MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısından sonra DEM Parti heyetinin İmralı’da Abdullah Öcalan’la görüşmesiyle devam eden süreçle ilgili gelişmeler sürüyor. İmralı ziyaretinin ardından MHP liderini ziyaret eden Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’le birlikte DEM Parti heyetinin içinde yer alan Ahmet Türk’le konuştum. Türk, MHP lideri Bahçeli’nin tavrının çok olumlu olduğunu söyledi.

BU GÖRÜŞME BİR BAŞLANGIÇ

Bahçeli ziyaretiniz nasıl geçti Ahmet Türk?

İyi bir görüşme oldu. Aslında insanlar, sanki hazırlanmış bir konu var ve bunun üzerine konuşulduğunu düşünüyor. Öyle değil. Bir başlangıçtır bu. Toplumun da hepimizin de buna ihtiyacı var. Yıllarca acılar çekildi. Türk halkı da Kürt halkı da. Dünyaya baktığımızda Ortadoğu’ya baktığımızda; nasıl Malazgirt’te başlayan Türk-Kürt ittifakı varsa aslında bugün de çok geçerli. Süreç bunu bize anlatıyor. Ortadoğu bataklığında aslında -bir bütün olarak söylüyorum sadece Kürtler için söylemiyorum- tehlikelerle dolu bir süreç yaşanıyor. Bunu iç dinamiklerimizle oturarak konuşmak gerekiyor. Bu konuda da mutabıkız. Çünkü bu durumu kaşıyacak çok kuvvet var. Herkes çıkar ortaya.

Herkes derken… Uluslararası güçler mi diyorsunuz?

Uluslararası güçler. Emperyalizmi görmeliyiz. Yayılmacı politikaları gün geçtikçe halklar üzerinde büyüyor. Böyle bir dönemde gerçekten yeniden bir hukuk oluşturmak, yeniden Türk-Kürt dostluğunu kurmamız gerekiyor. Ortadoğu’da kendi sorununu çözmüş olan Türkiye hem demokrasi ihraç edebilecek hem de çok etkili bir aktör olacak. Kendi iç sorunlarını çözmeyen ülkelerin karanlık bir döneme girdiklerini görüyoruz. Türk-Kürt dostluğu bugün gerçekleştirmek gerekiyor.

Devlet Bahçeli’nin tavrı nasıldı?

Bahçeli’nin tavrı çok olumluydu, gerçekten saygılı ve samimi olduğunu görüyorsunuz. Genel bir sohbetti.

PARTİLERİN TAVRI ÜZERİNDE DURDUK

Öcalan’ın 7 maddelik mektubu gündeme geldi mi?

Ziyaretti, sohbetti. Herkesin, tüm siyasi partilerin, parlamentoda olan olmayan partilerin bu sürece katkısı nasıl olacak? Bunun üzerinde durduk. Genel bir değerlendirme.

Siyasi partilerle görüşülecek sonra İmralı’ya gidilecek

Öcalan silah bırakma çağrısı vs. konuşuldu mu?

Daha önce açıklandı bu konular. Ben İmralı'ya giden heyette değildim. Bu görüşmeler sonucunda iki veya üçüncü İmralı ziyaretinde silah bırakma çağrısı gelebilir. Şimdiden bir şey söyleyemeyiz. Bizim de aldığımız bilgiler öyle. Bütün siyasi partilerle görüşüp, heyetin tekrar İmralı’ya gitmesi ve ona göre de değerlendirme yapılacağı anlaşılıyor.

Yani siyasi partilerle yapılan görüşmelerden çıkacak sonuç da İmralı’da değerlendirilecek.

Elbette. Kendisi de ‘parlamentoda çözülmesi gerekiyor’ dedi. Parlamentodaki partilerin düşünceleri önemli. Bunlar da değerlendirilecek. Bu bir başlangıç adına süreç diyemeyiz.

Adı konulmamış bir süreç.

Evet. Adı konulmamış, iyi niyetli bir başlangıç. Türk-Kürt halkının tarihten gelen dostluğu var ve bu tekrar inşa edilmeli. Şunu da görüyoruz: Irak’a da gittim, Suriye’ye gittim. Şu anda dışarıya çıkamıyorum. Ama bütün Kürtler’in gözü Türkiye’de. Kendilerini hala Osmanlı’dan bu yana Türkiye’nin bir parçası olarak görüyorlar. Kürtler sadece Türklerle adil bir yaşam sürebilir, özgürleşir. Başka şansları da yok. Türkler’in de Kürtleri dışlayan tavrı doğru değil.

Sürecin en başında 1 Ekim öncesinde Devlet Bahçeli’yle bir temasınız oldu mu?

Sadece Sırrı Süreyya Önder telefondayken ‘Ahmet ağabey de yanımda’ dedi ve telefonu verdi. Sayın Bahçeli’yle konuştum, hal hatır sorduk. O kadar bir görüşme oldu. Tesadüfen bir görüşme oldu.

Bir genel af talebi oldu mu Bahçeli’yle görüşmenizde?

Bunlar spekülasyon. Öcalan da görüşmede umut hakkı gibi konuları gündeme getirmemiş. Suriye, Türkiye’deki gelişmeler, emperyalizmin Ortadoğu’yu ele geçirme çabası… Bunlar gündeme gelmiş Öcalan’la yapılan görüşmede de. Bunlara karşı ne yapmak gerekiyor? Kendi meselemizi kendimiz çözmemiz gerekiyor düşüncesi konuşulmuş. Başkası müdahil olmasın. Öcalan da ‘bu iç mesele’ diyor ve parlamentonun çözmesi gerektiğini anlatıyor. Görüşmeyi yapan arkadaşların verdiği bilgiler ama fazlasını söyleyemem.