Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, hem keyif veren bir futbol hem de başarıya ulaşmayı hedeflediğini belirterek, teknik adamlık kariyerine dair önemli açıklamalarda bulundu.

Trabzonspor dergisinin aralık sayısında yer alan röportajında Güneş, futbol anlayışını, oyuncularıyla olan iletişimini ve futbolun güncel sorunlarına dair görüşlerini paylaştı.

Futbol anlayışını açıklayan Güneş, hem oyunun güzelliği hem de iyi sonuçların teknik adamlar için vazgeçilmez olduğunu ifade etti:

“Her ikisini de insan ister. Ben de güzel oyun, iyi sonuç istiyorum. Güzel oynamadan kazandığınız zaman, zaten doğru oyun olmuyorsa, sonrasında kazanma şansınız da az olacaktır. Dolayısıyla birbirine bağlantılı.”

Oyuncularına her zaman en iyisini hedeflemeleri gerektiğini söylediğini belirten tecrübeli çalıştırıcı, şu ifadeleri kullandı:

“Bu işi yapıyorsan, en iyisini yapacaksın. En iyisini rakip olarak göreceksin. En iyi takım veya oyuncuyla kendini ölçüştürmeye çalışacaksın. Başlarken, merdivenin ilk basamağından bakarken tepedekine, 'Ben orada olmalıyım' deyip de doğru işler yapmıyorsan, oraya çıkamazsın. Her basamağı sindire sindire aşmalısın.”

Güneş, zirveye ulaşmanın keyfi ve mutluluğunun hiçbir şeyle kıyaslanamayacağını vurgulayarak,
“Dipten bakıp da tepeyi arzu ederken hiçbir şey yapmazsanız, izleyen kişi olursunuz sadece. Eğitimde söyleriz, bir ileri gittikten sonra eğer orada aşama yapamıyorsanız, bir geri gelip tekrar güç almanız lazım. Çok aşağıya düşerseniz de yukarı çıkamazsınız. Futbol böyle bir şey” sözlerini dile getirdi.

Şenol Güneş, ekonomiden dem vurdu: Futbolun değerini etkileyen olumsuz faktörler var - Resim : 1

"FUTBOLUN MARKA DEĞERİNİ DÜŞÜREN ETKENLER VAR"

Şenol Güneş, ülke futbolunu etkileyen ekonomik sorunlara ve düşen seyirci sayısına dikkat çekti. Futbolun marka değerinin bu olumsuz faktörlerden etkilendiğini belirten Güneş, şu değerlendirmeyi yaptı:

“O yüzden düşüşler ve futbolun marka değerini etkileyen olumsuz faktörler var. Seyirci azalması var ülkemizde. Almanya’da tam tersine, alt liglerde bile tribünler tıklım tıklım dolu. Ekonomik durumun yanı sıra oraya temiz duygularla, sadece o futbol keyfini tatmin etmek için ve yarışmada heyecanı duymak için insanlar çoluğuyla, çocuğuyla birlikte geliyorlar. Bizim gibi bazı ülkelerde de düşüş var. Kabul etmek lazım.”

Futbola ilginin tamamen biteceğine inanmadığını söyleyen Güneş, teknolojinin futbola katkılarının yanı sıra yarattığı bazı güven sorunlarına da dikkat çekti:

“Kurallar ve adalet daha iyi sağlansın diye bazı yenilikler, teknolojiler futbolun içine sokuldu. Yardımcı da oluyor ama bazen orada da hatalar yaşanıyor. Geçmişte hatalar da olsa, ‘Futbol hatalar oyunudur’ denirdi. Oyuncuların hatası, hakemlerin hatasıyla beraber bir eğlence aracıydı. Teknolojiye rağmen hata yapılması, güven duygusunu sarsıyor.”

"HER GÜN HAYATA YENİDEN BAŞLAMAK LAZIM"

Maç kaybetmenin futbolun doğasında olduğunu vurgulayan Şenol Güneş, pes etmemek gerektiğini belirterek şu sözleri söyledi:

“Önemli olan pes etmemek. Her gün taze bir başlangıçtır. Her gün hayata yeniden başlamak lazım. Yeniden mücadele etmek, içinizde var olan değerleri yok etmeye değil de dışarı çıkarmaya çalışmak gerekir.”

"KRAL EVDE DE SOKAKTA DA KRALDIR"

Röportajda özel hayatına dair açıklamalarda da bulunan Güneş, yaptığı her işin sorumluluğunu taşıdığını ve bu durumun kendisini rahatsız etmediğini ifade etti:

“Kendimi böyle baskı altında hissetmiyorum. Ben şimdi buradayım, büyük bir camianın yetkilisi ve sorumlusuyum. Bir görevim var, onu taşıyorum, rol yapmıyorum. Ben ne isem hep oyum. Onunla yaşıyorum. Sokakta da yaylada da her yerde aynıyım. Farklı olan şey işimi yapmak. Ben pozisyonumu biliyorum. Dolayısıyla hiç öyle bir rahatsızlığım yok. Kral evde de sokakta da kraldır. Ben de hem evde hem sokakta Şenol Güneş’im. Ayrı bir unvanı istemem. Hatta makamlar, mevkiler, başka işler beni rahatsız eder. Ben işimi yaparım. Onun dışında sade bir vatandaş olmak istiyorum. Pozisyon olarak Trabzonspor teknik direktörüyüm. Onun da gereklerini yapmaya mecburum. O benim sorumluluğum.”