Medeni Hukuk:
Hak ve adalete dayanır...
Erdemli kişi, cezalandırılmaktan korktuğu için değil:
Hak, hukuk ve adalete saygılı olduğu için suç işlemez...
***
Din hukuku ise:
Din ahlâkı ile yetiştirilmiş, eğitimsiz, cahil ve utanma duyguları gelişmemiş insanları:
Günah ile korkutur...
Medeni hukukta suçun cezası bu dünyada…
Din hukukunda günahların cezası ise:
Ne zaman kopacağı bilinmeyen ve 4.5 milyar yıldır kopmayan kıyamet gününde çekilir…
***
Modern devletler, din değil modern hukukla yönetildikleri için zengin…
Halkları ise özgür ve müreffehtir…
Din devletleri ise din hukukuyla yönetildikleri için halkları:
Baskı altında ve çok zor ekonomik şartlarda yaşarlar…
***
Demek istemem o ki canlarım:
Uygar dünya yardım ve ilişki için:
Yeni Suriye rejiminin laik sistemle mi yoksa İslâm şeriatı ile mi yönetileceği konusunu takip etmeden:
Parmağını bile kıpırdatmayacaktır…
KANAATİM O Kİ
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreni’nde çok değerli kişilere ödül verdi…
Hiçbirine itirazım yok…
Ancak ve meselâ:
Bilim Kültür alanında, değerli filozofumuz İoanna Kuçuradi, müzik alanında Fazıl Say, tiyatroda Haluk Bilginer de ödüllendirilebilirdi…
***
Oysa, Erdoğan törende yaptığı konuşmanın bir yerinde aynen şöyle dedi:
“Her alanda olduğu gibi kültür ve sanatta da kimsenin dünya görüşüne, yaşam tarzına, siyasi tutumuna bakmıyor, bu ülkeye, bu millete, bu topraklara aidiyet duyan herkesi baş tacı etmeye özen gösteriyoruz…”.
***
Samimiyet ölçerim yok ama…
Erdoğan’ın konuşmasının bu bölümünü okuduktan sonra ödüllendirilenlere ve unutulanlara(!) bakınca…
Erdoğan’ın konuşmasında samimi olmadığı kanaatindeyim…
AH BİR OLABİLSE
Gerçekten demokratik bir hukuk devleti olsak…
Sendikalaşma özgürleştirilebilse…
Asgari ücret sadece, belirli oranda çalışma engeli olanlar için uygulansa…
Kıdem tazminatı payı ise çalışan adına, sigorta fonlarından birine yatırılsa…
Yatırmayan işverene, ikinci gecikmede cebri icra uygulansa…
O kadar çok sorun çözülmüş olur ki…
