sayıyorum.

- Öcalan muhataplığını Kürt'e hakaret sayıyorum. Öcalan muhataplığını Kürtlerle eşleştirmeyi Kürtlere küfür sayıyorum. Dolayısıyla süreci doğru yönetmek zorundayız."

Ülkücü kökenli Yavuz Ağıralioğlu, MHP'de hiç siyaset yapmadı. Politika hayatına Milliyetçi Çalışma Partisi'nde (MÇP) başladı, sonrasında ayrılıp Büyük Birlik Partisi'ne (BBP) geçti. Oradan da ayrıldıktan sonra bir süre Türkiye İnisiyatif Merkezi'nde faaliyet gösterip İYİ Parti'ye katıldı.

Mart 2023'te İYİ Parti'den ayrıldığında Bahçeli, onun için şunları söylüyordu:

"(...) CHP'nin PKK'yla ve HDP'yle birlikteliği tescillendi. İYİ Parti'nin ve diğer zillet partilerinin PKK'yla ve HDP'yle eylem ve hedef ortaklığı alenileşti, pekişti. Bir tek İYİ Partili bir milletvekili vicdanının sesine kulak verip cesaret gösterdi, mertçe tepkisini dile getirdi ve partisinden istifa etti."