9 ÖZEL HASTANEYİ KİM KURTARDI?
Yeni doğan çetesi, sağlıkta genel bir nitelikli dolandırıcılık ve soygun yaşandığını gözler önüne serdi. ‘112 sevkleri her ay kamuoyuna açıklansın’ başlıklı iki yazı yazmış biri olarak, sistemdeki çürümenin çok daha derin olduğu görülüyor. Son iddialara göre, dava konusu olan 13 özel hastaneye ilave soruşturma kapsamını alınacak 9 özel hastane, birilerinin devreye girmesiyle kurtarıldı!
Çağ atlayan Türkiye’de nereye neşter vursanız, elinizde kalıyor. 18 Şubat’ta ertelenen Yeni Doğan Çetesi Davası ve sonuçları Ankara’da çok konuşulan konulardan biri. Sağlık sistemindeki çürümenin hasıraltı edildiğini düşünen çok.
- YENİ İDDİALAR VAR
Kulislerde konuşulan iddialara göre özel hastanelere SGK hastalarının yönlendirilmesini sağlayan 112 sevk sistemi bu yolsuzluğun başında. Tercih edilen hastaneler ve iktidarda kime yakın oldukları halen konuşuluyor.
Sadece yeni doğan değil yoğun bakım, acil servis ve ameliyat yönlendirmelerinden özel hastanelerin son yıllarda yüzde 200 kâr ettikleri, konunun bir nevi SGK soygununa dönüştüğü anlatılıyor.
- 9 HASTANEYİ KİM KURTARDI?
Siyaset kulislerinde konuşulan yeni iddia ise hakkında dava açılan ve kayyım atanan 13 hastaneye ilave olarak, benzer sorunların yaşandığı 9 özel hastane daha saptanıyor. Bu hastanelerle ilgili olarak yeni bir soruşturma açılması, Ankara’dan birilerinin devreye girmesiyle durduruluyor.
Sağlık alanında uzmanlığı olan bir AKP’li siyasetçi, “Bugün devlet hastaneleri ve üniversite hastanelerinin her birine bir savcı atasanız, hukuksuz yapılanlar, çıkar sağlayanlar, soygunun içinde olanlarla ilgili yeni doğan çetesinden fazla olay yakalarsınız. Hiçbiri masum değil…” yorumu yaptı.
Edinilen bilgilere göre dava konusu olan 13 hastaneyle seri toplantılar sürüyor. Bu hastanelerin geleceği konusunda karar verilmiş değil. Sağlık Bakanlığına devredilmesinin düşünülmediği öğrenildi.
- GÖNÜLLÜ SATIŞ İDDİASI
Dava sonuçlanmadan satılamayacağı biliniyor ama TMSF’nin hastane sahiplerine ‘gönüllü olarak’ satmaları önerisinde bulunduğu anlatılıyor. İddiaya göre, ‘alıcısı hazır’ hastanelere birileri çökme hazırlığında.
İlginç sorular
Bu tartışmalar sürüp giderken, bu ayın başında TİP Milletvekili Ahmet Şık, yenidoğan çetesiyle ilgili kapsamlı bir soru önergesi verdi. Sağlık Bakanlığı tarafından verilen yanıt tam bir geçiştirme. Ancak Şık, bizim de siyaset kulislerinden duyduğumuz iddialara benzer iddiaları gündeme getirdi.
Şık, kamuoyunda haklı olarak infial uyandıran skandalın arkasında sağlık sisteminde yaşanan çürümenin yattığını iddia ederek;
- “Skandalın sadece tek bir çete veya birkaç hastane ile sınırlı olmadığı, ülkemizdeki sağlık sisteminin neredeyse her kademesinde benzer usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların izi olduğu anlaşılmaktadır.
- Bu skandala dahil olduğu iddia edilen 42 hastaneden söz edilmektedir. Bu soruşturmanın kapsamı, diğer hastanelerin iktidara mensup veya iktidara yakın siyasetçilere ait olması nedeniyle mi sınırlı tutulmuştur?
- Hizmet alım uygulaması başladığından bugüne dek özel hastanelere bu tür işlemler için yıllara göre ve toplamda ne kadar ödeme yapılmıştır?
- Çeşitli hastane yöneticilerinin soruşturmayı kapatmak amacıyla “AKP ve MHP ilçe başkanlarıyla birlikte savcıları ziyaret edip” soruşturmayı örtbas ettikleri iddiası gerçeği yansıtmakta mıdır? Bu konuda hangi bulgular söz konusudur?
- Soruşturmaya dayanak ihbarın tarafınızca il sağlık müdürlüğü yapıldığı dönemde geldiği de hesaba katılınca, kamuoyunda çeşitli kesimlerce meselenin üzerine müdürlüğünüz döneminde yeterince gitmediğiniz yönünde eleştiriler ortaya konulmuştur. Müfettiş görevlendirmediğiniz doğru mudur? Doğru ise sebebi nedir?
Bakan sıkıntıda
Tüm bu iddialar, yeni bakan Kemal Memişoğlu’nun İstanbul Sağlık İl Müdürlüğü döneminde ihmal ve sorumlulukları konusunda kafaların karışmasına neden oldu.
Bu öylesine bir etki doğurdu ki; siyasi kulislerde Şubat en geç mart ayında yapılması beklenen kabine değişikliğine bakanın ismini ilave edenler var. Düne kadar ‘Yeni göreve geldi, Cumhurbaşkanı onu değiştirmez’ diyenler de tereddütte…