Asrın liderimiz, AKP’li Cumhurbaşkanı bundan yaklaşık bir yıl önce, katıldığı “Türkiye Yüzyılının Emektarları” töreninde aynen şunları söylemişti:

-Emekli vatandaşlarımızın refah ve esenliklerini desteklemek, emeklilerimizin bilgi ve tecrübelerinden faydalanarak potansiyellerini kullanabilmeleri ve geliştirmelerini sağlamak üzere 2024 yılını “Emekliler Yılı” ilan ediyoruz.

Güzel sözlerdi doğrusu! Hepimiz, özellikle de emekliler çok sevindiler, biraz olsun gün yüzü görecekleri umuduyla sevindiler bile…

Halbuki biz bu “müsamereyi” defalarca izlemiştik! Özellikle 2018’den itibaren freni patlamış bir kamyonun yokuş aşağı savrulması misali ekonomi her yıl bir öncekine rahmet okutmaya başlamış, en yetkili muhteremler, “önümüzdeki yıl, çok daha güzel olacak”, “işçimizi, emeklimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz” nakaratlarıyla halkın giderek sefalete, açlık ve yoksulluğa itilmesi karşısında deyim yerindeyse “üç maymun” taklidi yapmış, görmemiş, duymamış, konuşmamışlardı!

2020’den bu yana ise her yıl sonunda bir başka “müsamere” sahneye kondu… Her yılın Aralık ayında, Hükümetin hakemliğinde işveren ve işçi temsilcileri, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu” toplanıyor ya da toplanır gibi yapıyor, her ne hikmetse her defasında işverenin gönlüne göre bir oran saptanıyor, tepkiler büyüyünce Asrın Liderimiz çıkıp “hadi yüzde 5’te benden” açıklaması yapıyor yandaşların alkışları arasında perde kapanıyordu!

Cennet ülkenin yoksun yurttaşları!

Komedi her yıl aynen bu minvalde sürdü gitti!

Ve o yıllar içinde açlık, yoksulluk, her şeyden yoksunluk ise sürdü gitti… Niçin peki?

Nas’tan anlamıyorlar, reislerinin söylediği “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” özdeyişini bir türlü kavrayamıyorlardı!

Gerçi, bu özdeyişi bırakın bizleri, dünya da pek anlayamamıştı… Olsundu, Reis’ten daha mı iyi bileceklerdi! Ne demişti 2021 yılında AKP’li Cumhurbaşkanı:

-Bir Müslüman olarak Nas ne gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim. Bu konuda nas ortada. Nas ortadayken sana, bana ne oluyor!

Bu süre içinde kamyon iyice hızlanmış şekilde yokuş aşağı inmeyi sürdürüyordu; Memuru, işçisi, emeklisi her Allah’ın günü yoksullaşmaya, açlıkla, yoksunlukla terbiye edilmeye devam ediyordu!

AKP’li Cumhurbaşkanı, baktı ki Nas’tan kimse anlamıyor, kamyon da duvara toslamak üzere, yıllar önce hakkında demediğini bırakmayıp, görevden affettiği Mehmet Şimşek’i tekrar göreve davet etti… Bazıları, uluslararası finans baronları öyle istedi dediler ama ne gam; Şimşek Nas’ı rafa kaldırıp faizleri yavaştan artırmaya başladı.

Ancak enflasyon biraz düşer gibi olmasına rağmen özellikle gıda fiyatları bırakın yavaşlamayı, artarak devam etti. Ona da bir yol buldular, şöyle dediler:

-Fırsatçıların yüzünden!

Gelelim bugüne…

Artan asgari ücret açlık sınırıyla başa baş!

Asgari Ücreti Tespit Müsameresi, pardon Komisyonu, aslında Perşembe ya da Cuma günü toplanacaktı…

Ancak “iyi saatte olsunlar” devreye girdi ve önceki akşam saatlerinde Çalışma bakanı sıfatlı muhterem tarafından komisyon toplantıya çağrıldı. Akşam saat 20.30’da! Türk-İş toplantıya katılmadı. Dün de bir açıklama yaparak bu komisyonda bir daha yer almayacağını duyurdu. Neden açama ne güzel müsamere yapıyorlardı!

Sonuçta, 2025 yılı asgari ücret oranı açıklandı. Aslında “komşu ücret” demek çok daha doğru tabi; çalışanların neredeyse yüzde 70’i…

-Yüzde 30 zam, net ücret 22 bin 104 TL.

Hani “bozdur, bozdur harca” desem, alacağım mesajları düşünemiyorum dahi! Tepki büyüktü…

İşin komik tarafı İktidar partisi yandaşları arasında bile eleştiriye uğradı bu rakam… Harikalar diyarında dolaşan TÜİK dahi yüzde 47,9 oranında enflasyon açıklamış, gıda enflasyonunu ise yüzde 70 göstermişken, ENAG, bu oranların neredeyse iki katını açıklamışken, devlet verdiği hizmet bedellerini en az yüzde 48 ve yukarısı oranlarda vermişken, iş emekçiye geldiğinde verilen bu oran “Emekli Yılı” kavramının neresine uyuyor artık siz karar verin. Bu zamdan hemen sonra yapılan şu iki açıklamayı da hiç unutmayın:

-Vedat Işıkhan: Peygamber efendimizin ‘işçinin alın teri kurumadan hakkını verin’ öğüdü, medeniyetimizin de özünü yansıtan güçlü bir erdem ve adalet çağrısıdır.

-Asrın liderimiz: Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü tuttuk!

Unutmayın: Türk-İş 2024 yılı açlık sınırı, 19 bin 830 TL. Disk açlık sınırı, 21 bin TL. TÜİK 2024 açlık sınırı 20 bin 562 TL.

Kısacası yeni zamla birlikte asgari ücretlinin açlık sınırı ile arasında yalnızca bin, bin 500 lira fark kalmış! Hadi iyi harcamalar!