Donald Trump'ın Beyaz Saray'a dönüşü iş dünyası liderlerinin odağını sosyal meselelerden büyümeye doğru kaydırırken, bu hafta Davos'ta bir araya gelen yöneticiler arasındaki konuşmalara anlaşma yapma, deregülasyon ve küresel ticarete yönelik tehditlerin hakim olması bekleniyor.

Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) Davos'ta düzenlenen 55. Yıllık Toplantıları, "Akıl Çağında İşbirliği" temasıyla başlıyor.

İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen zirve kapsamında bu akşam yapılacak açılış ve ödül töreninin ardından, 21-24 Ocak'ta bir dizi oturum gerçekleşecek.

Zirveye 130'dan fazla ülkeden iş insanı, siyasetçi, akademisyen ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi olmak üzere 3 bin katılımcı beklenirken, 60'ı devlet başkanı ve başbakan da katılımcılara hitap edecek.

Küresel ekonomide paradigma değişikliğinin yaşandığı bu dönemde, toplantıda büyümenin nasıl yeniden sağlanabileceği, yeni teknolojilerden nasıl yararlanılacağı, sosyal ve ekonomik dayanıklılığı güçlendirme yolları 220 oturumda masaya yatırılacak.

Oturumlarda konuşmacılar, ABD'nin yeni politikaları, küresel işbirliğinin giderek zayıflaması sonucu ortaya çıkan parçalanma, ticaret politikaları, yapay zeka ve dijitalleşme, temiz enerji dönüşümü, iklim değişikliğiyle mücadele, merkez bankalarının para politikaları, faiz ve enflasyona ilişkin değerlendirmelerini paylaşacak.

Öte yandan Donald Trump'ın Beyaz Saray'a dönüşü iş dünyası liderlerinin odağını sosyal meselelerden ziyade ekonomik büyümeye doğru kaydıracak.

Resmi program, çevreci teknolojilerden ve LGBT haklarına kadar çeşitli konularla dolu. Ancak bu resmi programa rağmen, tonda ciddi bir değişiklik bekleniyor.

Bu hafta Davos'ta bir araya gelecek yöneticilerin gündeminde deregülasyon ve küresel ticarete yönelik tehditler öne çıkacak.

Trump, göreve başladıktan sonra ABD'nin enerji üretimini arttırma ve bürokrasiyi azaltma hamleleri de dahil olmak üzere çok sayıda icra emri imzalayacağına söz vermiş durumda.

KİMLER KATILACAK?

ABD'de bugün başkanlık koltuğunu devralacak Donald Trump, 23 Ocak'ta zirveye canlı bağlanacak.

Zirveye, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Çin Başbakan Birinci Yardımcısı Ding Şüeşiang, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Güney Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanı Matamela Cyril Ramaphosa, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ve İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog dahil 60 devlet başkanının katılımı bekleniyor.

Ayrıca Suriye'deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani'nin katılacağı zirvedeki toplantılarda, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Dünya Ticaret Örgütü Genel Direktörü Ngozi Okonjo Iweala, Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) İcra Direktörü Achim Steiner de yerini alacak.

Zirveye, küresel iş dünyasından 900'u üst düzey yönetici olmak üzere 1600 temsilcinin katılacağı öngörülürken, Türk iş dünyasından birçok temsilci de Davos'ta olacak.

TÜRKİYE'DEN BOYKOT

Öte yandan Türkiye'de üst düzey hükümet yetkililerinin zirveye katılması beklenmiyor. ABD'li finans ajansı Bloomberg'in haberine göre Türkiye zirveyi boykot ediyor.

Boykotun nedeninin Gazze’de iki yıldır süren savaş olduğu belirtiliyor. Türkiye geçen yıl da Gazze’deki savaş nedeniyle zirveyi boykot etmişti.

Ocak 2009'da Erdoğan İsviçre'de düzenlenen Davos Ekonomi Forumu'nda 'One Minute' adıyla hatırlanan tepkisini göstermiş ve zirveyi terk etmişti. Erdoğan o tarihten bu yana Davos'a gitmiyor. Erdoğan'ın yerine Türkiye adına başka yetkililer zirveye katılıyor.

DÜNYA EKONOMİ FORUMU NEDİR?

WEF, yıllık toplantısını her yıl Davos kasabasında düzenliyor. Küresel iş dünyası, hükümet, sivil toplum, medya ve akademi dünyasından temsilciler, dünyadaki en acil sorunları ele almak üzere bir araya geliyor

WEF'in temelleri 1971'de ekonomi profesörü Klaus Schwab tarafından atıldı.

1938 yılında Almanya'nın Ravensburg kentinde doğan Schwab, 1971'de WEF'in altyapısını oluşturan Avrupa Yönetim Forumu'nu kurduğunda Cenevre Üniversitesi'nde çok az tanınan bir ekonomi profesörü olarak görev yapıyordu.

Schwab'ın Avrupa Yönetim Forumu'nu kurmasındaki amacı yeteri derecede iyi performans sergileyemeyen Avrupalı şirketlere Amerikan tekniklerini anlatmaktı. Klaus Schwab, aynı zamanda sadece şirket hisse sahiplerinin değil, müşteri, çalışan, faaliyet gösterilen toplum ve hükümetin yer aldığı bir yönetim anlayışı olan "Paydaşlar Yönetim Anlayışı" geliştirdi ve destekledi.

1973 yılının ana olayları olan Sabit Kur Sistemi Bretton Woods'un çökmesi ve Arap-İsrail Savaşı Avrupa Yönetim Forumu'nun yıllık toplantılarının şirket yönetiminden ekonomik ve sosyal sorunlara genişlemesine sebep oldu. 1974'de ilk defa siyasi liderler Davos'a davet edildi ve iki yıl sonra da dünyanın bin büyük şirketi için üyelik sistemi başlatıldı.

1987'de ise Avrupa Yönetim Forumu, WEF oldu ve küresel diyalog merkezi olmaya da başladı. 1988'deki yıllık toplantıda "Davos Deklarasyonu" Türkiye ve Yunanistan tarafından, bu iki ülkeyi savaş eşiğinden döndürmek adına imzalandı. 1989'da Kuzey ve Güney Kore ilk bakanlık düzeyinde toplantılarını yaparken, aynı yıl Doğu ve Batı Almanya Davos'ta birleşmeyi konuştu.

(AA, Nefes.com.tr)