Maç öncesi yorumlara bakınca Bodrumspor’un yeni hocası Jose Morais ile haftalardır gol yemeyen bir görüntü vermesi, nedense bazı yorumcuları tedirgin etmişti!

Problem şu ki, bu ligde bu Bodrum takımının Fenerbahçe’nin rakibi olabileceğini düşünüyorsanız, bilin ki minimum Fenerbahçe’ye ayıp ediyorsunuz.

İki takım arasındaki kağıt üzerindeki farklara bakacak olursak ne dediğim daha iyi anlaşılacak. Örneğin Fenerbahçe 1907 yılında kurulmuş ve o günden bugüne süper lig seviyesinde oynuyor. Bodrumspor ise ahi ömründe ilk kez süper lig görüyor. Fenerbahçe’nin market değeri 235 milyon Euro, Bodrumspor’un ise 22 milyon. Yani Fenerbahçe’nin bazı futbolcuları markette Bodrumspor’dan daha değerli.

Tablo böyleyken, efendim yeni hocaları ile gol yemiyorlar, puana çok ihtiyaçları var gibi yaklaşımlar büyük takımlarımızı küçültmeye çalışmaktan başka bir işe yaramıyor. Nitekim ilk yarı neredeyse Bodrum sayı tuşu oluyordu.

Bu skordan sonra da iki takım arasındaki sportif kalite farkının büyüklüğü göz ardı edilerek, Bodrumspor’un sakat ve cezalı oyuncularının çokluğunun maça etki ettiğinden falan bahsedilecek. Fenerbahçe’nin 2 ağır oyuncusunu ilk 11’e koymayarak ilk yarı biraz hızlandığı falan çöp olacak!

Neticede ligimizin altı ile üstü arasında bu kadar fark olması, puantajda birinci ile üçüncü arasındaki 20 puanlık fark, sene 2025’te “ele çarpan” topa penaltı verip, ceza sahasında “omuz atarak” oyuncu devirmeye devam diyen hakemler ve 6 gole rağmen sahada tatsız tuzsuz ve futbol adına hiçbir şey olmaması mart sonunda Avrupa’da niçin olmadığınızın açık göstergesi olarak her hafta sergilenmeye devam edecek gibi görünüyor.