Eski yılın son maçında akıllarda kalan şahane bir Galatasaray izlemiştik... Yeni yılın ilk maçında özellikle ilk yarıda o şahane takımı aratan çok sıradan, çok renksiz bir Galatasaray izledik... Belli ki bu ilk yarıda Galatasaraylı oyuncular için yılbaşı tatili bitmemiş, henüz devam ediyordu...
Mertens'i aradık yoktu. Süper Lig’in en süperi Yunus Akgün’ü aradık, yoktu... Ama bu yokluk sadece 45
dakika sürdü...
İlk yarının aranan iki adamı, ikinci yarıda, ikinci Galatasaray golünde “Biz geldik” diye ortaya çıktılar...
Mertens, kalabalık Göztepe savunmasının arasına öyle bir top bıraktı ki; bu topu ancak Mertens bırakabilirdi...
Yunus Akgün bu olağanüstü pasta, hafif de çapraza kaçmasına rağmen, arka direğe doğru o kadar kaliteli bir vuruş yaptı ki, bu vuruşu ancak Yunus Akgün yapabilirdi...
Galatasaray yeniden öne geçmesine rağmen oyun olarak, tempo ve hız olarak vites arttıramadı...
Açıkçası Göztepe’nin dinamik oyunu da Galatasaray’ın akan-coşan oyununa izin vermedi...
Osimhen geldiği günden beri belki de en etkisiz maçını oynadı... Hava toplarında Göztepe savunmasının iki uzunu Heliton ve Bokele’nin arasında kayboldu... O müthiş fizik gücünün çok gerisindeydi...
Galatasaray'da her zamanki mücadele gücüyle Barış Alper öne çıktı... Sara iyi işler yapmaya çalıştı... Bütün bunlara rağmen çok etkili, çok keyifli maçlarına alıştığımız Galatasaray, Göztepe karşısında o keyfi bize pek veremedi...
Erken gelen penaltı içime çok sinmedi... İnandığım iki hakem yorumcusuna sordum “Penaltı” dediler...
Galatasaray'ın ofsayt gerekçesi ile iptal edilen golünde VAR incelemesi ne kadar uzun sürdü...
Torreira’nın ceza alanı içinde top mu koluna geldi, kolu mu topa gitti, sonuçta bu pozisyon için VAR “Oyna” dedi...
Galatasaray iyi oynadı mı kazanıyor, kötü oynadı mı gene kazanıyor... Göztepe maçı iyi oynadığı maçlardan biri değildi... Buna rağmen kazandı... Çünkü Galatasaray müthiş bir kazanma alışkanlığı yakaladı...
GÖZTEPE'NİN TESELLİSİ
Süper Lig’in süper dinamik takımı Göztepe dört büyüklerle yaptığı maçlarda; Fenerbahçe karşısında 2-0’dan 2-2’yi yakaladı... İstanbul’da Beşiktaş karşısında 2-0 yenik duruma düştü, 4-2 ilk çarpıcı bir galibiyete imza attı... Trabzonspor maçında tam 80 dakika bir eksik oynamasına rağmen üç puan almayı başardı... Ve dört büyükler karşısında ilk defa Galatasaray’a kaybetti...
Ama şunu kabul edelim: Göztepe, dört büyükler arasında en güçlü takıma karşı kaybetti... Klasik laftır: "Galip sayılır bu yolda mağlup..."
Bu da Göztepe’nin tesellisi olsun...
SAVUNMADA SİGORTA ATTI
Galatasaray savunmasının sigortası olarak Davinson Sanchez’i biliriz, tanırız... Ancak Göztepe’nin Romulo ile bulduğu golde savunmanın sigortası attı...
Davinson topa çok daha yakın olmasına rağmen avantajı Romulo’ya kaptırdı, Romulo topu sürerken, Davinson topsuz koşu yapmasına rağmen rakibine yetişemedi...
Romulo gol olan vuruşunu yaparken, Davinson basamadı... Bu sezonun süper adamı Romulo gole giden koşusunda sıra dışı işler yaparken, Davinson bu golde futbolseverleri şaşırtan, sıra dışı üç hata yaptı...
Davinson bu golde arka arkaya yaptığı üç hatayı, bugüne kadar oynadığı maçların toplamında yapmadı... Zaten şaşkınlığımız da buna oldu..
