Bu dertlerimizin devası Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplandı. Servis edilen görüntü bana daha çok “mesir macunu şenliklerini” hatırlattı... Saydığım kadarıyla masada 18 erkek vardı. Yahu numunelik de olsa tek bir kadın kurulda görev almaz mı?

Yaklaşık 1.5 saat sürdü toplantı… Eğer bazıları saksı niyetine katılmadıysa kişi başı beş dakika konuşma hakkı…

***

Muhtemelen toplantıda çeşitli öneriler masaya yatırıldı. Para olmadığı için isteseler de bir şey yapamayacakları anlaşıldı. Tahminen ancak Saray’a yetecek kadar para kaldığı anlatıldı.

Toplantı sonrası açıklama beklendi. Beklenen açıklama gelmedi. Herkes gitti. Neyse ki sonradan yazılı açıklama medyaya geçildi.

***

Denilmiş ki; “Kazanımlarımızı daha ileriye taşıyacak adımları atmaya devam edeceğiz.” İyi de hangi kazanımlar?

“Valla aradık taradık biz de pek bir kazanım bulamadık!” diyecek halleri yoktu tabii… Haliyle gayet kolay işleri… İleriye taşıyacak bir şey yok ki!

Zira yazılı metnin “Türkiye Yüzyılı vizyonu ile sürdürülebilir…” diye devam etmesine ne demeli?

Okuyan da tavuklar çift sarılı yumurtladı, koyunlar ikiz doğurdu, küsler barıştı, âşıklar kavuştu sanacak. Gördük vizyonu! Bu yılı sağ salim çıkartabilene madalya takılacak neredeyse…

***

Toplantıda esas hikaye “TROY” adıyla bilinen Türkiye’nin yerel ödeme sistemini geliştirmekti. Diğer açıklamalar promosyon niyetineydi.

TROY’da amaç, Visa veya Mastercard gibi uluslararası kuruluşlar yerine yerli bir kart ağı oluşturulmasını sağlamak.

Kamu bankaları artık yeni kart taleplerinde ve mevcut kartların yenilenmesinde aksi belirtilmedikçe VISA ve Mastercard yerine TROY kartı gönderecek.

***

İyi niyetli bir girişim... Daha düşük işlem maliyeti, yerli ekonomiye katkı, büyük veriyi kolay toplama, global ödeme sistemlerine bağımlılığın azaltılması, olası uluslararası kriz veya yaptırım durumlarında alternatif oluşturma… Eyvallah…

Yerli ve milli ödeme sistemi yapma heveslerini anlıyorum ama çok ciddi sorunlar var burada… Öncelikle uluslararası sisteme entegre değil…

***

Ne doğru dürüst online alışveriş yapılabiliyor ne de Amazon, Spotify gibi platformlara ödeme talimatı verilebiliyor. Yurtdışındaki pos cihazları kendisini hiç tanımıyor. “Discover” sistemini kaç kişi duydu bilmiyorum ama sadece onunla anlaşması var bu alanda…

Türkiye’de dahi tam olarak yaygınlaşmadığı için insan güvenemiyor. İlla yanında başka bir kartı da taşımak gerekiyor.

***

Merak etiğim tarafı altyapısının sağlamlığı… Kişiye özel E-Devlet ve E-Nabız verilerini çaldıran, internette parayı veren herkese satılmasına engel olamayan bu sistem, bizim kredi kartı güvenliğimizi nasıl sağlayacak acaba?

İnşallah bunu da konuşmuşlardır erkekler arası bu toplantıda!