Tartışmalarla, acılarla, ekonomik krizlerle dolu bir yıl uğurladık. Siyaseti bırakın, spor dünyasında da ‘umutsuzluk’ artık bizler için sıradanlaştı. Kimsenin birbirine güvenmediği, tahammül edemediği bir ortam var. Sporun birleştirici tarafını değil de kavga tarafını benimser hale geldik. 2025’ten çok şey bekliyoruz, en başta da kuralları adil uygulayan, kararlı bir futbol federasyonu…

Büyük vaatlerle futbolumuzu yönetmek için yola çıkan ve Büyükekşi yönetimini devirme başarısı gösteren İbrahim Hacıosmanoğlu daha ilk krizde topu kulüplerin kucağına atıverdi. Kulüp başkanları geçmişte yani Trabzonspor başkanlığı sırasında yaşananlardan dolayı diş biliyor ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakınlığını da bir mülakatında dile getirince savaş baltaları rafa kalktı.

Sevgili başkan, geçmişe sünger çekerek herkesle iyi ilişkiler kurmak istiyor. Adı krizlerle anılan ve başarısızlık gerekçesiyle hedef haline gelen Merkez Hakem Komitesi’ni (MHK) ‘kulüpler yönetsin’ fikrini ortaya atıyor. Aslında bu fikri kendisi de benimsemiyor ama kamuoyunda gündem olması ‘bizce’ yeterli.

BAŞKANLIK DÜZEYİNDE 6 KULÜP

Dedik ya bu fikri kendisi de benimsemiyor diye. Aslında kulüplerimizin de Hacıosmanoğlu’nun, ‘MHK’yı siz yönetin’ teklifini ciddiye almadıkları görülüyor. TFF ile Kulüpler Birliği Vakfı (KBV) toplantısına sadece altı Süper Lig başkanının katılması kafalardaki soru işaretlerini daha da arttırıyor.

Örneğin Galatasaray, maslahatgüzar seviyesinde Uğur Yıldız tarafından temsil edildi. Trabzonspor’un resmi yayın organı gibi olan yandaş bir gazetede de “Danışma Kurulu tartışma çıkardı” haberini okuyoruz. Hatta gazete o kadar iddialı yazıyor ki “Bu MHK varken biz yokuz” diyor. Beşiktaş’ın yeni Başkanı Serdal Adalı ise geçerken şöyle bir uğramış(!)…

KİMSE SESİNİ ÇIKARAMAZ!

Yazarımız Seçim Demirel, danışma kurulu planıyla günün kurtarıldığını ve oluşacak yapının da gayrı resmi olacağını yazmıştı. Seçim hoca ‘Pollyannacılık’ demişti. TFF yönetiminde şöyle bir fikir de dolaşıyor: Dokuz maçın hakemlerini liyakata göre MHK atasın, yardımcılarını ve VAR hakemlerini noter belirlesin. Böylece kimse sesini çıkaramaz, tartışma da biter…

TÜM ÜYELER KULÜPLERE

MHK Başkanı Ferhat Gündoğdu’nun basın açıklamasında şöyle duyduk: Danışma kurulunun üç üyesi KBV’den, iki üyesi TFF’den olacak. Hacıosmanoğlu, yaptığı hizmetlerin hakem tartışmalarına kurban gitmesinden öyle bıkmış ki TFF’nin belirlemesi ön görülen iki üyeyi de KBV ve 1. Lig Kulüpler Birliği’ne vermeye bile razıymış. Bakalım işin sonu nereye varacak.

GENÇ HAKEMLER SABREDİN

Danışma kurulu için gereken şirketleşme hamlesi gerçekleşene kadar TFF cephesi, “Hakemleri gençleştirdik, onlara sabredin” diyormuş. Hakemlere güvenmek gerektiğini her fırsatta söylüyorum, söylüyoruz. TFF bu konuda haklı ama hatalar devam ettikçe günah keçisinin kim olacağını da biliyoruz.

ALT LİGLERİ YOK SAYMAYIN

Burada Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu’na sesleniyorum. Mehmet Büyükekşi’yi büyük kulüpler değil asıl alt liglerde mücadele eden Anadolu kulüplerinin oylarıyla devirdiniz. Kulis bilgilerine göre onlara verdiğiniz vaatleri tutmayıp ilişkinizi koparmışsınız ve katılımcı olmalarına izin vermiyormuşsunuz. Yapmayın, alt ligleri yok saymayın...