Merkez Bankası (TCMB) bugünkü Para Politikası Kurulu'nda (PPK) 250 baz puan faiz indirimi yaparak politika faizini yüzde 47,5 seviyesine indirdi.
Faiz kararı ile ilgili ekonomistlerden ilk değerlendirmeler de geldi.
Ekonomistler Merkez'in piyasanın satın aldığı en yüksek indirimi gerçekleştirdiğini belirtti.
'TL LEHİNE BİR GELİŞME SAYILABİLİR'
AA Finans Analisti ve Ekonomist Haluk Bürümcekçi, TCMB'nin faiz artırım sürecinde olduğu gibi indirim sürecinde de ortodoks yaklaşıma bağlı hareket edeceğinin gözlendiğini belirterek, "Yıl genelinde toplam faiz indiriminin piyasa beklentisi ve fiyatlamasından sınırlı kalacağı, ön tahmin olarak politika faizinin yüzde 32,00-35,00 aralığında bir yerlerde oluşacağını düşünüyoruz." dedi.
TCMB’nin politika faizini beklentilere paralel indirmesinin TL açısından nötr bir gelişme olduğunu ifade eden Bürümcekçi, bankanın bundan sonraki kararlarını enflasyon görünümü odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla alacağını vurgulamasının görece şahin bir vurgulama olduğundan TL lehine bir gelişme sayılabileceğini aktardı.
'PİYASANIN BEKLEDİĞİNDEN DAHA ŞAHİN'
Bürümcekçi, "Merkez Bankası faiz indirimlerine devam edeceği sinyali verse de, indirimlerin verilere bağlı olacağı, ancak piyasanın beklediği kadar agresif ve kesintisiz olmayacağı mesajlarını vererek piyasanın beklediğinden daha şahin bir duruş sergilemiştir. " değerlendirmesinde bulundu.
Finansal koşullardaki ve para politikasındaki sıkılaşmanın dezenflasyon patikasına dönüşte katkılarının gözlenmeye başlandığını ve devamının geleceği öngörüsünde bulunan Bürümcekçi, "Ancak nakit bütçe açığının yansıttığı üzere maliye politikasının dezenflasyonu destekleyici olmamasını ve ekonomik aktivitenin son çeyrekten itibaren toparlanmasını dikkate alarak talep unsurları arasındaki dengelenmenin sağlanmasında gecikme olabileceğini düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Dolar/TL karar ardından kademeli olarak tarihi zirve olan 35,3 seviyesinden 35,2'ye kadar geriledi.
ASGARİ ÜCRET ZAMMI ETKİSİ
NCM Menkul Değerler AŞ Kurumsal İlişkiler Direktörü Ahmet Uluhan da TCMB'nin faiz indirim kararının beklentilere paralel geldiğini belirtti.
Son dönem özellikle aralık toplantısında alınacak indirim kararına dair piyasada çok fazla kafa karışıklığı olduğunu hatırlatan Uluhan, özellikle iki gün önce açıklanan asgari ücrete verilen zammın yüzde 30 olarak gerçekleşmesinin bankaya dair beklentilerin tekrar 250 baz puanlık bir indirime evrilmesine de neden olduğunu aktardı.
Merkez Bankasının faiz koridorunu 600 baz puandan 300 baz puana daraltmasıyla piyasanın borçlanma maliyetinin halen politika faizine göre daha üstte kalmaya devam ettiğini söyleyen Uluhan, "Merkezin hamlesini kısmi bir iyileştirme adımı olarak görebiliriz. Elbette uzun zamandır süre gelen sıkı para politikasından bir nevi geri adım atılmış oldu. Ancak yine de Merkez piyasa koşullarına göre defansif konumunu da koridor daraltması ile korumuş oldu. Ayrıca karar metninde kurulun kararlarını enflasyon odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla alacağına vurgu yapması önemliydi. Esasen 8'e düşürülen her PPK toplantısında enflasyonda ki gidişata göre faiz indirim hamleleri görmeye devam edebiliriz." yorumunu yaptı.
'İHTİYATLI VE KISMEN ŞAHİN'
Uluhan, 2025 yılı için faiz indirim sürecinin devamına yönelik beklentileri bu gelişmelere paralel koruduklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Ancak bu süreçteki genel eğilimi enflasyondaki düşüş eğiliminin devamına paralel düşünmek doğru olacaktır. Özellikle iç talepteki daralma eğilimi ve dezenflasyon sürecinin sağlayacağı katkı yılın ilk yarısındaki enflasyondaki düşüş eğilimine daha da katkı sağlayabilecektir. Sonuç olarak merkez politika faizindeki 250 baz puanlık indirim kararına paralel koridordaki 150 baz puanlık daraltma hamlesi ile ihtiyatlı ve kısmen şahin bir görünümde bu hamleyi gerçekleştirmiştir diyebiliriz."
TCMB eski Başekonomisti Ali Hakan Kara X hesabında yaptığı değerlendirmede, "Merkez Bankasından 250 baz puan indirim ve temkinli/iyimser iletişim geldi. Mevcut kısıtlarda bana göre gayet makul ve dengeli bir başlangıç yaptılar. Emeği geçenleri tebrik ediyorum" dedi.
Kara ayrıca, "Bana göre Merkez Bankası elinden geleni yapıyor. Bundan sonra top diğer politikalarda. Harcama artış hızını, kamu tarafından belirlenen fiyatları, siyasi sahipliğin derecesini ve kritik kurumlara dair düzenlemeleri yakında izlemenizi öneririm" yorumunda bulundu.
'TEMENNİ BAZLI KARAR ALINDI'
GCM Yatırım Ekonomisti Evren Kırıkoğlu ise şunları söyledi:
"TCMB faiz indirimine sunulan tek gerekçe: Aralık ayı enflasyon ana eğiliminde düşüş "gözlemleri". Aralık enflasyonu henüz açıklanmadı. Yani "temenni" bazlı karar alınmak zorunda kalındı gibi bir algı oluşuyor. Üstüne bir de bundan sonra "toplantı bazlı" ilerleneceği eklenmiş.
Yani bu toplantıda faiz indirme durumunda kalındı, ama PPK sayısı da 8'e düşüp Ocak-Şubat enflasyonları da yılbaşı zamları sebebiyle optik olarak kötü gözükeceği için bundan sonra kayda değer çok bir indirim beklemeyin gibi bir sonuç ortaya çıkıyor.
SONUÇ: 2025 ilk yarıda (özellikle ilk çeyrekte) faizler şu an vadeli piyasada fiyatlanandan daha yüksek kalırsa şaşırmam. Bu fikrim yalnızca enflasyonda çok belirgin aşağı yönlü sürpriz gerçekleşirse değişir."
'YENİ YILDA DA DEVAM EDEBİLİR'
İktisatçı Murat Birdal ise, "TCMB hükümetin düşük asgari ücret zammı ile açtığı alanda piyasanın kısmen satın aldığı en büyük indirimi gerçekleştirdi. Önümüzdeki dönemde de bu adımların cari enflasyonu da gözeterek atılacağını göreceğiz. Yeni yılın ilk toplantısında da benzer bir indirim gelmesi yüksek olasılık" görüşünü paylaştı.
Nişantaşı Üniversitesi Finans ve Bankacılık bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Tuğberk Çitilci, Merkez'in 250 baz puan indirim yaptığını hatırlatarak bir süre bekle gör politikası uygulayacağını söyledi.
Çitilci X hesabından yaptığı paylaşımda, "2025 ikinci yarısı sonrasında indirim şiddeti 2026 erken seçimi netleştirecek" dedi.
İktisat Profesörü Ensar Yılmaz ise faiz kararına ilişkin şunları söyledi:
"Hiçbir sosyal refah kriteri olmadan üç ekzojen değişken ile ülke ekonomisi yönetiliyor: Politika faizi, asgari ücret ve döviz kuru. İstisnasız her biri sermayenin emrinde ucuz emek yaratmak için kullanılıyor. Sermayenin döviz kuru şikayetleri diğer değişkenlerle telafi ediliyor.
Ben olsaydım asgari ücreti geçmiş enflasyon düzeyinde artırır, fiyatları ciddi anlamda kontrol edilmesini sağlar, vergi ayarlamalarını beklenen enflasyon düzeyinde yapar ve arz yönlü baskıyı da hafifletmek için (faiz de artık maliyet kaynaklı enflasyon nedeni) faizi indirirdim."
'PERŞEMBENİN GELİŞİ SALIDAN BELLİYDİ'
CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe faiz kararına ilişkin "Sermayenin talepleri bir bir karşılanıyor; asgari ücret enflasyonun çok çok altında artırılırken faizler de 250 puan indirildi" yorumunda bulundu.
Karatepe ayrıca hükümetin düşük asgari ücret açıklayıp Merkez Bankası'na faiz indirimi için alan açtığını belirterek, "Perşembenin gelişi salıdan belliydi" yorumunda bulundu.