İmamoğlu Erdoğan'a eskileri hatırlattı: 'Gerisini konuşmak boş'

ÖZLEM GÜVEMLİ / NEFES

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Fatih Sultan Mehmet Camii’nde kıldığı cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İmamoğlu Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer gibi şafak operasyonu ile gözaltına alınarak tutuklanmasına tepki gösterdi.

'ADLİYE KORİDORLARINI EN İYİ CUMHURBAŞKANI BİLİR'

İmamoğlu şöyle konuştu:

- "Bu bahsettiğim zulüm, itibarsızlaştırma, yasanın, hukukun yerle bir edildiği meseleleri, cezaevini, adliye koridorlarını en iyi sayın Cumhurbaşkanı bilir. Sayın Cumhurbaşkanı, 1990’lı yıllarda yargılandı. Hep o günlerden şikayet eder, o günleri aşağılar, kötüler.

- Ama o kötü dediği zamanda, hem de çok daha ağır bir suçla yargılandı o dönemde. Hem de Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) gibi üst yetkili mahkemelerde bu süreç yönetildi. Ama ona rağmen Sayın Cumhurbaşkanı duruşmalara elini kolunu sallaya sallaya gitti.

- Yine elini kolunu sallaya sallaya çıktı. Olması gerektiği gibi yani. Mahkemeye gitti, hakkında ceza verildi. Ama yine oradan elini kolunu sallaya sallaya ayrıldı. Ardından zaman geçti, itiraz etti. Ve tam 2 yıl yine görevini yaptı. Ardından ceza aldı, 4 ay hapis yattı ve ondan sonraki süreci zaten malumunuz herkes biliyor."

'25-30 YIL ÖNCESİNİ ARIYORUZ'

Erdoğan’ın yargılanma sürecine dikkat çeken İmamoğlu, şunları kayda geçirdi:

- "Kimse sabahın kör vakti evini basıp onu evden almadı. Yani biz 25-30 yıl öncesini adalet olarak arar durumdaysak çok kötü durumdayız biz. Gerisini konuşmak boş.

- Başından beri anlattığımız mesele bu. Bakın ne diyorum; 2 yıl görevini yaptı yine. Şimdi apar topar hapse atılan Esenyurt Belediye Başkanı için ‘çok büyük şeyler var, bildiğiniz gibi değil’ dediler. 80 günü aştı iddianamesi yazılmadı.

- Hala arıyorlar, bakıyorlar. Bu kadar hukuksuzluğun, itibarsızlaştırmanın, siyasetin yargıyı bu kadar alet olarak, bir silah olarak kullandığı bir dönemin Türkiye'de var olduğunu ben düşünmüyorum. Çok kötü bir durum bu."

'BİR SABAH VAKTİ SENİN DE KAPINI ÇALARLAR'

İmamoğlu tepkisini şöyle sürdürdü:

"Bunu seyretmek, 'bana bir şey olmaz' demek kadar bir insanın kendini aldatması düşünülemez. Sakın hiç kimse ‘bu bana değil ki’ diye düşünmesin. Bugün yandaş gibi gözüken, yanında gibi duranlar dahi öyle bir an gelir ki çıkarına ters düşersin, bir gecede seni alabora eder. Bir sabah vakti senin de kapını çalarlar.

- 26 ilçeyi birden CHP’nin kazanması... Bizzat kendisini İstanbul'da 3 kez yenen bu birlikteliğin, onun canını yakıp İstanbul'a dair bu uygulamaların sahibi olduğunu düşünüyorum. Net. Başka hiçbir sahibi, adresi yoktur.

- Elbette biz mücadeleye devam edeceğiz. Bugün MYK toplantımız var. Genel Başkanımız ve partimizin üst yönetimi çalışma içerisinde. Bir yandan Rıza Akpolat’ın tutukluluğuna ilişkin itirazlar yapılıyor."

'ALLAH BU ÜLKEYİ ADALET DUYGUSUNU KAYBETMİŞ YÖNETİCİLERDEN KORUSUN'

- Bu ülkenin en önemli kamu kurumlarına iş yapmış bir kişiye çete kurmaktan suç isnat ediliyor.

- Ama o çete kurduğunu düşündükleri kişinin iş aldığı Türk Hava Yolları, Yargıtay ve birçok kamu kurumu… Bunlardan çıt yok. Bunlarla ilgili hiçbir hamle yok.

- Ama neymiş efendim; Beşiktaş Belediye Başkanı arabasını o isnat edilen kişiye çok pahalıya satmış.

- Yok efendim binasını ucuza satmış. Bunların savunmaları yapılıyor. Bakın söylüyorum. Bu suçu, kusuru, hatası olan varsa cezasını çeksin. Kamuyu bir zarara uğratan kişi varsa hesabını millete versin. Vermek zorunda.

- Ama yargılamanın, uygulamanın bir biçimi var. Arabasını pahalı sattı diye belediye başkanına suç isnat ediyorsun, ihaleyle iş yaptığı Isparta Belediyesi’ne milyonlarca liralık aracı makam aracı olarak hediye ediyor.

- O zaman sor bakalım bunun verilen ihaleyle bir ilgisi mi var acaba? Şimdi o bakımdan bakın mübarek cuma gününde buradayız. Bu memleketin gerçekten derin inançları vardır insanların.

- En önemli inancı, bağlılığı da insanların ‘kul hakkı yenmesin, kimseye haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik yapılmasın.

- Bugün bu ülkede adaleti mumla arıyoruz. İnanın bu kötülükleri yapan, kul hakkını yiyen herkes hem bu dünyada, hem öbür dünyada çok büyük hesap verecek.

- Dua ediyorum; Allah bu ülkeyi adaletsiz uygulamalardan, hak, hukuk, adalet duygusunu kaybetmiş yöneticilerden korusun."

DÜZCE BELEDİYE BAŞKANINA TEPKİ: SARAYA UZANAN KANAT TAKACAK KENDİNE

Düzce Belediye Başkanı’nın, İSKİ çalışma yapmadığı için Düzce’den İstanbullunun içme suyuna kanalizasyon suyu karıştığına ilişkin iddiası da soruldu.

İmamoğlu “Kaç yıldır sorsaydınız. 20 su basılıyor Melen'den. Şimdi mi aklına gelmiş? Kötü siyasetçi bunlar. Bizim dönemimizde İSKİ milyarlarca liralık yatırım yaptı. 30 yıldır bitmeyen Melen var. 25 yılı onların iktidarında. Şimdi orada sözüm ona Ekrem İmamoğlu'na Düzce'den laf edecek, saraya doğru uzanan kanat takacak kendine. Onun için ben bu sözleri hiç duymuyorum. Kötü siyasetçi bunlar, hizmet için uğraşmıyor. Orada kanalizasyon diye bir şey yok. Kendisi vidanjörü boşaltırken fotoğrafını çekip yayınlıyor. O vidanjörü oraya boşaltmaması gereken kişi kendisi” yanıtını verdi.

“BEYLİKDÜZÜ METROSU NE ZAMAN GELİYOR?”

İmamoğlu, Beylikdüzü Metro Projesi’nin 2025 yılı Kamu Yatırım Planı Programı’na alınmamasıyla ilgili soru üzerine de “Şimdi vatandaş sordu bana, ‘Metromuz ne zaman geliyor’ diye. Yanılmıyorsam 4. yılı bu sene, yine yatırım planına alınmadı. Yani günde neredeyse 600 bin yolcuyu taşıyacak. Buradan, Beylikdüzü'nden hemşerilerimi alacak, Avcılar'dan, Küçükçekmece'den, Sefaköy'den geçip İncirli'ye gidecek bir metro hattı. Yani bugün imzalasa, yatırım planına alsa, izni çıkıyor bu işin. İzni olmadan, biz buna başlayamayız. İzni çıkıyor ve buna başlamak bile 1-1,5 sene. Yani bize bugün imzayı verse, belki 2026’nın ortalarında ancak kazmayı vurabileceğiz. Programa alınsın diye Ulaştırma Bakanı bile çaba gösterdi. Ama kim buna engel oluyor, bilmiyorum yani” açıklaması yaptı.