YENİ YILDA, YENİ VİTRİN
İktidar Partisi’nin aylardan beri süren kongre hazırlığında sona gelindi. İki ay sonra AKP’nin yeni vitrini belli olacak. Partide yüzde 50 oranında değişim yapılacak. Bu yenilenme olarak lanse edilecek. Ancak emin olun, parti içinde konuşulan tek konu, “Kimin adamı, kime yakın, Erdoğan ailesi işin neresinde?”
AKP çok uzun süreden beri, “yeni, dinamik, genç, etkili ve güçlü” ekip oluşturma gücünü yitirdi. İktidarın ilk 10 yılındaki refleksler artık yok. Bunu gündeme almamızın nedeni, partide süren büyük kongre hazırlıkları.
Büyük iller en sona bırakıldı. Ocak ayında diğer iller, şubatta üç büyük ilin kongreleri tamamlanacak. Şubat sonu en geç mart ayında büyük kongre yapılacak.
***
Konuya İstanbul’dan bakarsak; partinin mevcut il başkanı yeniden aday olmayacağını açıkladı. Zaten kimsenin de onu yeniden başkan yapmayı düşündüğü yoktu.
Bir süreden beri Bilal Erdoğan’a yakınlığı ile bilinen Ensar Vakfı eski yöneticisi Cenk Dilberoğlu’nun il başkanı yapılacağı konuşuluyor.
Dilberoğlu’nun tabandan kopuk, teşkilatları harekete geçirecek yapıya sahip olmadığını öne sürerek itiraz edenler var.
Bu isimden çok memnun olmayan bazı İstanbul milletvekilleri, Eski Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın il başkanı yapılması için kulis yapmaya başladılar.
Aile karşısında pek şansları yok gibi. Çünkü başta söylediğimiz gibi konu liyakat veya başarı değil.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’la bir toplantı yaptığı ve değişecek başkanları belirlediği biliniyor. 39 ilçe başkanının yarısı topun ağzında. Değişiklik olmazsa, İstanbul il kongresi 8 Şubat’ta yapılacak, sonucu birlikte göreceğiz.
***
Tüm illerde aynı rutin sürüyor. ‘Tek tip, tek adaylı, yarışsız ısmarlama organizasyonlar’ demek daha doğru olur. Zaten aylar önce il başkanlarının büyük bölümü genel merkez tarafından atandığı için, yapılan kongreler de şeklen. Hepsi anahtar teslimi.
Bir AKP klasiğidir, rakamsal olarak yüzde 50 yenileme hep yapılır. İl yönetimlerinden, MYK ve MKYK gibi üst yönetimlerde de aynı oranda değişim yaşanır. Ancak asıl sorun nitelik.
***
Başka bir tartışma konusu, son üç seçimdeki başarısızlıktan sorumlu tutulan mevcut genel merkez yönetiminin hâlâ görevde kalması. Partiyi genel seçime hazırlanacak yeni kadroların bu isimler tarafından belirleniyor olması.
Kendileri hesap vermedikleri gibi yeni yapıyı da kendilerine göre oluşturdukları iddia ediliyor.
‘Hataları gören, gençlere kapı açan, ülke sorunlarına duyarlı yeni bir kadronun’ bu yaklaşımdan çıkmayacağı iddia ediliyor.
***
Partide siyaset yapanların tek derdi de bu değil. Daha önce de kaleme aldığımız üçlü yapı en büyük sorun. ‘Parti grubu, genel merkez ve saray kadrosu’ ayrı telden çalıyor. Buna bir de kabine ve dışarıdan atanan bakanları ekleyin…
Uygulanan politikalarda bir bütünlük olmadığı, tek merkezden, ortak akılla üretilmediği eleştiriliyor. Her yapının karar vericileri, kendilerini en üstte görüyor. Tam bir kaos…
***
AKP’de parti içi siyaset sohbetlerinin bir başka konusu da her iki ayda bir değişeceği iddia edilen kabine. Bunu servis edenler de yine partide beklentileri olanlar.
Bütçe görüşmeleri öncesinde değişiklik yapılacağını iddia edenler, bütçe görüşmelerinin ardından aynı beklentiyi yine servise koydular. Ama bu kez kimse satın almadı.
Partiyi yakından izleyenler, büyük kongreye iki ay kala böyle bir değişikliğin yapılmayacağını biliyor.
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, partinin vitrini olan MYK ve MKYK’ya dışarıdan görevlendirmeler yapacak. Sonra da kabinede 4-5 bakanlık bir değişiklikle yola devam edecek” deniliyor.
Ama yine aynı soru soruluyor; “kimin adamı, kime yakın?”