Bana hayatı dar etmeye çalışana meydan okuyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve bana ulaşmak ise hedefiniz benim yol arkadaşlarıma ve ailelerine çile çektirmenize, bahanelere gerek yok. İşte siyasi yasak davam orada! Madem hedefiniz benim, bari burada mert olun. Onayın benim cezamı, milleti rahat bırakın!”

Bu cümleleri İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu önceki gün Beşiktaş Belediyesi’nde kurdu. Ancak… Pazartesi gününden bu yana iktidara yakın bazı medya kuruluşlarında “Vurgunun adresi İBB iştirakleri” başlıklarını okuyunca “Ne oluyor?” sorusuna yanıt aradım.

İlk önce soruşturmayla ilgili kısa bilgi verelim:

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada, iddiaya göre, Aziz İhsan Aktaş’ın elebaşılığını yaptığı öne sürülen suç örgütünün, belediye başkanları ile belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vererek ihaleleri organize ettiği belirtilmişti. Suç örgütünün ihaleleri kendi firmalarının almasını sağladığının tespit edilmesiyle soruşturma başlatıldığı anlatılan başsavcılık açıklamasında da, yaklaşık 3 ay boyunca şüphelilerin takibe alındığı bildirilmişti. Bu kapsamda Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu 40 kişi gözaltına alındı.

Peki İmamoğlu neden “Bana ulaşmak ise hedefiniz” cümlesini kurdu? Bunu yanıtı “gizlilik kararı” verilen soruşturma dosyalarında gizli. Bu soruşturma dosyaları İBB’yle ilgili.

Anlatayım.

“Pazartesi gününe kadar anlamamıştık”

2022’de bu yana İBB şirketleriyle ilgili yürütülen 10 soruşturma var. İETT, İSFALT, İGDAŞ, İSTAÇ, Raylı Sistemler, Yol Bakım Dairesi, İSKİ üzerindeki dosyalar. Bu dosyalarla ilgili de gizlilik kararı verilmiş. Konuyla ilgili Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan’la görüştüm.

Dedi ki:

“Dosyaların her biri gizlilik kararı içinde. Bu pazartesi gününe kadar dosyaların nasıl seçildiği, neye göre seçildiği, neden bizden istendiği ve neye göre soruşturmaya konu edildiği hakkında bir soru işaretimiz vardı. İhbar mı var, şikayet mi var diye… İncelemenin konusunu bilmiyorduk. Pazartesi günü Beşiktaş Belediyesi’ne olan operasyonla birlikte yani Aziz İhsan Aktaş’ın suç örgütü lideri olarak açıklanmasıyla beraber anlıyoruz ki yüklenicilerden hareketle, ihale alıcılarından hareketle bir soruşturma yönetiliyor. İlk izlenimimiz bu.

“Bunun haricinde soruşturmaya konu ihalelerin neredeyse yüzde 99’u açık ihale şeklinde yapılmış ihaleler. Bir pazarlık usulüyle değil. 21/B değil belki birkaç 21/B vardır. Bizim için en önemli konu neden bu ihaleler?

“Ekrem Bey’in ‘Neden ben?’ sorusuna yanıt bir ihale var. İETT’nin bir bakım onarım ihalesi ile alakalı 2022’de başlayan bir soruşturma var. O dönem bir mülkiye müfettişinin incelemesine konu olmuş. İnceleme sonucunda Tevfik Göksu’nun gündeme getirmesiyle teftiş başlamıştı. Bunun sonucunda da savcılık soruşturması başladı. Neredeyse 50’ye yakın İETT çalışanının ve altını çiziyorum bunların yüzde 90’ı ömrünü İETT’ye vermiş 30 yıllık çalışanlar ifade verdi. Dosya olduğu gibi duruyordu. Bir bilirkişi incelemesi yapılmamıştı. Ne hikmetse Ekim 2024’ten itibaren içinde İBB’nin geçtiği her dosyaya gizlilik kararı alındı.”

“Gizlilik kararı bizi düşündürüyor”

Avukat Mehmet Pehlivan’ın altını çizdiği bir nokta daha var:

“İki savcının (Kaçakçılık Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu ile Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu) yürüttüğü soruşturmalar 2024’te başladı. Ancak daha önceki dosyalar için de gizlilik kararı alındı. Değişen bir usul var.

“Açayım: 2019-2024 arasında çok az sayıda savcılık soruşturması bulunmaktadır. Bunun sebebi, o dönemde bir ihbar ve şikayet halinde önce 4483 sayılı kanun gereğince memurların soruşturulması ve yargılanması soruşturma iznine tabi olması nedeniyle önce mülkiye müfettişliğinin teknik bir rapor alması, teknik rapor sonrasında soruşturma izni kararına karşı yargı yolunun varlığı, İdare Mahkemesi ve Danıştay incelemesi neticesinde birçok soruşturma izni kararı iptal edilmesi nedeniyle savcılığa intikal sayısı bir hayli azdır. Ancak Ekim 2024 itibariyle birlikte ihbar ve şikayet halinde 4483 sayılı Kanun bertaraf edilerek ihaleye fesat ve rüşvet suçlamasıyla soruşturma aşamasına geçiliyor. Bu nedenle Ekim 2024’ten 30 gün içinde 9 ayrı soruşturma açıldı. Ve hepsine gizlilik kararı konuldu. Bu gizlilik kararları bizi bir hayli düşündürüyor.

SONUÇ: Beşiktaş Belediyesi ve Esenyurt Belediyesi’ne yönelik soruşturmayla ilgili İBB’den de ihalelerle ilgili dosyalar istendi. Biz bu soruşturma dosyalarının ayrıntılarını iktidara yakın bazı gazetelerden okuduk. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “hedefte ben varım” cümlesinin altında yatan da bu soruşturmalar olduğu net!