CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TÜRK-İŞ Genel Merkezi'nde TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay'ı ziyaret etti.

Özel, burada yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

- "Siz Türkiye’de bu kadar gelir dağılımı bozukken asgari ücreti baskılarsanız bu enflasyonu düşürmez çünkü zaten asgari ücretli harcamalarına kendi karar vermiyor ki siz onu baskıladığınızda tüketim azalsın. Asgari ücretli, aldığı asgari ücretin önemli kısmını kiraya geri kalan kısmını zorunlu harcamalara, gıdaya belki bir miktar giyime, çocuğunun kırtasiye masrafına harcamaya fırsat bulamadan asgari ücret tükeniyor, gidiyor, yok oluyor. Hele hele kira varsa zaten tek asgari ücretlinin geçinmesi gibi bir şey söz konusu değil. Asgari ücreti ya kiraya verecek aç kalacak ya da karnını doyuracak sokakta kalacak. Böyle bir açmazla karşı karşıyayız. TÜİK’in enflasyon hesabını, asgari ücret konuşulurken hiç kabul etmiyorum. Asgari ücretli TÜİK’in pinpon topunu yemiyor. Çocuğu kalem istediğinde bakır çubuk vermiyor ona. TÜİK enflasyonu bunlarla açıklarken asgari ücretli enflasyonu ev kirası, zorunlu gıda harcamaları, elektrik, su, haberleşme giderleri… Bunun dışında asgari ücretli neye para harcayacak da orada TÜİK enflasyonuna yaklaşacak. Asgari ücretin gerçekleşen enflasyonu geçen sene yüzde 80.

“YÜZDE 56 ASGARİ ÜCRET ALIYOR”

Asgari ücret örneğin Almanya’da 100 işçiden 6’sıyla ilgili bir konu. Asgari ücret kıdemi 1 yıllık olana kadar alınan, 1 yıllık kıdemden sonra hızla uzaklaşılan bir ücret. Oysa Türkiye’de ücretlilerin yüzde 56’sı asgari ücret alıyor ve ücretlerin yüzde 75’i asgari ücret artışından doğrudan etkileniyor. Çünkü asgari ücretin biraz ya da bir miktar üzerinde alıyor, asgari ücretteki artış oranına göre o da zam görüyor. Öyle olunca 10 işçiden neredeyse 9’unu etkileyen bir süreçteyiz.

“TÜRK-İŞ EMRİVAKİYE ALET OLMADI”

Türk-İŞ’in de işçilerle birlikte yapmış olduğu toplantılar sonucunda ilan ettiği asgari ücret beklentisini, talebimize yakın bir noktada gerçekleşmiş olması önemlidir. Dün apar topar, perşembe ya da cuma yapılacak toplantıya Türk-İş davet edildi. Ona katılmamaları, bu emrivakiye alet olmamalarını son derece önemli bulduğumu açıkça ifade etmek isterim. Asgari ücrete verilen yüzde 30’luk zammın bir sefalet ücreti olduğunu, dayatma olduğunu ve reddettiğimizi ifade etmek isterim. Olağanüstü toplandığımız MYK’da bir dizi karar aldık.

“BU 7 BİN LİRAYI TELAFİ EDECEKSİN”

Bu sefalet ücretini hep beraber reddetmek zorundayız. 17 bin liralık asgari ücret, bugün 10 bin liranın altına düştü. 7 bin lira aşındı enflasyon karşısında. Beyler dün akşam 5 bin lira artış yapıyorlar asgari ücrete. Sen bir defa bu 7 bin lirayı telafi edeceksin, onun üstüne gelecek yılki hayat pahalılığını düşünerek bir artırma yapacaksın. Bıraktık artık refah payını. Geçen seneki 17 bin lirayı adeta fiilen 15 bin liraya düşürdüler o günün parasıyla. 2002 yılında asgari ücretli 7 çeyrek altın alıyordu, Ocak 2024’te 17 bin lira 5 çeyrek altın alıyordu. Bugün verdikleri fiyatla 4 buçuk çeyrek altın alınıyor. Daha ocak ayı gelmedi, çeyrek altın üzerinden geçen sene verdikleri 5 iken 4 buçuğa gerilemiş. Geçen sene asgari ücretli 57 kilo dana kıyma almış, bu verdikleri parayla bugün 37 kilo kıyma alıyor. 1 Ocak’ta 37’nin de altında olacak. Dana kıyma hesabında geçen seneye göre 20 kilo daha az kıyma teklif ediyorlar. Tayyip Bey’in en sevdiği hesap simit hesabı. Geçen sene 1700 simit alıyordu 17 bin lira ile asgari ücretli. Simit 15 lira 1470 simit alıyor. Yani 230 simit daha az asgari ücret veriyorsun. Sonra da Tayyip Bey çıkmış, ‘Biz asgari ücretliyi enflasyona hiçbir zaman ezdirmedik’ diyor. Valla hiçbir zaman ezdirmedik diyorsan, hiçbir zaman bu kadar büyük göz göre göre yalan duymadım. Bu sene bariz ezdirdin.

Özel’den Erdoğan’a: Bu kadar büyük yalan duymadım - Resim : 1

ANKARA’DAKİ MİTİNGE ÇAĞRI

Buradan sonra bizim bu meseleye asla ve asla tahammüllü yaklaşmamız mümkün değil. Biz cumartesi günü, 66 sivil toplum örgütünün çağrısıyla Ankara’da yapacak mitingde varız. 30 liranın altındaki asgari ücrette yokuz, cumartesi Tandoğan’da varız. O mitinge CHP olarak tüm asgari ücretlileri ve emeklileri çağırıyoruz. 2025 yılında bu asgari ücretle geçim olmaz, geçim olmazsa seçim olur. Bu emekli maaşıyla geçim olmaz. Geçim olmazsa seçim var. Bunun için geçen sene 46 ilde 198 ziyaret yapmış ve toplamda 119 miting gerçekleştirmiştim. Bunları artırarak devam edeceğiz. Adımımızı atmadığımız il ve ilçe bırakmayacağız. Bugünkü Türkiye’deki insanların geçim sıkıntısını ve bir seçim talebini yükseltmeye, seçime zorlamaya devam edeceğimiz. Gelecek dönemlerde Türkiye’de emekten yana, örgütlenmeden yana, yoksuldan yana, emekçiden yana bir iktidarın kurulması için mücadele edeceğiz. Sendikaların iyisi olur, kötüsü olur ama en kötü sendika sendikasız olmaktan iyidir. Siz katıldıkça sendikalar güçlenirler. Ben tüm emekçi kardeşlerimi ne olursa olsun kendi işyerlerinde, iş kollarında kendilerine yapılan sendika tekliflerine doğrudan dört elle sarılmaya ve bu konuda birlik olmaya davet ediyorum. Çünkü işçiler sendikalıysa işçilerin asgari ücret gibi bir sorunu olmaz.

“İLK SEÇİMDE İKTİDARDAN DÜŞECEKLER”

Tüm işçiler örgütlü olsa bunu yapmaya kimsenin cesareti olmaz. Yarın sendikalar, ‘Siz böyle yapıyorsanız biz de size gücümüzü gösteririz’ dediğinde örgütlü işçinin karşısında kimse duramaz. Önümüzdeki süreçte sendikaların üretimden gelen güçlerini, üretimi yapan, üretimin gerçek sahiplerine, emekçilere hürmetsizlik edenlere en net şekilde göstereceklerini umut ediyorum. Hepimize geçmiş olsun bu bir felaket ama yılgınlığa kapılmayacağız, mücadele edeceğiz. Mücadelenin sonunda önemli kazanımlar elde edeceğiz. En önemli kazanım da bu işçi düşmanı hükümetin artık milletin gönlünden ve gözünden düşmüş olmasıdır. Yapılacak ilk seçimde iktidardan düşeceklerdir."

ATALAY: DİNLENMEDİĞİMİZ YERDE DURMANIN ANLAMI YOK

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay ise yaptığı konuşmada, "Dinlenmediğimiz yerde durmanın anlamı yok. Orada olmayacağız. Haklı taleplerimize ülkeyi yönetenler kulak verir, asgari ücretlinin de kamu işçisinin de emeklinin de sıkıntılarını bir an evvel giderirler, ülkede insanlar nefes alır, tebessüm ederler" ifadesini kullandı.

HAK-İŞ’E ZİYARET

Özel daha sonra HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan'ı ziyaret etti.

Mahmut Arslan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısının değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Arslan, "Bu yapıdan sağlıklı bir asgari ücretin çıkması söz konusu değil. Katılımcı, çoğulcu ve demokratik değil. Aynı zamanda uzlaşmayı öneren, isteyen bir yapı değil." ifadelerini kullandı.

"Asgari ücretin 22 bin 104 lira olarak belirlenmesi bizi de çok şaşırttı ve son derece üzdü." diyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En azından Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) rakamlarını dikkate alsanız bile yüzde 45 civarında bir enflasyon söz konusu. Bunun üzerinde bir refah payıyla hiç değilse asgari şartlarda bir belirleme söz konusu olacakken maalesef enflasyonun altında bir rakamın belirlenmiş olması bizi gerçekten üzdü. Çünkü bu bir asgari ücret değil. Bu geçim ücreti, Türkiye'de geçinmenin şartlarını çok iyi biliyoruz."