CHP’nin Cumhurbaşkanlığı yarışındaki iddialı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı 23 Mart'ta yapılacak ön seçime hazırlanırken mezunu olduğu İstanbul Üniversitesi tarafından diploması iptal edildi.

İmamoğlu, "İftar sofrasından Milletime sesleniyorum. Kendimi onlara emanet ediyorum" notuyla canlı yayında diploması hakkında verilen kararı değerlendirdi.

"86 MİLYONUN ADALETİNE İNANIYORUM"

İmamoğlu konuşmasında şunları söyledi:

Allah'ın nasibi 2019'da Sultanbeyli'ye gitmiştim ve bir eve girerken seçim iptal olmuştu. Ve 'eve girme toplantıya gel' diye arayanlar olmuştu. Biz yine eve girdik, iftarımızı yaptık. Seçim iptal olduğunda ben 'bu seçim iptal olmadı, biz yine sandığa gideriz ve milletimiz bize hakkımız olanı verir' dedim. Milletimiz bize kat kat hakkımızın fazlasını verdi.

Bu toprakların en büyük adaleti, vicdanı 86 milyon insanımızın adaleti ve vicdanıdır. Çok inanıyorum, tarifsiz bir inancım var. Ve bu bağlamda bu ülkede bugün de çok enteresan bir olay yaşadık.

Buraya gelirken televizyonlarda 'Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diploması iptal ediliyor'... Ve hukuksuz bir şekilde... Yani üniversitenin diploma yetki iptal etme yetkisi yok ama ateşten mal kaçırır gibi savcılığın aşırı baskıları, yazıları, komedi komedi geliş gidişler, Ankara'dan aramalar vesaire...

"HER ŞEYİNİZİ ELİNİZDEN ALABİLİRLER"

Açıkçası bugün diplomanın iptali umurumda değil. Çok önemli ama esas olan ne biliyor musunuz; bu ülkede artık herkesin kazanılmış tüm hakları tehlike altındadır. Ve bu akıl bu milleti gerçekten tehdit eden bir akla dönüşmüştür.

Herkesin elinden her şeyini alabilirler. Malınız mülkünüz, eğitim hakkı, seçilme hakkı, seçme hakkı... Her şeyinizi elinizden alabilirler. O bakımdan unuttukları şu var; bundan sonra milletin gücüyle ortaya çıkacak meşruiyetin dışında bir çözümümüz yok bizim.

"KUL HAKKI YEDİLER"

Tek meşruiyet var, o da milletin gücünün ortaya çıkması. Ve bunun için büyük bir çaba göstereceğiz. Yani değil hukuk kanun devleti bile olmayan bir yerde artık demokratik bir yarış söz konusu değil. Bir Ramazan sofrasında bize neyi konuşturuyorlar...

Kul hakkı yediler ve kul hakkını bir avuç insan bu milletin bütün duygularını bertaraf edecek. Zaten kamu gücüyle ne yazık ki iktidarın ortaya koyduğu birçok engellerle, meşru zeminde olmayan seçimlerin bundan sonra da olamayacağını milletçe net olarak gördük.

Bu gayrimeşru kararı elbette yargıya taşıyacağız, yargıda mücadelemizi vereceğiz ama artık hükümetin baskısı altında öyle bir yapı var ki benim doğru dürüst adil kararların çıkacağına inancım yok.

"KENDİMİ MİLLETİME EMANET EDİYORUM"

Bu kararın altına imza atan insanları toplasanız 50 kişi, 100 kişi ama o 100 kişi bütün ülkedeki namuslu ahlaklı savcılarını da yargıçlarını da mesleklerini de yerle bir ettiler, adalet duygumuzu da yerle bir ettiler.

Allah esirgesin, insanlar ne için yaşıyor? Haysiyeti, onuru, namusu, adalet için yaşıyor. O bakımdan gerçekten Allah'tan sonra inandığım tek duygum var, o da milletimizdir. Ben de buradan kendimi milletime emanet ediyorum.

"HAK EDEN HAK ETTİĞİNİ KAZANACAK"

'Ne yapacaksın?' diyorlar, vallahi aslanlar gibi koşmaya devam edeceğim. Aslanlar gibi, asla geri durmak yok. Bugüne kadar bin koşuyorsam milyon koşacağım. Cesaretimi, duruşumu, inancımı tahmin edemeyecekler. Bu ülke için nasıl koşacağımı tahmin bile edemeyecekler. Ve bu ülkenin adaletsizliğini hafızasından sileceğimiz bir sistemi bu ülkede inşa edeceğiz. Hak eden hak ettiğini kazanacak.

"BEN BU YOLDA YILMAM"

Çalışan kazanacak. Bu yolda ben yılmam, yorulmam, koşmaya devam. Yarın Maltepe'deyim, açılışlar yapacağız. 23 Mart'ta yapacağımız seçim için 22 Mart'ta Haliç Kongre Merkezi'ndeyim. Pazar günü 23 Mart'ta da yüz binlerce insan Cumhuriyet Halk Partisi'nin üyeleri gidecek oy verecek.

Bu yapılanın muhatabı artık Ekrem değildir, muhatap artık milletimizdir. Kazandığınız elde ettiğiniz ne varsa tehlike altındadır. Allah bu milleti korusun. Bu milleti koruyacak muhafaza edecek sistemi kurma konusunda da var gücümüzle çalışacağız."