Kıbrıs gazisi, Esenyurt'ta yaptığı konuşmanın ardından görevden alındı

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyum atanmasına karşı CHP’lilerin ilçede başlattığı nöbet sürüyor. 10 Ocak’ta yapılan nöbete Türkiye Muharip Gaziler Derneği Esenyurt Şube Başkanı İsmail Kalaycıoğlu da katılarak bir konuşma yapmıştı.

“'ESENYURT'A ONURLU BİR ADAM GELDİ' DEDİM”

Edinilen bilgiye göre, bu konuşmasının ardından Kalaycıoğlu görevden alındı. Kalaycıoğlu konuşmasında şu ifadelere yer vermişti:

* "Öncelikle buraya geldiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Burada yapılan konuşmaları 73 gündür dinliyorum. Yeni belediyeden buraya kadar yapılan yürüyüşlerin bir kısmına da katıldık. Şimdi ben buraya niye geldim. Esenyurt'ta 43 senedir gazilerimin başındayım. Siyasetten uzağız orada büronun kapısı herkese açık, oraya herkes gelir girer. Amerikalısı dahi gelir girer oraya ben onu orada ağırlarım yolcu ederim. Fikirlerimizde tutmayan bir şey varsa ona da itiraz ederim. Şimdi Ahmet Hoca'nın kızı benim sağımda.

* Yeryüzünde bir tek bir canım var kahraman bir gaziyim, savaş gazisiyim. Şurada bulunanların birçoğu beni dinler. Korkusuzca aslan yürekli, cesur bir adam olarak bugün büromda oturdum iki sayfa bir mektup Ahmet hocama yazdım, kızıyla da bunu ona göndereceğim. Şimdi burada rahatsız olduğum bir şey var. Ahmet Hoca profesör, sosyolog, edebiyatçı bir hoca. Ben onunla ilk gün tanıştığım Esenyurt'a onurlu bir adam geldi dedim. Onurlu bir adam Profesör Ahmet Hoca.

"MİLLETE BORCUM VAR”

* Rahatsızım, bu Ahmet Hoca’nın kayyum olayından rahatsızım. Ahmet Hoca ile bir baba oğul gibi oturdum dertleştim konuştum. Yedi ayın içerisinde tam altı tane program yaptım ona. Gazilerimi elli yüz topladım, elini ayağı kaldırdım, sen Esenyur'ta kim tarafından geldin, gönderildin dedim, elini ayağı kaldırarak 'anlat' dedim ve anlattı. Aslında şu Esenyurt halkı şunu bilmeli birçoğunuz da bunu bilmiyorsunuz. İsterdim ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin yöneticileri Esenyurt'ta bir buçuk milyon nüfuslu olan bir ilçeye Ahmet Hoca'nın kim olduğunu kimlerle çalıştığını anlatmalıydı anlatılmadı.

* Ben burada söz almamın sebebi Ahmet Hoca kimdir, kiminle bu ülkede çalıştı? Onları size söyleyeceğim ve sözlerimi bitireceğim. Değerli arkadaşlar Ahmet Hoca ile büromda saatlerce konuştum. Bu ülkede kimler çalıştın? Kimlerle görev yaptın? Bana dediği şu; bu ülke beni okuttu, bana üniversite kurdurttu, ben profesör oldum, benim bu millete bir borcum var. O borcunu ödemek zorundayım. O borcumu da Esenyurt'ta sizlere hizmet yaparak ödemek zorundayım.

"BEN ONUN ABİSİYDİM, O DA BENİM KARDEŞİMDİR"

* Burada gördüğünüz Seraf avukat kızımın babası bir profesör, kızı da avukattır. Babasının yanına her gün gidip geliyor. Şimdi bu adam kiminle çalışmış. Bir; Cumhurbaşkanı, Başbakan rahmetli Özal'la çalışmış. İki; Başbakan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'le çalışmış. Hazır olun dikkat edin bu devletin başı, bu iktidarın başı Cumhur İttifakı'nın başı Recep Tayyip Erdoğan'la çalışmış. O barış sürecinin mimarı sizin başınızdan kayyum olarak alınan Ahmet Özer'dir. Kiminle çalışmış biliyor musunuz? Merhum, rahmetli şehit Recep Yazıcıoğlu'na tam iki yıl, bu devletin en mahrem yerlerinde çalışmış. Ahmet Özer böyle bir adam, Ahmet Özer kafirlerle çalışmamış, İsrail ile çalışmamış, İngiltere, Fransa, Amerika'yla çalışmamış...

* Onun için Ahmet Özer'in kayyumla alınmasını reddediyorum, reddediyorum, reddediyorum. Ve şunu da söyleyerek son sözlerimi bitiriyorum. Ben onun abisiydim, o da benim kardeşimdir. Şu meydanda öyle bir kucaklaştık ki ben ağladım o ağladı. Ben dedim başkanım yetim büyüdüm. Bilir misiniz? Bunu iyi bilin. Ahmet Özer, dört tane devrim şehidinin kardeşidir. Bunları biliyor muydunuz. Ben bekliyorum. En yakın zamanda kucaklaşacağımız günleri bekliyorum."