A Milli seviyesinde UEFA Uluslar Ligi’nde, B’den A’ya çıkabilmek için ikili maçta Macaristan’ı ekarte etmemiz gerekiyor. Evimizde oynadığımız ilk maçın sonucunda yolun yarıdan fazlasını geçtik.
Maça 9. dakikada Benfica’lı Orkun’un akıl dolu golü ile başladık. Temponun çok yüksek olduğu maçın başında Abdülkerim’in defans arkasına attığı isabetli toplar Macarlara soğuk terler döktürdü. Ancak Macarlar hiç geri adım atmayarak tecrübeli ve iş bitirici oyuncuları ile kalemizi tehdit etmeye devam ettiler.
Nitekim 28’de yüksek baskı nedeni ile çıkamadığımız bir pozisyonda kaleci Uğurcan’ın berbat hatası ile golü yedik. Devamında oyuna gelen denge yavaş yavaş ev sahibi avantajını kaybetmemize neden oldu.
Temel futbol bilgisi ve kültürünü Avrupa’da alan çoğunluk oyuncularımızla, Avrupa futbolunun hızını benimsemiş olan Macarların oynadığı tempolu oyuna bakınca, ligimizde oynanan tıngır-mıngır futbolun uluslararası arenadaki seviyesini düşününce, yine canımız sıkıldı.
İkinci yarı 1-1 ile avantajlı duruma geçen rakip daha temkinli oynarken Kerem ve İrfan’dan gelen nefis goller rövanş için de hepimizi ümitlendirdi. Maç boyu hakemin sadece spikerimizi rahatsız etmesi (!) iyi yönettiğinin net bir göstergesi oldu.
Ülke olarak üzerimize çöken kara bulutların bir nebze de olsa dağılması umuduyla izlediğimiz maçta istediğimiz sonucu almak, enseyi karartmadan mücadelenin önemini bir kez daha gösterdi!
Yaşananlar her ne olursa olsun istiklal marşımızın da söylediği gibi "Korkma Sönmez Bu Şafaklarda Yüzen Al Sancak, Sönmeden Yurdumun Üstünde Tüten En Son Ocak" diyoruz!