Nefes.com.tr
Hükümet eliyle alınan önlemlerin yetersizliği nedeniyle kadına yönelik şiddetin her geçen gün daha da arttığı Türkiye, İstanbul'un Avcılar ilçesinden gelen haberle bir kez daha sarsıldı.
Şengül Selük, 19 Aralık 2024'te "Babam yaşındasın" diyerek reddettiği 60 yaşındaki Şaban Kement tarafından pusuya düşürüldü ve kezzaplı saldırıya uğradı.
Komşuları genç kadının imdadına koşsa da kimse sonuçlarını engelleyemedi. Selük o günden bu yana 11 ameliyat geçirdi ancak iki gözünü de kaybetti:
"- Yüzüme aniden bir şey atınca dünyam başıma yıkıldı. Evime döndüm. Gözlerim kapandı, kaldırımlara vuruldum. Tellerden tutunmaya çalıştım. 'Yardım edin' diye çığlıklar içinde. Komşularım geldi. Beni arabaya attılar, hastaneye götürdüler.
- 'Ben ölüyorum' dedim, 'Ölüyorum. Beni kurtarın' dedim. Bacaklarımdan hep parçalar aldılar hep yüzüme.
- Ağlıyorum, gözlerimden kan geliyor. Şaban Kement yaptı bana bunu. Bir an önce yakalanıp çok büyük ağır ceza almasını istiyorum. Ben burada acı çekerken o elini kolunu sallayarak geziyor."
Kement, tam 70 gün sonra Düzce'de yakalandı. Sevk edildiği hakimlik tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
'YASAKLANSIN VEYA KISITLANSIN'
Yaşananlar kamuoyunda büyük tepkiye yol açtı.
Özellikle sosyal medyada Selük'ün ilk örnek olmadığını, geçmişte birçok kadının hayatının bu şekilde karartıldığını belirten kullanıcılar, kezzap satışının özel izne tabi kılınması ve silah sayılması gerektiğini söylediler:
- "Kezzap ve türevlerinin satışı yasaklanmalı. Kaç kadının hayatı karartıldı. Daha ne kadar sürecek?"
- "Kezzap satışı yasaklanmalı. Temizlik yapan da çamaşır suyu kullansın."
- "Kezzap almak için tek yapmanız gereken şey sipariş vermek. Bu derece tehlikeli bir madde nasıl yasaklanmaz? Özel izinle alınması gerekiyor tamamen yasaklanmalı."
- "Bu ülkede kezzap yasaklanmalı. İyi yere gitmiyor, önüne gelen kullanıyor. Silah resmen"
- "Kezzap, asit zart zurt bunların satışının mutlaka kontrol altına alınıp vatandaşa satışı yasaklanmalı."
- "Kezzap nerde satılır, kim satar... Bunun satışına bir engel konulmalı, satışı yasaklanmalı. Bu kaçıncı kezzap olayı artık."
- "Bu ülkede marketlerde kezzap satılmasın. Bakın Bergen filmi ne güzel örnek oluyor insanlara .Satışı yasaklanmalı."
- "Annem bir buçuk ay önce bir kaza geçirdi. Koluna sürmek için alkol aradık eczane 'Satılmıyor yasak' dedi. Biz ilaç niyetine sürmeye 100 ml/yarım bardak alkol bulamadık. Bu psikopatlar kezzap nereden nasıl bu kadar kolay buluyorlar?"
HANGİ ÜRÜNLERİN SATIŞI ÖZEL İZNE TABİ?
Türkiye'de bazı ürünlerin satışı özel izne veya reçeteye bağlı kılınıyor. Bunların başında zehirli, yanıcı, patlayıcı veya sağlığa ciddi zararlı kimyasallar yer alıyor.
Örneğin, piroteknik malzemeler (havai fişek, maytap gibi) ile belirli endüstriyel kimyasalların perakende satışı için İçişleri Bakanlığı’ndan (mülki amirlik/emniyet) izin alınması gerekiyor.
Yine tarım amaçlı gübrelerden nitrat içeriği yüksek olanların satışı da Tarım Bakanlığı tarafından kayıt/izne bağlanıyor.
Tıbbi amaçlı uyuşturucu ve morfin, benzodiazepin gibi psikotrop maddeler yalnızca eczanelerde satılıyor ve Sağlık Bakanlığı'nın sıkı takibi altında.
Tabanca, tüfek gibi ateşli silahlarla bunların mermileri sadece Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı bayiler tarafından satılabiliyor. Koşulları yerine getirenler ruhsat alarak bunları üzerlerine geçiriyor.

Buna rağmen sahnelere geri döndüğünde etkileyici sesiyle Türkiye çapında üne kavuştu.
Serbest'le ilişkisi ise ayrılıklar ve gelgitlerle devam etti. 30 yaşındayken annesiyle birlikteyken uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi.
12 Mart 2008: Çorum'da G. Ş. (17) adlı genç, bir süre önce kendisini terk eden eski sevgilisi M.A.'nın (17) yüzüne kezzap atarak hastanelik etti.
22 Haziran 2012: İstanbul'un Kartal ilçesinde şarkıcı Zeynep Bektaş'ın yüzüne, öğretmenlik yaptığı okulun önünde kezzap atıldı.
Genç kadın o anı şöyle anlattı:
"Bir tuhaflık olduğunu hemen anladım, ifadesiz bakıyorlardı. Üstelik çocuklardan biri elinde bir şey tutuyordu. 'Eyvah' dedim. 'Tinerci galiba, bıçaklayacak beni.'
Sonra elinde tuttuğu şeyin bir şişe olduğunu fark ettim. İşte o sırada, ben daha ne olduğunu anlayamadan, şişenin içindeki sıvıyı yüzüme fırlattı ve kaçtı."
24 Ocak 2014: Bir çocuk annesi Özgür Turgut'un yüzüne, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığı eşi Segbetullah Turgut tarafından kezzap atıldı.
Hastaneye kaldırılan kadın, ilk müdahalenin ardından sevk edildiği yanık ünitesinde tedaviye alındı.
20 Kasım 2017: Eskişehir’de yaşayan Gürcistan uyruklu Türk vatandaşı Marina Lakvekheliani, ekmek almak için çıktığı evine döndüğü sırada kapısının önünde eski sevgilisinin kezzaplı saldırısına uğradı:
"Çıktım eve geliyordum, kulağımda kulaklık olduğu için arkamdaki sesleri duyamadım. Tam daire kapısını açarken döndüm, duydum ya da gördüm artık nasıl döndüysem hemen fışkırdı.
Yani 2-3 kez yüzüme döktü maddeyi ve hemen kaçtı. Ben de bağırarak peşinden koştum. Komşulardan kimse yoktu, zaten gündüzleri evde olmazlar. Dışarı çıktım bir kafe vardı karşımda. Hemen yıka bol bol su ile dediler.
Belki onun sayesinde yaralarım biraz daha fazla olmadı. O kadar göremedim, yani büyük bir şey değildi büyük ihtimal. O kadar hızlı ve çabuk yaptı ki, görmeye fırsat olmadı. Hemen yapıp, hemen de kaçtı. Düştüm arkasından mecbur, yandı yüzüm hissediyordum acili arayacağım diye, Allah’tan görebiliyordum daha."
15 Ocak 2019: Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan Berfin Özek, sevgilisi Casim Ozan Çeltik'in asitli saldırısına uğradı.
Sülfürik asit olduğu düşünülen sıvı, yüzünün bir kısmının erimesine neden oldu, sağ gözünü de kaybetti. Kadın hakları örgütleri ayaklanırken Özek, 2020 yılında şikayetini geri çekti. Yeniden bir araya geldiği Çeltik'le 2021 yılında evlendi.
'HASTANE MASRAFLARINI KARŞILAMAK İSTİYORUM'
26 Aralık 2023: Çanakkale'de masaj salonunda çalışan Buket Arıyel, kendisine takıntılı Ramazan Akarsu'nun kezzaplı saldırısına uğradı:
"Bir süre sonra kendi benimle duygusal olarak yakınlaşmak istedi. Bunun mümkün olamayacağını söyledim. Saplantılı bir şekilde ısrara devam edince kendisine hizmet vermek istemedim. Bunun üzerine işletmeye fazla para teklif ederek seans satın almak istedi.
Olay günü benimle konuşmak istedi. Ben de müşterilerin yanında tatsızlık çıkmasın diye kabul ettim. Bana görüntüleri sordu, ‘neden böyle bir şey yaptın' dedi. Ben de benim hayatıma karışmayacağını söyledim.
Bunun üzerine ‘şimdi görürsün kim olduğumu. Senin yüzünü tanınmayacak hale getireceğim’ diyerek bodrum katına bıraktığı asidi aldıktan sonra saçımdan tutarak yüzümü çevirip suratıma doğru bütün asidi boşalttı. Olaydan sonra bir ay boyunca tedavi gördüm. Tedavi sürecinde çok zorlandım. Psikolojim çok bozuldu. Sürekli rüyalarıma olay anını görüyordum."
Bu olay kamuoyunda Akarsu'nun "Buket Hanım'ın mahkemeye sunduğu 239 bin 600 TL'lik ilaç ve tıbbı malzeme giderlerini karşılamak istiyorum" şeklindeki sözleri nedeniyle büyük yankı buldu.