Gerçek hayattan uyarlanan 10 romantik film
Bazı romantik filmler gerçek olamayacak kadar uçuk görünebilir. Ama çoğumuzun bildiği bazı filmler gerçek hayattaki çiftlerden esinlenilerek yapıldı. İşte o filmlerden bazıları…
The Vow (2012)
İsimler ve bazı detaylar değiştirilmiş olsa da “The Vow” filmi, Kim ve Krickitt Carpenter adlı gerçek bir çiftin hayatından uyarlandı.
Düğünlerinden 10 hafta sonra araba kazasına karışan çiftin her ikisi de yaralanmıştı. Kazadan sonra Krickitt dört ay boyunca komada kaldı ve hafızasını kaybetti. Ne Kim’i ne de kazadan önceki iki yılı hatırlıyordu.
Channing Tatum’un karakterinin “The Vow”da yaptığı gibi Kim de eşini hiç yalnız bırakmadı ve Krickitt’in kendine yeniden aşık olması için elinden geleni yaptı. Çift üç yıl sonra yeminlerini tazeledi. Çünkü Krickitt ilk düğünlerini hatırlamıyordu.
Ancak gerçek hayattaki aşk hikayeleri her zaman mutlu sonla bitmiyor: Film yayınlandıktan altı yıl sonra Kim ve Krickitt 25 yıllık evliliklerini sonlandırdı.
Loving (2016)
2016 yapımı dram filmi “Loving”de Richard ve Mildred Loving’in 1967’de ırklararası evlilik için verdikleri mücadele anlatılıyor. Bu hukuki mücadele Yüksek Mahkeme’ye kadar taşınmıştı.
Joel Edgerton ve Ruth Negga’nın oynadığı filmdeki başrol karakterlerin adı da Richard ve Mildred.
Yüksek Mahkeme Lovinglerin lehine karar vererek ırklararası evlilik üstündeki kısıtlamaların anayasal haklara aykırı olduğuna karar vermişti. Irkçılığın hakim olduğu bir dönemde mahkemenin verdiği bu karar, Amerikan tarihinin en unutulmaz anlarından biri olarak görülüyor hala.
The Theory of Everything (2014)
Eddie Redmayne, 2014’te Stephen Hawking’in biyografisi “Her Şeyin Teorisi”nde bilim insanını canlandırmıştı.
Film Hawking ve eşi Jane’in (Felicity Jones) evliliğini ve Hawking’in ALS hastalığından dolayı fiziksel durumunun giderek kötüleşmesini anlatıyordu.
Film esasen Jane Hawking’in 2007’de yayınlanan anı kitabı "Traveling to Infinity: My Life With Stephen"a dayanıyor.
Hawking’in kendisi de filmin “büyük ölçüde doğru” olduğunu söylemiş ama Time dergisine verdiği demeçte birtakım farklılıklar olduğuna değinmişti. Örneğin Hawking ününden filmde gösterildiğinden çok daha fazla etkilenmişti ve çift dini inançlarında hiçbir zaman bir anlaşmaya varamamıştı.
I Love You Phillip Morris (2009)
Aynı isimli kitaptan uyarlama olan dram komedisi “I Love You Phillip Morris”, 1995’te hapishanede tanışan Steven Russell ( Jim Carrey) ve Phillip Morris’in (Ewan McGregor) gerçek aşk hikayesine dayanıyor.
Russell, 2009’da İngiliz gazetesi The Guardian’a “İlk görüşte tutkuydu. Böyle bir şeyin mümkün olacağına inanmazdım. Yani hapishanedeydik!” demişti.
Sonuç olarak her ikisi de şartlı tahliyeyle serbest kaldı ve ilişkilerini hapishane dışında sürdürdüler. Ancak Russell yasalara aykırı davranmaya devam edince sigorta dolandırıcılığından kısa süre sonra yeniden tutuklandı.
Russell 2018’de HuffPost’a yayınladığı köşe yazısında filmi eleştirerek, hapishanede yaşamın nasıl bir şey olduğunu daha detaylı anlattı.
Dört kez hapisten kaçma girişiminde bulunan Russell, 144 yıllık hapis cezasını tecritte geçirdiğini söylemişti. Sonuç olarak 28 yıl hapis yattıktan sonra Haziran 2024’te şartlı tahliyeyle serbest bırakıldı.
A Beautiful Mind (2001)
2001 yapımı “A Beautiful Mind”, matematik dâhisi John Nash (Russell Crow) ve eşi Alicia’nın (Jennifer Connelly) hikayesini anlatıyor. Alicia, 1950’kerde MIT’te ders alan birkaç kadından biriydi ve Josh’un derslerini alıyordu.
Çift 1957’de evlendi ancak iki yıl sonra Josh, McLean Hastanesi’nin psikiyatri koğuşuna yatırıldı. Josh’un ruhsal sorunları ve evlilikleriyle ilgili problemler de birleşince 1961’de boşanma kararı aldılar. Ancak çift arkadaşlıklarını korudu ve 2001’de yeniden evlendi.
Film, Sylvia Nasar’ın kaleme aldığı Josh biyografisine dayanıyor. Birçok eleştirmen filmin Josh’ı olduğundan daha iyi bir insan ve koca olarak gösterdiğini söylüyor.
Southside With You (2016)
Bu biyografik dram filmi eski ABD Başkanı Barack Obama ile Michelle Obama'nın aşk hikayesini anlatıyor.
Film, 1989 Chicagosu'nda Barack ve Michelle'in ilk randevularına çıktığı geceyi işliyor.
2016 yılında Vanity Fair'e konuşan yönetmen kurguyu "olabildiğince özgün kılmaya çalıştığını" söyledi ve ekledi: "Randevunun seyri yüzde 90 doğru. Sanat enstitüsüne gittiler. Sonra da öğle yemeği yediler. 'Do the Right Thing'i izlediler. Dondurma yediler. Dondurma dükkanının dışında öpüştüler."
Out of Africa (1985)
1985 yapımı epik "Out of Afrika" filminde başrolleri Meryl Streep ve Robert Redford canlandırıyor. Karen Blixen'in Isak Dinesen mahlasıyla aynı isimli anı kitabına dayanan kitap, Blixen'in Kenya'da Denys Finch Hatton ile tanışıp aşk yaşamasını anlatıyor.
Film daha çok Blixen'in Afrika'da geçirdiği yıllarla ilgili ama kadının gerçek hayatıyla "Out of Africa"daki olaylar arasında bazı büyük farklılıklar var.
Örneğin Sara Wheeler'ın Finch Hatton biyografisinde adamın İngiliz aristokrat olduğu belirtiliyor. Ancak filmin yönetmeni Redford'dan doğal Amerikan aksanı kullanmasını istedi. Çünkü yönetmen İngiliz aksanının çok dikkat dağıtıcı olacağını düşündü.
Bu arada hem anı kitabı hem de film, ırkçı bir tona sahip olmaları ve "beyaz kurtarıcı" söylemini yansıtmaları nedeniyle bazıları tarafından eleştirilmişti.
The Edge of Love (2008)
"The Edge of Love", Galli şair Dylan Thomas, eşi Caitlin Macnamara ve sevgilisi Vera Phillips'in ilişkisini anlatan 2008 yapımı bir dram.
Aslında dramatik bir etki yaratmak için birçok olayı abartan bu dönem filmindeki en çarpıcı sahnenin ironik bir şekilde gerçekte yaşananlara çok yakın olduğu söyleniyor. O sahne Vera'nın kocası William Killick'in savaştan dönüp Thomas'ı öldürmeye kalktığı sahneydi.
Vera ve William'ın gerçek torunu ve aynı zamanda filmin yapımcısı olan Rebekah Gilbertson, İngiliz gazetesi Telegraph'a hikayeyi doğruladı.
"Bu konuda hep bir gizem vardı" diyen Gilbertson "Bir keresinde bana dördünün bu konu hakkında konuşmama konusunda anlaştığı söylenmişti. Beş kızı olan büyükbabam da Dylan Thomas'ı öldürmeye çalışan kişi olarak görülmek istemiyordu" diye ekledi.
The Notebook (2004)
Romantik film dendi mi akla gelen ilk yapım olan "The Notebook", Noah ve Allie'nin aşk hikayesini anlatıyor. Ailelerin onaylamamasına ve kayıp aşk mektuplarına rağmen bu hikaye onlarca yıla yayılıyor.
Film, gerçek bir çiftten esinlenen Nicholas Sparks'ın romanına dayanıyor. Sparks internet sitesinde kitabında eşinin 60 yılını birlikte geçiren dedesiyle büyükannesinin hikayesinden esinlendiğini yazmıştı.
The Big Sick (2017)
Eşi Emily V. Gordon ile ilişkisini anlatan bağımsız komedi filmi "The Big Sick"te Nanjiani kendisinin kurgusal versiyonunu canlandırıyor.
Nanjiani bir yandan görücü usulü evlilik konusunda ailesinin beklentileriyle karşı karşıya kalan, diğer yandan da ülkesinin geleneklerini bilmeyen bir kadınla çıkan Pakistanlı genç bir erkeği canlandırıyor. Ancak kız arkadaşı birden komaya girdiğinde Nanjiani kadının kendisi için ailesinin onayından çok daha önemli olduğunu fark ediyor.
Nanjiani ve Gordon NPR'a verdikleri ortak röportajda, ırklararası evliliğin ne kadar karmaşık bir şey olduğundan ve ailelerin beklentilerini karşılamanın ne kadar zor olduğundan bahsettiler.
Nanjiani o zaman "Bir şeyleri farklı şekillerde yapmanın mümkün olduğunu ve iki farklı kültürden insan bir araya gelince bunun güzel ama aynı zamanda zorlayıcı olabileceğini anladık" demişti.