Ekrem İmamoğlu’na yakınlığıyla bilinen bir dostum dedi ki:

“Ekrem Başkan altı yıldır Tayyip Bey’le uzlaşmaya çalışıyordu. Görüşme talebinde bulundu, dışardan yatırımlar için destek getirdi ve Erdoğan’la oturmak istedi. Ancak bu talepleri karşılık bulmadı. Dün yaptığı toplantı İmamoğlu açısından ‘savaş ilanıydı’ diyebiliriz.”

- Saraçhane’ye uzanalım.

Bilirkişinin merkezde olduğu toplantıda dersine iyi hazırlanmış bir portre çizdi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu. Soruşturmalarla ilgili “derin” bir konuyu halkın anlayacağı dille anlattı ve kamuoyunu ikna etti diyebiliriz. Benim dikkatimi yoğunlaştırdığımsa Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan’ın sorusu oldu. Pehlivan, CHP koridorlarında konuşulan bir konuyu gündeme getirdi. İmamoğlu, “Bu baskı sürecinde Cumhurbaşkanı adayının erkenden açıklaması gerektiğini düşünüyor musunuz” sorusuna şu yanıtı verdi: “Şu anda çok yoğun ve baskıcı bir ortam var, siyasetin bu tarafına girmeyeceğim. Zaten partimiz gereken çalışmaları yapıyor, gereken açıklama gereken zamanda parti genel başkanımız tarafından yapılacaktır. Ben bugün siyaset ve yargı çerçevesinde kalmak istiyorum.”

Evet… CHP’de bir grup diyor ki: “Ekrem Bey’in adaylığı şimdiden ilan edilsin ve yargı baskısına karşı önlem alınsın. Ya da İstanbul’da büyük bir belediyeye daha operasyon yapılırsa CHP’nin başına geçsin.” İkinci olasılıkla ilgili yani CHP genel başkanlığı konusunda İmamoğlu cephesinin “sıcak” olmadığı ve “Soruşturma olacak ve biz de korkup partini başına mı geçeceğiz?” değerlendirmesi yapılıyor. CHP yönetimiyse “Çift forvetten birinin küstürülmemesini” istediği için açıklama yapmakta aceleci davranmıyor. Çift forvetten biri Ekrem İmamoğlu diğeri Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş.

Yavaş bağımsız aday olursa…

Küstürülmemek istenen Yavaş’ın da 9 Kasım 2024’te yaptığı açıklamanın arkasında durduğu belirtiliyor: “Son 50 ankete baktığınız zaman hemen hemen hepsinde hem başarı oranları açısından hem de kamuoyu yoklamalarında hep ben birinci çıkıyorum. Son bir hafta 10 gündür acımasız bir saldırı var. Gerek konserler üzerinden gerek her türlü iddiaya başladılar saldırmaya. Bunu görüyoruz ve bu maalesef sağlı sollu yapılıyor. Buna dikkatinizi çekmek isterim. Ama çekindiğimiz hiçbir şey yok. Yargıyı sopa gibi kullanıp kumpas yapmak, bunlar FETÖ taktikleridir, tavsiye etmem.” Ancak Ankara’nın havasını iyi koklayanlara göre ibre her geçen gün İmamoğlu’na dönüyor. Özellikle son soruşturmalarla birlikte İBB Başkanı “olası adaylıktan”, “adaylığa” doğru yol almakta.

Bu durum Mansur Yavaş’a yakınlığıyla bilinen AREA Araştırma’nın son yaptığı ankete de yansımış durumda.

Ankete göre; Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin adayı olması durumunda Mansur Yavaş’a oy vereceğini belirtenlerin oranı yüzde 51.6, oy vermeyeceğini belirtenlerin oranı yüzde 38.6’dır. Oy verme konusunda kararsız kalanların oranı ise yüzde 9.8. Ancak Cumhurbaşkanlığı seçiminde bağımsız aday olması durumunda Mansur Yavaş’a oy vereceğini belirtenlerin oranı yüzde 43.9, oy vermeyeceğini belirtenlerin oranı yüzde 46.4. Oy verme konusunda kararsız kalanların oranı ise 9.7. “CHP’nin adayı - bağımsız aday” sorularına göre aradaki fark yüzde 8.

- Anketteki kritik soruysa şu:

“Yapılacak ilk Cumhurbaşkanlığı seçiminde, muhalefetin ortak aday üzerinde anlaşamaması durumunda aşağıdaki isimler aday olursa tercihiniz ne olur?” Yanıtlara göre; Tayyip Erdoğan yüzde 30.6, bağımsız aday Mansur Yavaş yüzde 28, CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu 27.9. Yani CHP’nin adayıyken aldığı oy yüzde 51.6 oy alan Yavaş, üçlü bir seçimde ve bağımsız aday olursa yüzde 23 daha az oy alıyor (yüzde 28). Buradan da ortaya çıkan tablo: CHP’nin adayı olmak önemli!

Mansur Yavaş cephesinden yapılan bir değerlendirmeyi de eklemekte fayda var: “CHP, DEM kartını AKP’ye kaptırırsa… Cumhur İttifakı’ndan milliyetçi seçmeni kendisine çekebilecek ve dengeyi değiştirebilecek tek isim Mansur Yavaş. Ama bu DEM Parti’nin AKP’yle hareket etmesine bağlı. O zaman da CHP’nin Yavaş’tan başka şansı kalmayabilir.”

Müsavat Dervişoğlu’nun birlik çağrısı

Anketten bir notla bitirelim:

AREA’nın anketine göre; İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu’nun Çağlayan Adliyesi önünde Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’a verdiği desteği ve yaptığı birlik çağrısını “olumlu” değerlendirenlerin oranı yüzde 48.8, “olumsuz” değerlendirenlerin oranı yüzde 33.6’. Fikir belirtmeyenlerin oranı ise yüzde 17.6. CHP seçmeninin yüzde 74’ü de “birlik çağrısına” destek veriyor.